Haberler

Timav, "İmam Hatip Liselerine Bakış Algısı" Araştırma Sonuçlarını Açıkladı

Timav,
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Türkiye İmam Hatipliler Vakfı'nın (TİMAV) Türk halkının imam hatip lisesi ve imam hatipli öğrenci ve mezunlarına bakış açıları ile bu konudaki algıları tespit eden "Türkiye'de İmam Hatip Lisesi ve İmam Hatipliler Algısı Araştırması"nın sonuçları...

Türkiye İmam Hatipliler Vakfı'nın (TİMAV) Türk halkının imam hatip lisesi ve imam hatipli öğrenci ve mezunlarına bakış açıları ile bu konudaki algıları tespit eden " Türkiye'de İmam Hatip Lisesi ve İmam Hatipliler Algısı Araştırması"nın sonuçları açıklandı.

26 il merkezinde toplam 2 bin 689 kişi ile yapılan araştırmaya göre, çocuğu veya bir yakınının İHL'ye gitmesini katılımcıların yüzde 27,5'i çok istediğini, yüzde 21,1'i gitmesini desteklediğini, yüzde 27,6'sı tercihine saygı duyduğunu ve yüzde 3,5'i de önemsemeyeceğini ifade etti. Yüzde 20,3'lük kesim ise bir yakınının İHL'ye gitmesini olumsuz karşıladı.

8 bölümden oluşan araştırmada; Türk halkının imam hatip lisesi ve imam hatipli öğrenci ve mezunlarına bakış açıları ve bu konudaki algıları, dindar nesil, din eğitimi ve rejim tartışmaları bağlamında imam hatip lisesi misyonu, bir eğitim kurumu olarak imam hatip iiseleri ve diğer kurumlarla kıyaslama, siyaset ve ideoloji bağlamında imam hatip liseleri,

4+4+4 algısı ve değerlendirmesi gibi konularda çok dikkat çekici sonuçlar bulunuyor.

Proje araştırma grubu üyeleri Doç. Dr. Ertan Özensel, Yrd. Doç. Dr. Mahmut Hakkı Akın, Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Aydemir, Statü Araştırma Genel Müdürü Cenk Şener, Genar Araştırma Genel Müdürü Mustafa Şen ve TİMAV Genel Başkanı Ecevit Öksüz'ün katıldığı basın toplantısıyla açıklanan araştırma sonuçları, çok ilginç bulgular içeriyor.

TİMAV Genel Başkanı Ecevit Öksüz, bir eğitim kurumu olmanın yanı sıra toplumda bulduğu karşılık ile imam hatip liselerinin (İHL) diğer eğitim kurumlarına göre farklılıklar barındırdığına dikkat çekti. Öksüz, " Türkiye'de İHL'lere atfedilen değer ve nitelikler, ortak bir tanımlayan olarak hemen her kesimden insanın neredeyse üzerinde ittifak ettiği olumlu bir algıya kaynaklık etmiştir. Bu araştırmada tespit edildiği üzere, İHL'ler toplumun önemli bir kesimi için, milli ve manevi değerleri uhdesinde toplayan, uzlaşmacı ve insana saygıyı önceleyen, çalışma ahlakına sahip, paylaşımcı ve yardımsever bireyler yetişmesinde söz sahibi olan eğitim kurumları olarak önemsenmektedir. Bununla birlikte bir diğer genel algı ise İHL'lerin güvenilir insanları yetiştiren bir eğitim kurumu olmasıdır. Araştırmanın ortaya koyduğu tespitlerden biri de İHL'li olmanın kendinde bir değer kaynağı olduğudur" dedi.

" Türkiye'de İmam Hatip Lisesi ve İmam Hatipliler Algısı Araştırması", Doç. Dr. Ertan Özensel, Yrd. Doç. Dr. Mahmut Hakkı Akın ve Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Aydemir tarafından gerçekleştirildi. Ayrıca, Prof. Dr. Abdullah Topçuoğlu, Prof. Dr. Abdülkadir Buluş ve Doç. Dr. Muhittin Okumuşlar proje danışmanı olarak araştırmada görev aldı. Araştırmanın alan uygulaması, Türkiye'yi temsil ettiği düşünülen 26 il merkezinde 24 Nisan -18 Mayıs 2012 tarihleri arasında toplam 2 bin 689 kişi ile tesadüfi örneklem yolu ile yüz yüze görüşme tekniği kullanılarak gerçekleştirildi.

