TBMM Adalet Komisyonu Başkanı: Türkiye'nin müdahillik beyanı Gazze'deki soykırımın tespiti için güçlü bir adımdır
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, Türkiye'nin Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail aleyhine açtığı soykırım davasına müdahillik beyanında bulunmasının önemini vurguladı. Yüksel, Türkiye'nin müdahilliğiyle Gazze'deki insani krizin tanınmasını ve ele alınmasını sağlamayı hedeflediğini belirtti.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanı nezdinde açtığı soykırım davasına Türkiye'nin müdahillik beyanında bulunmasına ilişkin, "Türkiye'nin müdahilliği, Gazze'de yaşananların 'soykırım' olarak tespit edilmesi yolunda güçlü bir adımdır." dedi.
Yüksel, Türkiye'nin soykırım davasına müdahillik başvurusu sonrası Türkiye'nin Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal, Türkiye-Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili İsmail Emrah Karayel ve AK Parti Denizli Milletvekili Cahit Özkan ile basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Türkiye'nin müdahillik beyanını sunmasıyla davanın seyri açısından önemli bir adım atıldığını vurgulayan Yüksel, "Türkiye'nin müdahilliği, Gazze'de yaşananların 'soykırım' olarak tespit edilmesi yolunda güçlü bir adımdır. Bu güçlü duruş, durumun ciddiyetine çok ihtiyaç duyulan dikkati çekerek uluslararası toplumu Gazze'deki insani krizi tanımaya ve ele almaya itmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Yüksel, Türkiye'nin kapsamlı ve güçlü bir müdahillik bildirimi hazırladığını belirterek, "Başvurumuz aynı zamanda diğer uluslar ve uluslararası organlara zulmü önlemek için kesin adımlar atmaya yönelik çağrı niteliğindedir." diye konuştu.
Bölgeden yapılan ilk kapsamlı başvuru
Türkiye'nin müdahillik beyanının bölgeden yapılan ilk kapsamlı başvuru olduğunu kaydederek, "Türkiye'nin kapsamlı ve iyi savunulmuş başvurusu yüksek düzeyde bir hukuk bilimi ve adalete adanmışlığı göstermektedir. Bu öncü çaba, diğer bölge ülkelerine uluslararası hukuk savunuculuğuna daha aktif bir şekilde katılmaları için ilham verebilir ve küresel yargı konularında daha fazla bölgesel temsil ve etkiyi teşvik edebilir." ifadelerini kullandı.
Yüksel, Türkiye'nin UAD Statüsü'nün diğer müdahillik imkanlarına ilişkin hakkını saklı tuttuğunu aktararak, "Bu, Türkiye'nin davaya olan derin ilgisini ve adaleti sağlamak için çabalarını sürdüreceğini ve gerekirse başka hukuki yolları kullanma kararlılığını göstermektedir." dedi.
"Türkiye'nin müdahil olması bir dönüm noktasıdır"
Yüksel, Türkiye'nin Gazze'deki soykırımla ilgili UAD davasına müdahil olmasının öneminden bahsederek, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin müdahilliği uluslararası hukuk ve insani yardım savunuculuğu açısından bir dönüm noktasıdır. Türkiye, ayrıntılı, kapsamlı ve güçlü bir şekilde tartışılan bir yasal çerçeve sunarak, uluslararası yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesinin ve ciddi insani krizlerin ele alınmasının önemini vurgulamaktadır. Bu müdahale, diğer ülkelerin uluslararası hukuk süreçlerine katılımı için yeni bir standart oluşturmaktadır ve UAD'nin müzakerelerini ve gelecekteki uluslararası hukuk emsallerini önemli ölçüde etkileme potansiyeline sahiptir."
Dosyada AA fotoğrafları yer aldı
Yüksel, Anadolu Ajansının (AA) fotoğraflarının, Türkiye'nin müdahillik dosyasında kanıt olarak sunulduğunu belirterek, AA muhabirlerinin çektiği fotoğrafların ve "Kanıt" kitabında yer alan görsellerin hem Güney Afrikalı hem de Türkiye'nin müdahillik dosyasını hazırlayan hukukçular tarafından kullanıldığına dikkati çekti.
İsrail'in bahse konu savaş suçlarını, insanlığa karşı suçları ve soykırım fillerini fütursuzca işlemesinin en büyük nedeni olarak İsrail'de ve dünya kamuoyundaki "cezasızlık" algısı olduğunu söyleyen Yüksel, Türkiye'nin bu algıyı ortadan kaldırmak için UAD ve UCM gibi uluslararası mahkemeler nezdindeki girişimlerini sürdürdüğünü ve alınan kararların icrası için AA ve diğer Türk basını da dahil olmak üzere Türkiye'deki tüm kurumların var gücüyle çalıştığını ifade etti.
"Türkiye tüm kurumlarıyla beraber davanın takibini sürdürüyor"
Türkiye'nin Lahey Büyükelçisi Ünal, Türkiye'nin müdahillik metnini Divan Yazmanlığına tevdi ettiğini belirterek, Türkiye'nin müdahillik adımının önemini vurguladı.
Türkiye adına süreci yürüten Ünal, "Türkiye tüm kurumlarıyla beraber davanın takibini sürdürüyor." dedi.
Müdahillik bildiriminin davanın asıl tarafları ve diğer müdahil ülkelere yapılacağını ifade eden Ünal, bundan sonraki aşamaların da yakından takip edileceğini vurguladı.