TBMM'de Bütçe Görüşmeleri... Erhan Usta: "Bütçeyi Torba Olarak Kullanmaktan Vazgeçin, Ödenekleri Oradan Oraya Aktarmada Cumhurbaşkanı'na Verdiğiniz...
İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, TBMM Genel Kurulu'nda; "Seçim öncesi verilen sözler var bunların tutulması lazım, emekli seyyanen zam bekliyor, bunun yapılması lazım. 'Esnaf Bağ-Kur'larının prim ödeme gün sayısını düşüreceğiz' diye Cumhurbaşkanı söyledi, bunların da mutlak surette yapılması lazım. Bütçeyi torba olarak kullanmaktan vazgeçin lütfen, ödenekleri oradan oraya aktarmada Cumhurbaşkanı'na verdiğiniz yetkileri azaltmanız lazım. Bunları azaltmadığınız sürece mali disiplini sağlama imkanı olamaz" dedi.
İyi Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, TBMM Genel Kurulu'nda; "Seçim öncesi verilen sözler var bunların tutulması lazım, emekli seyyanen zam bekliyor, bunun yapılması lazım. 'Esnaf Bağ-Kur'larının prim ödeme gün sayısını düşüreceğiz' diye Cumhurbaşkanı söyledi, bunların da mutlak surette yapılması lazım. Bütçeyi torba olarak kullanmaktan vazgeçin lütfen, ödenekleri oradan oraya aktarmada Cumhurbaşkanı'na verdiğiniz yetkileri azaltmanız lazım. Bunları azaltmadığınız sürece mali disiplini sağlama imkanı olamaz" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda, 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul'da bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı ile bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan İYİ Parti Grup Başkanvekili ve Samsun Milletvekili Erhan Usta, şunları söyledi:
"Gittiğiniz gün de ekonomi iyi değildi, ama şimdi tam bir enkazı devraldınız. Bu enkazın başrol oyuncukları var; Cumhurbaşkanı ve Berat Albayrak. Yardımcı oyuncuları var; Şahap Kavcıoğlu ve Nureddin Nebati. Bir de Mehmet Muş var aslında ama o bir şey yapmadı yapılanları söyledi, ona da ses, ışık diyebiliriz.
"CUMHURBAŞKANI GİBİ TAM BİR SİYASETÇİ GİBİ DAVRANIYORSUNUZ"
Yüksek enflasyon var ve enflasyon maalesef hala yükselme trendinde. Yüksek cari açık, bütçe açığı var. Yüksek işsizlik, düşük istihdam sorunu var. Gelir dağılımı da çok ciddi bir şekilde bozuluyor. Çalışan yoksullar var, ciddi bir barınma krizi ve gıda krizi var. Sayın Bakan siz geldiğiniz de dediniz ki 'İrrasyonel politikaları terk edeceğiz.' Bu piyasada ciddi yankı buldu, güven verdi. Size bir kredi verdi piyasalar, bu kredide ciddi aşınma var. Sizin normal siyasetçi gibi konuşmamanız lazım. Cumhurbaşkanı gibi tam bir siyasetçi gibi davranıyorsunuz, brüt rezerv üzerinden sürekli bir şeyler söylüyorsunuz, net rezervi hiç konuşmanız gerekmiyor mu? 'Kur Korumalı Mevduatı kaldırmamız gerekir' diyorsunuz, süresi altı ay uzatıldı, üç defa altı ay uzatma konusunda Cumhurbaşkanı'na yetki verildi. Yedi ay geçmiş hala yapısal reform mahiyetinde bir şey getirmediniz.
"PİYASALAR SİZE SORMAZ AMA BİZE ŞU SORUYU SORUYOR; SEÇİMDEN SONRA MEHMET ŞİMŞEK KALIR MI"
Merkez Bankası Başkanı'nın talihsiz açıklamaları var, ne dedi Cumhurbaşkanı'na 'Bize üç alan söyleyin şahlandıralım.' Sayın Başkan, Merkez Bankası'nın görevi alanı şahlandırmak değil eğer yapabiliyorsanız siz enflasyonu düşüreceksiniz. Bağımsızlık nerede? Bunlar size karşı duyulan güvende belli aşınmalar oluşturuyor. Seçime gidiyoruz, belirsizlik giderek artıyor. Cumhurbaşkanı yarın kalkar 'Nas var derse' ne yapacağız? Açık şekilde bu belirsizliklerin giderilmesi lazım. Türkiye üç ay daha kaybedemez. Bu belirsizliklerin giderilmesi için Cumhurbaşkanı diyecek ki, 'Ya biz hata yaptık, milletimizden de özür diliyoruz' şeklinde bir şey söylemesi lazım. Piyasalar size sormaz ama bize şu soruyu soruyor; seçimden sonra Mehmet Şimşek kalır mı? Bu ciddi bir tedirginlik yaratıyor piyasada.
"PARA POLİTİKASININ MALİYE POLİTİKASIYLA, YAPISAL REFORM AJANDASIYLA DESTEKLENMESİ LAZIM"
Bu şekilde giderseniz faiz artırımınızın sonucunda enflasyon artar başka bir şey olmaz. Bu para politikasının maliye politikasıyla, yapısal reform ajandasıyla desteklenmesi lazım. Bunları yapmadığınız sürece Cumhurbaşkanı'nı haklı çıkaracaksınız. Bir krizi daha bu ülke nasıl kaldıracak? Maliye politikasında bir mantık yok, ekonomi daralıyorsa maliye politikasının genişlemesi beklenir ki o daralmayı giderirsin. veya ekonomi coşmuşsa maliye politikasını sıkarsınız ki o aşırı balonları önlersiniz. 2011'den sonra 12 yılın 8 tanesinde konjonktür yanlısı bir maliye politikası izlenmiş. Ekonomi genişliyor siz de maliye politikasıyla bu işi daha da coşturmuşsunuz, bu yanlış bir şey.
