Taksim'e Çıkan Darbeciler Hakkında İddianame
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında, darbeci askerler tarafından Taksim Meydanı'nın kontrol altına alınmaya çalışılması ve bu sırada çıkan olaylarda 39 kişinin yaralanmasına ilişkin 4'ü firari 11'i tutuklu 90 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamenin detayları...
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında, darbeci askerler tarafından Taksim Meydanı'nın kontrol altına alınmaya çalışılması ve bu sırada çıkan olaylarda 39 kişinin yaralanmasına ilişkin 4'ü firari 11'i tutuklu 90 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamenin detayları belli oldu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Orhan Aydın tarafından hazırlanan 216 sayfalık iddianamede, FETÖ'ye ilişkin bilgiler ve eylemlere değinilerek, örgütün 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili genel açıklamaya yer verildi.
Toplantılarda Anadolu ve Avrupa yakalarında darbe teşebbüsü kapsamında ele geçirilmeye çalışılacak yerlerle ilgili planlamalar yapıldığı aktarılan iddianamede, şu değerlendirmelere yer verildi:
"15 Temmuz'da icra edilen ve tüm Türkiye'de koordineli olarak uygulamaya koyulmaya çalışılan FETÖ silahlı terör örgütü mensuplarının darbe teşebbüsü faaliyetinden önce söz konusu faaliyetin İstanbul kısmıyla ilgili İstanbul'da 15 Temmuz'dan önce 3 önemli toplantı yapılmıştır. Bu toplantılardan ilki 13 Temmuz'da Anadolu Yakası'nda 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında yapılmış olup, burada ağırlıklı Anadolu Yakası'ndaki faaliyet konularının görüşüldüğü, ayrıca Avrupa Yakası'ndaki yerlerle ilgili de plan ve koordinasyonun görüşüldüğü anlaşılmıştır. Bu toplantıdan sonra 14 Temmuz'da öğle saatlerinde 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığındaki koordinasyon toplantısında 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında alınan kararlar tebliğ edilmiş, ayrıca Avrupa Yakası'ndaki faaliyet yerleriyle ilgili plan ve koordinasyonlar görüşülerek, akşam Yeşilköy'deki Hava Harp Okulu Komutanlığında yeni bir toplantı yapılması hususunda karar alınmıştır."
66. Mekanize Tugay Komutanlığındaki toplantıya katılan subaylardan diğer darbe davalarının sanıkları Uzay Şahin ve Murat Yanık'ın alınan kararları tebliğ etmek için Kara Harp Akademisi Komutanlığında "başhoca" olan ve darbe teşebbüsü eyleminin aktif elemanlarından Ahmet Zeki Gerehan ile görüştükleri anlatılan iddianamede, ana darbe davasının sanıkları kurmay albaylar Müslüm Kaya ve Nebi Gazneli'nin de katılımıyla 14 Temmuz'da saat 21.00'de Yeşilköy'deki Hava Harp Okulundaki toplantının, darbe teşebbüsünden önce İstanbul'da gerçekleşen ve tespiti yapılan son toplantı olduğu vurgulandı.
İddianamede, şunlar kaydedildi:
"Bu toplantıda icra edilecek faaliyetlerin ve planlamaların görüşüldüğü, ayrıca darbe teşebbüsü tarihinin net olarak o gün dile getirildiği ve ayrıca Kara Harp Akademileri Komutanlığından alaylara ve tugaylara akademili öğrenci subayların ne şekilde birliklere gideceğinin o gün görüşüldüğü anlaşılmıştır. Bu konuda planlamayı yapmak üzere Kara Harp Akademileri Komutanlığında başhoca olan Ahmet Zeki Gerehan'ın görevlendirildiği anlaşılmaktadır. Hava Harp Okulundaki toplantıya özellikle Taksim, TRT, Harbiye'deki TRT Radyo Binası olaylarının organizatörü olan ve bu olay yerlerine görev yaptıkları ve komutanı oldukları 6. Alay Komutanlığı'ndan (Hasdal Kışlası) asker gönderen yeni komutan Nebi Gazneli ve eski komutan Müslüm Kaya'nın katılmış oldukları, bu toplantıda kendi birliklerinden Taksim Meydanı'nın işgali eyleminin Hasdal Kışlası'ndan rütbeli ve rütbesiz askerlerin gönderilmesi yönünde kararların da bu toplantıda alındığı anlaşılmaktadır."
