Televizyon Dizisindeki Peygamber Sahnesine Tepkiler
SÜ İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sırma: "Peygamber inecek, kamyonlara binecek, dizilere alet olacak, böyle bir şey fecaattir" DÜ İlahiyat Fakültesi Hadis Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bağcı: "Hz. Peygamber bugün mezarında cesediyle ruhuyla canlıdır ve yeryüzünde.
Siirt Üniversitesi (SÜ) İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma, "Peygamber inecek, kamyonlara binecek, dizilere alet olacak, böyle bir şey fecaattir" dedi.
Prof. Dr. Sırma, yaptığı açıklamada, böyle meselelere Peygamber Efendimizi alet etmenin doğru olmadığını belirtti.
"Biz Allah'ın emirlerini yerine getirmekle mükellefiz" diyen Prof. Dr. Sırma, şöyle konuştu:
"Meseleye itikadi yönünden ziyade tarihi yönüne bakmak istiyorum. Bir defa Peygamber Efendimiz gökte değil. Peygamberin gökte olduğunu kimse bilmiyor. Gök nedir? Cennet gökte midir değil midir? bunu kimse bilmiyor. Böyle meselelere Peygamber Efendimizi alet etmek doğru olmaz. Peygamber Efendimize saygısızlık yapmanın da ötesinde bu Peygamber Efendimizi değiştirmek oluyor. Peygamberi kendi emirlerine alıyorlar. Peygamber efendimiz için 'ben dua edeyim bir şey yapsın' böyle bir şey dinimizde yok."
Peygamber Efendimizi dizilerde bu şekilde göstermenin büyük bir günah olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Sırma, "Sinema filmlerinde oynatacak kadar, eğer İslam'dan uzaklaşıyorsak Allah muhafaza buyursun. Tarihte hiç gördüğümüz bir şey değildir. Biz her şeyi Allah'tan isteriz, o da verirse verir. Bizim dinimize göre bir insanın kerameti kendisini bağlar. Kimse diyemez 'ben bu akşam bir rüya gördüm ve böyledir' diye fıkhen hiçbir geçerliliği yoktur. Peygamber inecek, kamyonlara binecek dizilere alet olacak, böyle bir şey fecaattir" diye konuştu.
Dicle Üniversitesi (DÜ) İlahiyat Fakültesi Hadis Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Musa Bağcı da tarih içerisinde Hz. Peygamberin cesediyle ruhuyla canlı olduğu tezi ve yeryüzünde bir takım insanlarla irtibat halinde bulunduğu anlayışının bazı uç görüşlü fırkalar ve düşünceler tarafından ortaya atılmış anlayışlar olduğunu söyledi.
Bunun kesinlikle bir halkın büyük çoğunluğunun sahip olduğu anlayış olmadığını savunan Bağcı, şöyle dedi:
"Bu anlayışlar yanlış anlayışlardır. Bir defa Kur'an ayetleriyle realiteyle kesinlikle çakışmaktadır. Allah Kur'anda diyor ki Peygamberimize hitaben 'sen öleceksin onlar da ölecek' başka bir ayette de Hz. Peygambere, 'Sen öleceksin de onlar ebedi mi kalacak', 'senden önce de hiçbir beşere ebedilik vasfı vermedik' diyor. Dolayısıyla Hz. Peygamber de bir beşerdir bizim gibi. Görevini tevdi etmiş ve daha sonra ahirete irtihal etmiştir. Dolayısıyla 'Hz. Peygamber bugün mezarında cesediyle ruhuyla canlıdır ve yeryüzünde tasarrufta bulunuyor ve melek aleminde bir takım insanlarla ve gruplarla irtibat içindedir' şeklinde ifade etmek tamamiyle Kur'ani esaslarla çakışmaktadır, muhaliftir. Kesinlikle bunu bu şekilde ifade ediyoruz. Ayetler çerçevesinden bakıldığında Hz. Peygamberin cesediyle ruhuyla canlı olduğu tezini realiteye dayanmayan herhangi bir delile dayanmayan subjektif bir iddia olarak kabul ederiz. Yeryüzünde ve melekut alemde istediği yere gidip tasarufta bulunma hiçbir mantığa sığmaz."
"Hz. Peygamber vefat etmiştir onun getirdiği mesaj bizlere kalmıştır. Bu ümmeti kurtaracak olan o mesajdır" ifadesini kullanan Bağçı, "Gerçekten Hz. Peygamber, yeryüzünde ve melekler aleminde dolaşıyorsa bugün perişan haldeki İslam aleminin uyanması ve kendisine gelmesine bu sömürüden cahillikten geri kalmışlıktan neden herhangi bir tasarufta bulunmuyor, eğer böyle bir şey varsa. Tarihi gelişme ve realite böyle bir durumun olmadığını açıkca ortaya koyuyor" dedi. - Siirt