"KALICI TASARRUF YAPMANIZ LAZIM, ÖZELLİKLE DEVLETİN MAL VE HİZMET GİDERLERİNDE"
Tahminlerinizde çok ciddi şaşma var, yılın başında bir bütçe tahmini yapıyor, aylül ayında orta vadeli program çıkıyor, sekiz aylık veriyle bir tahmin yapılıyor, sekiz aylık veriyle dört ay tahmini beceremeyen bir bürokrasi, Maliye Bakanlığı, Bütçe Strateji Başkanlığı... Ben bunu kabul etmiyorum. Bütçe harcamalarında kalıcı tasarruf yapmak gerekiyor. Kaç tane firma parasını ödemediğiniz için iflas etti. Bu parayı eninde sonunda ödeyeceksiniz bunlardan vazgeçin. Kalıcı tasarruf yapmanız lazım, özellikle devletin mal ve hizmet giderlerinde. Geçen yıl ne aldıysa onun üzerine belli oranda artan bir bütçe anlayışından vazgeçilmesi lazım.
"KAMU ÖZEL İŞ BİRLİĞİ PROJELERİ CİDDİ BİR SOYGUN KAPISI OLMUŞTUR"
Kamu Özel İş birliği projeleri ciddi bir soygun kapısı olmuştur. Önümüzdeki üç yılda şu andaki kura göre 673 milyar lira ödenecek, beş tane müteahhide verilen para, milyonlarca çiftçiye verilen paranın 20-30 katı kadar payı maalesef veriyoruz. Elektrik depolamaya bağlı olarak rüzgar ve güneşte lisanlar verildi, 3 milyar dolar sadece çantacılara sağlanan rant. Yatırım başlamadı, samimiyet testiniz... ya TEİAŞ'ın gelirini 3 milyar dolar artırabilirdik ya da aldığımız elektriği 3 milyar dolar daha az alabilirdik, bunlar yapılmadı.
"KAZANÇLARININ ÜZERİNE GİDİLMESİ LAZIM"
Seçim öncesi verilen sözler var bunların tutulması lazım, emekliye seyyanen zam bekliyor, bunun yapılması lazım. 'Esnaf Bağ-Kur'larının prim ödeme gün sayısını düşüreceğiz' diye Cumhurbaşkanı söyledi, bunların da mutlak surette yapılması lazım. Enflasyon muhasebesine ne kadar hazırız, ya firmalara ya da devlete yazık edersiniz vergi kaybına neden olur. Vergilendirilmeyen alanlar var, sermaye kazançlarının üzerine gidilmesi lazım, paradan para kazanan ciddi bir kesim var bunların hepsine muafiyet tanınıyor. Ucuz krediden son iki yılda ciddi şekilde zengin olanlar oldu, bunları tespit edip üzerine gitmeniz, bunları vergilendirmeniz lazım.
"BÜTÇEYİ TORBA OLARAK KULLANMAKTAN VAZGEÇİN, ÖDENEKLERİ ORADAN ORAYA AKTARMADA CUMHURBAŞKANINA VERDİĞİNİZ YETKİLERİ AZALTMANIZ LAZIM"
Cumhurbaşkanı'na aşırı yetki verilmiş, Cumhurbaşkanı'na vergiyi sıfıra kadar indirmeye dört katına kadar çıkarmaya yetki veriliyor, böyle bir şey insafsızlık olabilir mi? Bunun ne faydası var size? Bu yetkinin sınırlandırılması lazım ama bunu yapmıyorsunuz. Vergi istisna muafiyetleri gözden geçirmek lazım, siz de geçireceğiz diyorsunuz ama genişletiyorsunuz. Tevkifat sistemi bizim gelir sistemimizi mahvetti. Tevkifat eşittir acziyet demektir. Vergi uzlaşma müessesi yolsuzluğun kaynağı haline gelmiştir. Bundan 10 yıl önce 2 milyar lira matrah farkı bulunurken şu anda bulunan matrah farkı 300-500 milyon. Vergi incelemelerini azaltırsanız matrah bulamazsınız, matrah farkı olmayınca da uzlaşmalardan sanki az siliyormuşuz gibi bir algı oluşur. Bütçeyi torba olarak kullanmaktan vazgeçin lütfen, 5018 sayılı kanunun orijinal ayarlarına dönün ödenekleri oradan oraya aktarmada Cumhurbaşkanı'na verdiğiniz yetkileri azaltmanız lazım. Bunları azaltmadığınız sürece mali disiplini sağlama imkanı olamaz. Ülkede iç ve dış denetim sistemini mutlak surette güçlendirmeniz lazım. Sayıştay diye bir şey kalmadı. İç denetimi de zaten birileri engelledi geçmişte şu anda denetimsiz bir Türkiye var.
"VARLIK FONU TASFİYE EDİLMELİ"
KİT sistemi tamamen çöktü, 2021-2026 döneminde 2 trilyon civarında KİT sistemine para ödeniyor bunlar geçmişte hiç yoktu. Kamu bankalarına dört yılda 461 milyar lira ödenek vermişiz bir de nakit dışı dediğimiz 300 milyar lira ayrıca para vermişiz. Bunların olmaması lazım bunun için de ilk yapılması gereken iş Varlık Fonu'nun tasfiye edilmesidir."