Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde patlama

Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde korkutan patlama

Naci Görür Malatya'daki son depremi işaret ederek uyardı: Endişe verici

Son depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'nın Doğanşehir ilçesinde 4,6 büyüklüğünde deprem

Malatya'da şiddetli deprem! Sarsıntı çevre şehirlerden de hissedildi

Tek Gıda İş Sendikası Son 20 Yılın En Büyük Grevine Hazırlanıyor

Tek Gıda İş Sendikası Son 20 Yılın En Büyük Grevine Hazırlanıyor
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Tek-Gıda İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, 22 Nisan günü Çaykur'a bağlı 58 işletmede, 7 bin işçi ile başlatacakları grevin bölgede yaşanmış en büyük, Türkiye'de ise son 20 yıl içerisinde yaşanacak en büyük grev olduğunu söyledi.

Tek-Gıda İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, 22 Nisan günü Çaykur'a bağlı 58 işletmede, 7 bin işçi ile başlatacakları grevin bölgede yaşanmış en büyük, Türkiye'de ise son 20 yıl içerisinde yaşanacak en büyük grev olduğunu söyledi.

Rize Basın Merkezi'nde basın mensupları ile bir araya gelen Tek Gıda İş Sendikası Başkanı Mustafa Türkel, Çaykur'da örgütlü bulunan ancak toplu iş sözleşmesi yetkisi bulunmayan Öz-Gıda İş Sendikası üyelerine seslenerek kendi sendikalarına geri dönmeleri çağrısında bulundu.

Türkel, Çaykur adına Kamu İşveren Sendikası ile yaptıkları toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde, gelir artışı ve Çaykur'da örgütlü Öz Gıda İş Sendikası üyelerinde sözleşmeden yararlanması taleplerinde anlaşılamadığı için grev kararı aldıklarını belirterek, grev takvimini ise kendilerin değil de yasaların belirlediğini söyledi. Türkel, iyi niyet göstergesi olarak kendilerine tanınan yasal takvim içerisinde çay hasat tarihinden önce greve başladıklarını belirterek, "Yaklaşık beş yıldır Çaykur işçisi mağdur edildi. Bunu her toplantıda dillendirdik. Anlaşma imzalanamayınca yasal olarak grev kararı almak zorundaydık. 22 Nisan'ı grev tarihi olarak belirledik ve noter aracılığı ile resmi tebligatımızı yaptık. Grev çay kampanyası öncesine denk geliyor. Bu bizim elimizdeki bir süreç değil, yasa gereği uygulanan bir takvimdir. Bizim kararı mayıs veya haziran ayına alma lüksümüz yok. Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin ardından yargının verdiği takvim bu" dedi.

Türkel, amaçlarının Çaykur'u zora sokmak olmadığını ifade ederek "Kampanya başlamadan önce yöneticilerin, üreticilerin işin ciddiyetini anlayabilmesi ve tekrar değerlendirme şansı var. 22 Nisan 2013 pazartesi günü grev saat sekizde Çaykur'a bağlı 58 işletmede uygulanmaya başlayacak. Bunu defalarca söyledik. Grev bizim için amaç değildir. Grevi işin doğrusu sevmiyoruz. Çünkü, Çaykur bu yörede öyle bir hale gelmiş ki; Üretici, esnaf herkes bu çaydan geçimini sağlıyor. Çayı alan kendisi, çay alım yerinde alan eşi, fabrikada işleyen çocuğu, böyle bir aile tarımı haline gelmiş. Böyle bir sektör ile ilgili grev kararı almak çok zor. Biz bunu yöre için başka bir çıkış yolu bulamadığımız noktada almak zorunda kaldık. İşveren bize ücretlerle ilgili tekliflerimize hiç bir öneri getirmemiştir. Bizden hukuk dışı, karşı sendikanın üyelerinin sözleşmeden yararlandırılması isteniyor. Bu hukuken mümkün değil. Dünyada örneği yok. Ancak buradan diğer sendikadaki arkadaşlara sesleniyorum. Toplu iş sözleşmesi imzalanmadan önce sendikalarına geri dönerlerse yapılacak toplu iş sözleşmesinden istifade edebilirler. Aksi halde yapılacak sözleşmeden istifade etmelerinin hiçbir yasal yolu yoktur. Gelsinler sendikalarına geri dönsünler. Tıkanan süreç açılsın" diye konuştu.

ÇAY ÜRETİCİSİNİ ÇAYINI TOPLAYAMAYACAK, ÇAY DALINDA KALACAK

60 yıldır örgütlü oldukları Çaykur'da bugüne kadar greve gitmediklerini belirten Türkel, "Böyle bir grev kamuda son 20 yıldır olmamıştır. Bu grevin bir hafta veya 10 gün sürmesiyle birlikte fabrikaların yeni yaş çay kampanya dönemine yetişmeme durumu var. Kampanya döneminin açılmasıyla birlikte grev devam ettiği için müstahsil çayını toplayamayacak ve çay dalında kalacaktır. Çaykur büyük bir sıkıntı ile yöre halkı da büyük bir riskle karşı karşıya kalacaktır. Sendika olarak bir çağrımızı yapıyoruz. Biz sendika olarak bütün koşullarımızı ortaya koyduk. Bu sözleşmenin sağlıklı bir şekilde bitmesi için bütün çabamızı ortaya koyduk. Ancak Çaykur işvereni ve onun adına Kamu işverenleri Sendikası bize hukuksuzluğu dayatıyor bizim çalışanlarımızın taleplerini görmezden gelmeye çalışıyor. Bir sendikanın greve gitmekten başka bunun karşısında yapacağı bir şey yoktur. Bundan sonra olabilecek her türlü gelişmeden sorumluluğunu üzgünüm ama Çaykur ve Kamu işverenleri Sendikasının üzerine bırakıyoruz. Biz bunları sokak sokak anlatmaya başlıyoruz. Bu süreci halkımız ve yöre insanımızı aydınlatarak ve bilgilendirerek geçmek istiyoruz" ifadelerini kullandı. - RİZE

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title