ARAŞTIRMADAN ÇARPICI VERİLER

Çocuğu veya bir yakınının İHL'ye gitmesini katılımcıların yüzde 20,3'ü olumsuz karşılarken, yüzde 27,5'i çok istediğini ve yüzde 21,1'i de gitmesini desteklediğini, yüzde 27,6'sı tercihine saygı duyduğunu ve yüzde 3,5'i de önemsemeyeceğini ifade etti. Katılımcıların "dindarlık" durumunu belirlemesi beklenen bir soruda, kişilerin tamamına yakınında dine inanmama durumunun olmadığı tespit edildi. Örneklem içindeki kişilerin sadece yüzde 0,4'ü dine karşı olduğunu belirtti. "Bütün ibadetleri yaparım" diyenlerin oranı ise yüzde17,7 olarak açıklandı.

Araştırmaya katılanların siyasi kimliklerini belirlemek için sorulan bir soruya göre, örneklemin yüzde 21,8'i muhafazakar, yüzde 19,4'ü Atatürkçü, yüzde 16,5'i milliyetçi, yüzde 15,5'i İslamcı, yüzde 9'u laik, yüzde 3,9'u sosyal demokrat, yüzde 3'ü demokrat, yüzde 2,3'ü sosyalist, yüzde 2,22'si ülkücü, yüzde 1,5'i liberal ve yüzde 1,1'i ulusalcı olarak kendisini tanımladı.

"İHL mezunları topluma uyum sağlayamamaktadır" yargısına ankete katılanların yüzde 56,6'sı karşı çıktı. İHL öğrencileri/mezunlarının milli manevi değerlere sahip oldukları yüzde 53,8, geleneklere ve göreneklere bağlı oldukları yüzde 53,3, devlet malına zarar vermeyecekleri yüzde 61,8, vatansever oldukları yüzde 61,9, kibar oldukları yüzde 58,8 oranında kabul edildi. Milli ve manevi değerler olarak ifadelendirilen bu yargılara hemen her düzeyde katılımın yüksek olduğu, siyasi kimlik, siyasi tercih ve bölgesel dağılımlar itibarıyla da yüksek düzeyde bir katılım, onaylama olduğu görüldü.

İHL öğrencileri/mezunlarının kendilerinden farklı hayat tarzına sahip olanlara saygılı oldukları yüzde 59,4, insan haklarına saygılı oldukları yüzde 60,6, uzlaşmacı bir kültüre sahip oldukları yüzde 54,3, başkalarının haklarına saygılı oldukları yüzde 51,5 katılım oranlarıyla vurgulandı. Araştırmaya katılanlara göre; İHL öğrencileri/mezunlarının "teröre bulaşmayacaklarını" düşünenlerin oranı yüzde 49,2, "suç işleme oranlarının İHL'liler arasında düşük' olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 59,4.

DİNDAR NESİL, DİN EĞİTİMİ VE REJİM TARTIŞMALARI

Toplumun çok büyük bir kesimi yüzde 70,1 İHL'lerde çocuklara ahlaki bir eğitim verildiğini düşünüyor. İHL'lerde sadece din eğitimi verilmesine yüzde 47,1'lik bir kesim karşı çıktı. Yüzde 35,6'lık bir kesim ise İHL'lerin sadece din eğitimi vermesi gerektiğini savundu. İHL mezunlarının sadece din hizmetlerine yönlendirilmesini savunanların oranı yüzde 34,7 iken, savunmayanların oranı yüzde 39 olarak belirlendi.

