Terör Mağduru Ailenin Ramazanda Sıla Özlemi
Mardin'in Nusaybin ilçesinde terör örgütü PKK'nın saldırıları nedeniyle ilçeyi terk etmek zorunda kalarak Batman'a yerleşen Bozkurt ailesi, ayrı kaldıkları evlerinde geçirdikleri ramazanı özlüyor.
SELMAN TÜR - Mardin'in Nusaybin ilçesinde terör örgütü PKK'nın saldırıları nedeniyle ilçeyi terk etmek zorunda kalarak Batman'a yerleşen Bozkurt ailesi, ayrı kaldıkları evlerinde geçirdikleri ramazanı özlüyor.
Nusaybin'de evlerini ve iş yerlerini geride bırakmak zorunda kaldıkları için teröre tepki gösteren 3 çocuklu Cemal ve Türkan Bozkurt çiftinin en büyük dileği yaşadıkları ilçeye dönmek, evlerine kavuşmak.
Baba Cemal Bozkurt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 32 yıldır eşi ile Nusaybin'de güzellik merkezi işlettiğini, teröristlerce iş yerinin ve evinin kullanılamaz hale getirildiğini söyledi. Bu nedenle ilçeyi terk ettiklerini ve Batman'da yaşamlarını sürdürmeye başladıklarını ifade eden Bozkurt, doğup büyüdükleri ilçeden ayrılmanın üzüntüsünü gözyaşları içerisinde anlattı.
Bozkurt, yakınlarının desteğiyle güzellik salonu açtıklarını ancak kirasını dahi ödemekte zorlandıklarını dile getirerek, "Nusaybin'de bahçeli, havuzlu herkesin kendisine ait odası bulunan bir evimiz, ekmek paramızı kazandığımız bir iş yerimiz, 20'yi aşkın Van kedimiz vardı ancak hepsi geride kaldı. Tüm birikimimiz Nusaybin'de kaldı." dedi.
"Nusaybin'i özlüyoruz"
Yaşadıklarından derinden etkilendiklerini anlatan Bozkurt, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına dilekçe ile müracaat ederek psikolojik destek talebinde bulunduklarını aktardı.
Bozkurt, terk etmek zorunda kaldıkları Nusaybin'de geçirdikleri ramazanların özlemini duyduklarını vurgulayarak, memleketlerinde ramazanda tüm mahallelinin yardımlaştığını, dayanışma halinde olduğunu aktardı. Bozkurt, "Memlekette öyle güzel ramazanlar geçiriyorduk ki anlatılamaz. İftarda kendimize göre değil, komşumuz ne yer, ne severse ona göre yemek yapardık. Dayanışma halinde herkes birbirine yaptığı yemekten verirdi. Nusaybin'i özlüyoruz" diye konuştu.
Yaşanan olaylardan herkesin yara aldığını belirten Bozkurt, şunları söyledi:
"Memleketimizi mahvettik. Herkes bu saldırılardan zarar gördü. Evler, iş yerleri, camiler. Dualarımız olmasaydı emin olun ki ayakta kalamazdık. Evden ayrılacağımız gün sanki kedilerimiz anlamışlardı. Bize sırtlarını dönüyorlardı. Önlerine ciğer attım yemediler, içim parçalandı. Kapıya kadar arkamızdan geldiler, 'Nereye gidiyorsunuz, bizi bırakmayın.' der gibi. Hiç kimse ile vedalaşamadık. Komşularımız da gitmişlerdi. Bir an önce bu acıların bitmesini istiyoruz."
"Ne iftarın ne yediğimiz yemeğin tadını alabiliyoruz"
Türkan Bozkurt da yaşadıkları sıkıntıları ifade etmekte zorlandığını anlatarak, ailece psikolojilerinin bozulduğunu söyleyerek, "Nusaybin'de 30 yıllık emeğimizi bırakıp geldik. İçimiz sıkıntılı olduğu için ne iftarın ne yediğimiz yemeğin tadını alabiliyoruz" ifadelerine yer verdi.
Bozkurt, en büyük dileklerinin terör saldırılarının son bulması ve evlerine kavuşmak olduğunu dile getirdi.
"Mutluluğumu Nusaybin'de bırakmak zorunda kaldım"
Çiftin üç çocuğundan Nusaybin'de Atatürk Ortaokulunda okuyan 6. sınıf öğrencisi Yusuf Bozkurt (12), odasını, kedilerini, arkadaşlarını, evlerini çok özlediğini aktararak, "Mutluluğumu Nusaybin'de bırakmak zorunda kaldım. Tek arzum Nusaybin'e ve evimize kavuşmak." sözlerine yer verdi.