İşgali WhatsApp'la yönetmiş
Ana darbe davasının sanıkları kurmay albaylar Müslüm Kaya ile Nebi Gazneli'nin Taksim Meydanı'na yönelik kalkışma hareketinde talimatları veren komutanlar oldukları aktarılan iddianamede, Kaya ve Gazneli'nin şüphelilere WhatsApp üzerinden yazışmalarına da yer verildi:
İddianameye göre, Müslüm Kaya'nın bazı WhatsApp mesajları şöyle:
"Taksim Meydanı yola çıktı", "Taksim'de halk 'En büyük asker bizim asker' tezahüratı yapıyor", "Taksim'e takviye ihtiyacı var. Zırhlı araç gönderilebilir mi?", "Taksim'e takviye bir kol gönderiyoruz", "Taksim'de çevrilmişler. Bizimkiler ateş ediyor", "Taksim'e yardım", "Yalan haberlere devam ediyorlar", "Taksim'de durum kritik", Taksim'deki takviye Beşiktaş lojmanına gitmiş", "Özel harekat gelmiş taksime. Hv desteği?, Polis AKOM'a operasyon yapacakmış. Hv desteği olamaz mı?", "Uçak Taksim'de alçak uçuş yapsın", "Taksim zorda", "Taksim'de askeri almışlar", "Taksim 'dayanamıyoruz' diyor.", "Uçaklar yaramış Taksim'e", "Uçaklar moral için önemli", "Taksim önemli komutanım"
İddianamede, Taksim'de görev yapan şüphelilerin yardım talebi üzerine üsteğmenler Mustafa Kemal Ku¨tahya
ve Emrah Altunkalem'in önderlik ettiği askeri grubun Hasdal Kışlası'nda 00.30
sıralarında askeri araçlarla çıkış yaptıkları, bu araçların Hasdal Tu¨neli'nin kapalı olması nedeniyle Beşiktaş tarafına yöneldiği, yolda giderken halkın yoğun tepkisiyle karşılaşan ru¨tbeliler Mustafa Kemal Ku¨tahya, Emrah
Altunkalem'in er ve erbaşlara yolu açmak için ateş ettikleri kaydedildi.
Bu sırada şüpheli u¨steğmenler Mustafa Kemal Ku¨tahya ve
Emrah Altunkalem'in alay komutanları Nebi Gazneli ve Mu¨slu¨m Kaya ile (ana darbe davasının sanıkları) durum hakkında
telefon göru¨şmesi yaptıkları belirtilen iddianamede, "Bu telefon göru¨şmelerinde gerek albay Mu¨slu¨m Kaya'nın gerekse
albay Nebi Gazneli nin u¨steğmenlere yönelik olarak telefonda 'önu¨nu¨ze çıkan barikatları yıkın
geçin, ateş edin, sıkın, halkı öldu¨ru¨n, yine de Taksime gidin' diye açıkça halka ateş etmeleri
yönu¨nde ve öldu¨rmeleri yönu¨nde bu gruba ve grubun başındaki ru¨tbelilere talimat verdikleri,
ancak o gece sokağa çıkan halkın kahramanca direnişi karşısında söz konusu Taksim'e gitmek
amacıyla görevlendirilen bu askeri grubun Beşiktaş'tan dönmek zorunda kaldığı ve orada
bulunan askeri lojmanlara sığındıkları ve teslim oldukları anlaşılmıştır." denildi.
