"Teröre karşı dik durmalıyız"
3 radyonun ortak canlı yayınına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, katı atık tesisi, Körfez ÇED'i ve ilçelere toplu ulaşım ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Başkan Kocaoğlu, teröre karşı da birlik ve beraberlik çağrısı yapıp, "dik durulması" gerektiğini söyledi.
İzmir'de ilk kez gerçekleştirilen ortak canlı yayınla Can Radyo, Romantik Türk ve Yıldız FM'e konuk olan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, program sunucuları Gökhan Kafalı, Melih Bingöl ile Abdullah Polat'ın sorularını yanıtladı.
Nusaybin'deki çatışmalarda şehit olan biri polis, 4 askeri rahmetle anan ve yaralılara acil şifalar dileyen başlayan Başkan Kocaoğlu, terörün tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarafından şiddetle lanetlenmesi gerektiğini belirtti. Nusaybin'de şehit düşen Menderesli asker Gökhan Bayraktar'ın cenazesine katılacağını söyleyen Başkan Kocaoğlu, "Terör giderek artıyor. Birlik ve beraberlik içinde olup terörü lanetlemeliyiz. Teröre karşı dik durmalı, korkmamalı ve günlük yaşantımıza devam etmeliyiz. Bu da geçecek. Bu ülke birlik ve beraberlik içinde yönetilecek. Bu topraklarda çok büyük mücadeleler, bağımsızlık savaşları verildi. Dünyaya örnek olunan mücadelelerde bulunduk. Bu toplum, Anadolu insanının sağduyusu, vatanseverliği, millet bilinci ile bu kötü günleri hep birlikte aşacaktır. Biran evvel barışın gelmesi, kardeşliğin pekişmesi gerekli" dedi.
"İzmir'de 90 dakika uygulamasının belli bölgelerde neden sistemden çıkarıldığı" yönündeki bir soruya yanıt veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Bölgeleri yoğunluğun olduğu yerleşimlere göre sınıflandırıyoruz. Kilometre hesabına göre yapılan bir çalışma bu. Keşke bedava götürebilsek. Ancak ulaşım politikalarının değişmesi gerekiyor. Ben bu konuyu Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız Binali Yıldırım'a da birçok kez söyledim" dedi.
Esnafa oksijen vereceğiz
Bu bölgelerde toplu ulaşım yapan, bunu meslek edinmiş vatandaşlarımız var. Büyükşehir sınırları genişledi. Belediyenin bu bölgelere otobüs koyma gücü var. 500 tane otobüs alır koyar. Ancak bu işten geçinen 5 bin aile var. Bunlar toplu taşım birlikleri, kooperatifler. Kendi bölgelerinde deneyimliler. Kilometre başına ihaleye çıkarsak bu sefer ihaleye herkes girebilir, bu kişileri yine mesleğinden edersiniz. Biz de bu kişileri İzmirim kart sistemine dahil etmek istiyoruz. Biz parayı toplayalım, kilometre başına paralarını verelim, seferleri koyalım, düzenleyelim, oralardan çekilelim, bu arkadaşlarımız da bulundukları bölgede çalışsın, yolcu da rahat etsin istiyoruz. Bergama'nın köylerine gitsin, Bergama'dan Aliağa'ya gitsin. Biz bugün zarar ediyorum. Bu zararımız azalır. 5 bin tane esnafın işsiz kalmasını engelleriz. Bu sistem yapılmayacak bir şey değil. Önümüzdeki günlerde birlikleri, kooperatifleri toplayacağım. Bunu uzun süredir düşünüyorum. Bir ara pilot olarak çıkalım kilometre başına yapalım dedik. Böyle bir sistemle esnafa oksijen vermek lazım. Bunu yasal bir sisteme oturtursak insanların iş güvencesi olacak, arabasının modelinden kıyafetine kadar bir sistem oturacak ve herkes de memnun olacak. Benim derdim bu bölgelerdeki esnafla işbirliği yapmak, mevcut düzeni iyileştirmek, onların önünü açmak" dedi.
"Ben bu çöpü ne yapacağım?"
Yamanlar'da kurulması planlanan katı atık bertaraf tesisi ile ilgili sürece ilişkin soruya da yanıt veren Başkan Kocaoğlu, 15 tane kurumdan olumlu görüş aldıklarını, Orman Bölge Müdürlüğü'nün iznini ise "biz bu alanı ağaçlandıracağız" dediği için alamadıklarını belirterek, şunları söyledi:
"Orman Bölge Müdürlüğü'nün izin vermemesinin ardından çevre platformları çıktı, bir bilirkişi rapor verdi, iş çıkmaza girdi. İzmir'de yer sıkıntısı var. Ben kimseye 'ben bulamadım, sen bul' demiyorum. Ama el birliği ile alanı bulmamız gerektiğine inanıyorum. İzmir'de günde 4 bin ton çöp topluyorum. Harmandalı'nın durumu belli. Ben bu çöpü ne yapacağım? 2005 yılından bu yana yer arıyorum. Çalmadığım kapı kalmadı. Buradan bütün belediye başkanlarımızdan başlayarak, bütün sivil toplum örgütlerine, bakanlığa sesleniyorum. Siz ne istiyorsanız, hangi teknolojiyi kullanmamızı istiyorsanız uygulayacağım. Yap işlet devret ile de vermeyeceğim. Parasını, kaynağını ben vereceğim. Yeter ki yer bulunsun. Avrupa'da katı atık bertaraf tesisleri şehrin içerisinde".
"Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz"
İzmir Büyükşehir Belediyesi kadar İzmir'i bilen bir kurumun olmadığının da altını çizen Başkan Kocaoğlu, "Harmandalı Türkiye'de ilk kurulan düzenli depolama alanı. Ama 20 senelik projelendirilmiş; belli bir haddi var. Bugün İzmir'de günde 4 bin ton çöp üretiliyor. Ben bu çöpü ne yapacağım? Biri kalkıp desin ki sen bu çöpü ye….Menderes'e gittik, taşlık bir yer, ot bitmiyor. Menderes Belediyesi 'istemiyoruz" dedi. Biz Büyükşehir Belediyesi olarak İzmir'in her yerini biliyoruz. Olmayacak yerde iş yapmaya kalkacak tıynette bir kurum ve insan değiliz. Olabilecek en iyi yerde yapmaya çalışıyoruz. İzin verilmiyor. Ne olacak, sonu nereye gidecek? Biri bana bunu söylesin" dedi.
İzmir ile ilgili bakanların, milletvekillerinin "Büyükşehir ile birlikte çalışmak. İzmir'in sorunlarını çözmek istiyoruz" yönündeki açıklamalarını da soran programcılara Başkan Kocaoğlu, şu yanıtı verdi:
"Beraber iş yapmak isteyen kurum, beraber iş yapmak isteyen insanlar son dönemdeki karalama kampanyasına girer mi ? Biz yanındayız; destekleriz laflarına benim karnım tok. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Öyle yaklaşıp alttan böyle gitmek…"
Belediye başkanlarına sitem
İZSU faturaları altında toplanan katı atık bedelleri hakkında da açıklamada bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "İlçe belediyelerinin toplaması gereken katı atık bedellerini, İZSU faturalarında topluyoruz. Faturalar şişiyor. Bu toplanan bedellerden bir kuruş almıyoruz. Olduğu gibi ilçe belediyelerine veriyoruz. Diğer Büyükşehir Belediyeleri bu tahsilatı yapmıyor, ilçe belediyeleri yapıyor. Biz de böyle yapabiliriz ancak biz etle tırnak gibiyiz. Hizmet olarak bu paraları su faturaları ile toplamak doğru. Siyaseten eleştirilebilirim. Şuna üzülüyorum bu konu konuşulurken 30 ilçe belediyesi toplanıp 'toplanan paralar bize geliyor. Büyükşehir kuruş almıyor, bize hizmet ediyor' diyebilirdi. Hepsi hasır altı oldu. Hiçbiri ortaya çıkmadı, buradan sitemimi belirtiyorum" dedi.
İzmirli çirkin karalamalara prim vermez
Büyükşehir Belediyesi'nin onay beklediği projelerlerin ilgili müdürlüklerde bekletildiğini hatırlatan Başkan Aziz Kocaoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"İzmir Büyükşehir Belediyesi şudur budur diye bir milletvekilimiz yine açıklama yapmış. Kim ne söylerse söylesin, isterse ağzıyla kuş tutsun İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne ve başkanına kent aleyhine, insanlık aleyhine, ülke aleyhine hiçbir iş yaptıramaz. İzmirli hemşerilerimiz de bu çok çirkin karalamalara prim vermez.12 yıldır bana kara sürerek ne elde edebilirsin. Gelir kendi kafana yapışır. Uzlaşma isteyen insan, kent için çalışmak isteyen insan bu problemleri çözer. Biz çöpten bahsediyoruz, Çevre İl Müdür Yardımcısı Körfez Projesi konusunda 'daha evraklar gelmedi' diye demeç veriyor. Bu iş bu kadar ucuz değil. Müdür, tek dereceli seçilmiş bürokrat. Ben üç defa seçilmiş belediye başkanıyım. İl müdürü, il müdür yardımcısı, bölge müdürü, bölge müdür yardımcısı dikkat edecek… Bu şekilde giderse devlet hiyerarşisi kalmaz. Bu şekilde giderse devlet adamlığı kalmaz. Zaten kalmıyor, yokuş aşağı gidiyor. Bu şekilde giderse bu ülke yönetilemez, kaos olur.
Top yuvarlama!
Körfez projesi ne amaçla bekletiliyor bilemiyorum ama tahminlerim var. Üç senedir bekletilir mi? 3 kulp bulunuyor iyi niyetliysen biter. Belediye bürokratlarımıza 'size biri geldiği zaman bu işin olması için kaç tane evrak lazım. On taneyse onunu birden isteyeceksiniz. Adam onunu birden yapıp gelecek adamla oynamayacaksınız' dedim. Bu anlayışı da öyle bir senede oturttuk. Ben belediyede böyle yapılmasını istiyorum. Ama Körfez Projesi ile bizim karşı karşıya kaldığımız durumda adam 'vermeyeceğim, uğraşma' diyor. İzmir'i yerden yere vuran bunu da Büyükşehir Belediyesi'ne bağlayan bir algı yönetimi var. Kentin önünü aç. Büyükşehir Belediyesi para istemiyor. Bürokratik engelleri kaldır. 'Bu evrak eksik' diye top yuvarlama! Benim iznimi ver"