Trabzon'daki Fetö Davası
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında, aralarında sözde "emniyet imamı" olan eski öğretmen Ali Kemal Ayvaz ile Trabzon Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amiri Hüdayi Okur'un da aralarında bulunduğu 5 eski polisin yargılandığı davaya devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında, aralarında sözde "emniyet imamı" olan eski öğretmen Ali Kemal Ayvaz ile Trabzon Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amiri Hüdayi Okur'un da aralarında bulunduğu 5 eski polisin yargılandığı davaya devam edildi.
Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar sözde emniyet imamı Ali Kemal Ayvaz ile polis memurları Serdar Yıldırım, Yakup Demirci ve Murat Sumeli, tutuksuz sanıklar eski Cinayet Büro Amiri Hüdayi Okur, komiser Ömer Kömür ile avukatları ve sanık yakınları katıldı.
Mahkeme başkanı, davada tanık olarak dinlenen polis memuru F.G.'nin, 2015'te Trabzon'a tayin olduktan sonra 3-4 ay kendisiyle kimsenin görüşmediğini ancak 4 ay sonra Trabzon Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğünde komiser olan tutuklu sanık Hüdayi Okur'un, "Selamını aldık kardeş" diyerek kendisiyle görüştüğü yönündeki ifadesini hatırlattı.
Okur ile tanıştıktan sonra Söğütlü Mahallesi'nde oturan ve kod ismini "Ahmet" olarak bildiği edebiyat öğretmeni Ali Kemal Ayvaz'ın evinde sohbet toplantısına katıldıklarını belirten F.G'nin, "Sorumlumuz olan Ahmet kod isimli kişi Bluetooth üzerinden telefonuma bir program yükledi. Şifre ile girilen bu programda, Hüdayi Okur ve Yakup Demirci de ekliydi. Görüşmeler bu şekilde yapılıyordu. Bu programı 15 Temmuz günü sildim. Ahmet isimli kişiden 15 Temmuz'da, 'Bizim öğrencilerimiz darbe yapıyor. Sorumluluğunuzdaki ekip arkadaşlarınıza söyleyin direnmesinler' şeklinde mesaj gelince, örgütün gerçek yüzünü gördüm ve programı sildim." şeklindeki beyanları hatırlatılan Okur, tanık F.G'yi tanıdığını söyledi.
Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasında, tutuklu sanıklar Ali Kemal Ayvaz'ın "pegaliza", Yakup Demirci'nin "ararat", Murat Sumeli'nin "istavrit" ve Serdar Yıldırım'ın "bozzo" kullanıcı adlarıyla ByLock programı kullanıcısı olduklarının belirlendiği, sanıkların silahlı terör örgütüne üye olmak suçunu işledikleri, sanık Ali Kemal Ayvaz'ın silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek suçunu işlediği, sanıkların üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, isnat edilen suçun katalog suçlardan olması ve delilleri karartma şüphesi göz önünde bulundurularak tutukluluk halinin devamını talep etti.
Önceki beyanlarını tekrar ettiğini belirten tutuksuz sanık Okur, beraatini talep etti.
Tutuksuz sanık Ömer Kömür de FETÖ ile hiçbir alakası olmadığını belirterek, "Ne olduğu belirsiz imamlardan hiçbir zaman talimat almam. Devletim aleyhine en ufak bir faaliyetim olmamıştır." ifadesini kullandı.
Tutuklu sanık Ali Kemal Ayvaz ise üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirterek, savunma için ek süre istedi.
"ByLock" sorusuna cevap veremedi
Üzerine atılı suçları reddeden tutuklu polis memuru Murat Sumeli ise mahkeme başkanının "ByLock" programını kullandın mı? şeklinde sorusu üzerine bir süre cevap veremeden bekledi.
Tekrar hatırlatılması üzerine Sumeli, "Bir şey diyemeyeceğim, düşünemiyorum" cevabını verdi. Mahkeme başkanının "Neyi düşünemiyorsun, konuşmana engel olan nedir?" diye sorması üzerine Sumeli, "Ne diyeceğimi düşünemiyorum" cevabını vererek, konuşmakta zorlandı. Sumeli, dinlenmesi için oturtuldu.
ByLock programını kullanmadığını ileri süren Serdar Yıldırım ve Yakup Demirci de mahkemeden ek süre istedi.
Sanık avukatlarının dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti, sanıkların mevcut hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.