İddianamede, olay gününe ilişkin fotoğraf ve görüntüler de yer aldı
İddianamede, "İstanbul'un ve Türkiye'nin güzide meydanlarından biri olan ve hayati öneme sahip
olan Taksim Meydanı'nın işgal edilerek uzun süre acımasızca ateş edilerek oradaki mağdurların yaralanmasına neden olan şüphelilerin
eylemleri ile ilgili talimatların Hasdal Kışlası 6. Alay Komutanı Nebi Gazneli ve eski Komutanı Müslüm Kaya tarafından verildiği, bu talimatların şüphelilerce yerine getirildiği anlaşılmaktadır." ifadelerine yer verildi.
Hasdal Kışlası'ndan hareket ederek Taksim Meydanı ve anıtın bulunduğu yeri yüzbaşılar Günay Kaya, Birhan Şahan ve Erdoğan Çelik ile Üsteğmen Mustafa Karademir ve Teğmen İsa Gözetici önderliğindeki er ve erbaşların işgal ettiği belirtilen iddianamede, olay gününe ilişkin görüntü ve fotoğraflara da yer verildi.
İddianamede, FETÖ mensuplarınca Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin birlik, bütünlük ve demokrasisine yönelik gerçekleştirilmek istenen ancak başarısızlığa uğratılan silahlı darbe teşebbüsü kapsamında Taksim Meydanı'nı işgal eden şüphelilerin elleri silahlı ve tam teçhizatlı oldukları, darbeci askerlerin defalarca ateş ettikleri anlatıldı.
Toplanan vatandaşların darbeci askerlerin etrafını sardıkları, gerek vatandaşların gerekse polis ekiplerinin darbeci askerleri ikna etmeye çalıştıkları, zaman zaman vatandaşlarla askerler arasında gerginlikler olduğu anlatılan iddianamede, darbeci askerlerin toplanan halkı dağıtmak için defalarca havaya ateş ettikleri kaydedildi.
İddianamede, darbe girişimi ile ilgili Taksim Meydanı ve anıt çevresini işgal etme eylemine katılan askerlere destek olmak amacıyla Hasdal Kışlası 6. Motorlu Piyade Alay Komutanlığından çıkan askerlerin Beşiktaş Balmumcu üzerinden Taksim Meydanı'na gitmeye çalıştıkları belirtilerek, darbe girişimini önlemek için dışarı çıkan halkın bunu engellemeye çalıştığı fakat askeri araçlardan ateş açıldığı aktarıldı.
İddianamede, darbe girişimine katılan askerlerin Taksim Meydanı'na gidemeyerek Beşiktaş'taki Ertuğrul Sitesi Askeri Lojmanlara sığındıklarının şüphelilerin ifadeleri ve görüntülerden anlaşıldığı anlatıldı.
Mağdurlar şüphelileri teşhis etti
İddianamede, Taksim Meydanı'nda kolluk kuvvetlerince yapılan inceleme tutanağına da yer verildi. Tutanağa göre, meydanda bulunan anıtın çevresinin zemininde yoğun şekilde kan damlacıklarının olduğu, yine aynı yerde uzun namlulu silah ve çok sayıda kovanın bulunduğu belirtildi.
Şüphelilerin savunmalarına yer verilen iddianamede, şu¨phelilerin "Asker kişi olduklarını, u¨stleri tarafından kendilerine verilen emri uygulamak zorunda olduklarını ve bu emri sorgulayamayacaklarını, verilen emir u¨zerine hareket ettiklerini, faaliyetin bir darbe kalkışması ve dolayısıyla bir suç teşkil ettiğini bilmediklerini" beyan ettikleri kaydedildi.
Olaylar sırasında Taksim Meydanı'nda cereyan eden 39 mağdurun bizzat darbeci askerlerin silahından çıkan mermiler nedeniyle çeşitli yerlerinden almış oldukları isabet neticesinde yaralandıklarının tespit edildiği anlatılan iddianamede, müşteki-mağdurların ifadesine de yer verildi. Mağdurların ifadesi alındığı sırada şüphelileri teşhis ettiği kaydedilen iddianamede, müştekilerin ilk ateş açan kişinin şüpheli yüzbaşı Erdoğan Ateş olduğunu, şüpheli Ateş ve yüzbaşı Birhan Şahan'ın halkın üzerine ateş açılmasına ilişkin erlere talimat verdiğini beyan ettikleri anlatıldı.