Araştırmaya göre İHL mezunlarının girdikleri fakültelerin sınırlandırılmasına toplumun yüzde 51,9'u karşı çıkıyor. Yüzde 54,7'lik bir kesim ise İHL'lilerin bürokraside yer almasını savunuyor. Sosyo-kültürel ve ekonomik açıdan daha düşük seviyelerde bulunan kesimlerin çocuklarını İHL'lere gönderdiği yargısına katılmayanlar yüzde 42,3, katılanlardan yüzde 38,9 daha fazla. Katsayı uygulamasını dindar ve muhafazakar ailelerin çocuklarının eğitim haklarını engelleme girişimi olarak kabul edenlerin oranı ise yüzde 47,7.

Araştırmaya katılanların yüzde 51,5'i İHL'lerin sayısının artırılması gerektiğini ifade etti. Din ve ahlak eğitiminin diğer liselerin müfredatında daha fazla verilmesi durumunda İHL'lere olan ilginin azalacağı yönündeki algı, katılımcıların yüzde 39'u tarafından kabul ediliyor. "Aleviler için İHL benzeri okullar açılmalıdır" yargısına araştırmaya katılanların yüzde 41,3'ü destek verdi, yüzde 31,1'i fikir beyan etmedi, yüzde 27,6'sı ise karşı çıktı.

SİYASET, İDEOLOJİ VE İMAM HATİP LİSESİ

Araştırmaya göre İHL'lerin kapatılmasına karşı olan kesim yüzde 62,0 olarak açıklandı. İHL'lerde belirli görüşten insanların yetiştiği yargısına katılanların oranı yüzde 38,9, katılmayanların oranı ise yüzde 36,8. Din eğitimi verme konusunda Diyanet İşleri Başkanlığının etkinliğini artırmasına katılımcıların yüzde 35,3'ü, din eğitimi konusunda tek söz sahibi olmasına katılımcıların yüzde 30,6'sı destek verdi. "Diyanet mevcut durumunu korumalıdır" diyenlerin oranı ise yüzde 30,6. "Dini cemaatlerin" din eğitimi konusundaki rolleri açısından da katılımcıların yüzde 40,8'i mevcut durumun korunması gerektiğini ifade etti. Din eğitiminin verilmesinde Milli Eğitim Bakanlığının "etkinliğinin artırılmasını" katılımcıların yüzde 42'si destekliyor.

4+4+4'E VE DİN EĞİTİMİNE BAKIŞ

"Hükümetin uygulamaya koyduğu yeni zorunlu eğitim sistemi (4+4+4) hakkında yeterli bilgi sahibi olduğunuzu düşünüyor musunuz?" şeklindeki bir soruya katılımcıların yüzde 36'sı hayır cevabını verirken, yüzde 28,1'i ise evet cevabını verdi. Bu konuda fikri olmayanların oranı ise yüzde 35,9. 4+4+4 kademeli zorunlu eğitim sisteminin topluma uygunluğu konusunda katılımcıların yüzde 45,8'i olumlu yönde bir fikir beyan ederlerken yüzde 28,9'u da olumsuz yönde fikir beyan etti. Yüzde 25,5'lik kesim ise bu konuda bir fikri olmadığını belirtti. Yeni zorunlu (4+4+4) eğitim sistemiyle İHL'ler dışındaki okullarda Kuran ve Hz. Peygamber'in hayatının seçmeli ders olarak konulması konusunda katılımcıların büyük bir bölümü olumlu bir gelişme olarak kabul etti. Katılımcıların yüzde 76,3'ü bu derslerin seçmeli olarak konulmasını olumlu buldu. Buna karşın olumsuz bulanların oranı ise yüzde 13,4 oldu. Bu konuda her hangi bir fikir belirtmeyenlerin oranı ise yüzde 10,3 olarak belirlendi. - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
ABD ve İngiltere'nin ardından Fransa'dan da onay çıktı: Ukrayna füzelerimizi kullanabilir

Batı, topyekun Putin'e savaş açıyor! Bir ülke daha Ukrayna'ya izin verdi

20 bin öğretmenin ataması yapıldı

Eğitim camiasına yeni öğretmenler katıldı

Belediyelere bağlı kreşler kapanabilir

Belediyelere bir kötü haber daha! Kreşlerin kapanması an meselesi

Arka Sokaklar'daki 'tarikat' sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

Arka Sokaklar'daki "tarikat" sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

title