Taklit Değil, Farklı ve İnovatik Ürünler Üretelim
Genç İGİAD'ın konuğu olan Kişisel Gelişim ve İletişim Uzmanı Fahri Sarrafoğlu, katılımcılara taklitten uzak durulmasını tavsiye ederek, hangi alanda olursa olsun taklitten kaçınılması gerektiğine işaret etti.
İktisadi Girişim ve İş Ahlâkı Derneği'nin Gençlik Birimi olan Genç İGİAD'ta "Farkındalık ve Mor İnek" konusunda bir sunum yapan Kişisel Gelişim ve İletişim Uzmanı Fahri Sarrafoğlu, özellikle taklitçilik üzerinde durarak her alanda yenilikçi ve inovatik olmanın öneminden bahsetti.
ÖRÜMCEK AĞININ TAKLİTİ YAPILAMIYOR ÇÜNKÜ ...
Genç İGİAD Başkanı N. Mahmut Dündar, Başkan Yardımcısı, Emre Harun Demirtutan ve Genç İGİAD Yönetim Kurulu üyelerinin de katıldığı seminerde bir sunum yapan Kişisel Gelişim ve İletişim Uzmanı Fahri Sarrafoğlu, özellikle "bahane üreticisi"olunmamasın gerektiğine dikkat çekerek sorun varsa çözüm vardır. Bahenenin arkasına değil, o bahaneyi kaldıracak çalışmalar yapılmalıdır, dedi. Taklit ürün pazarının 1 milyar dolara ulaştığını, hatırlatan Sarrafoğlu dünyada maalesef taklit ürün üretiminde Türkiye'nin ikinci olmasının üzücü olduğunu belirtti. Türkiye'nin artık her alanda marka ürünler üretmesi gerektiğine de işaret eden Sarrafoğlu, şunları söyledi: "Bugün her şeyin takliti yapılırken, bir tasarım harikası olan "Örümcek Ağı"nın taklidi yapılamamaktadır. Örümcek ağı, gerek şekil, gerek kullanım amacına uygunluk, gerekse mimari tasarım olarak benzersiz bir eserdir. Ağın iskeletini bütün yükü taşıyan ve son derece sağlam olan 'iskelet iplikleri' oluşturur. Bu iskeletin üzerine spiral şekilde döşenen yapışkan iplikler avı tamamen sararak etkisiz hale getirirler. İşte bizde her alandaki işlerimizde sağlam-farklı-inovatik ve kendimiz olan ürünler üretmeliyiz. Özellikle en büyük sıkıntımız olan düşünmeden taklit etme hastalığından biran önce kurtulmalıyız..Bütün sıkıntı aslında Yüce Yaratıcımızın Kuran-ı Kerim'de 822 yerde farklı şekillerde söylediği gibi ..."akıl etmememizden" yada "düşünmememizden"kaynaklanıyor. Kendimize biraz zaman ayırarak ACELE ETMEDEN, İlk akla geleni değil, başkasının aklına gelebilecek olanı değil her zaman farklı ve farkında olan bir çalışma prensibini oluşturmalıyız."
ÇOCUKLARINIZA İCAT ÇIKARTMAYIN DEMEYİN
Türkiye'nin geleceğinin şekillenmesinde ailelere de çok iş düştüğünü ifade eden Sarrafoğlu, özellikle anne ve babaların çocuk eğitimde lügatlerinden "icat çıkarmayın"sözünün çıkartmaları gerektiğini ifade etti. Tam tersi çocuklarımıza icat çıkartın denilmesi gerektiğini vurgulayan Sarrafoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"Geçmişten gelen yanlış bir uygulama var, aman çocuk yaramazlık yapmasın, aman kırmasın dökmesin. İyi güzel ama bu çocuk büyüyünce ülke ekonomisine, nasıl katkıda bulunacak. Kendi elimizle taklitçiliğe yönlendiriyoruz. Bunun yerine tam tersi farklı oyun şekilleri, el becerilerini denemeliyiz. İş yerinde de farklılığın ve inovasyonun ne olduğunun çalışanlara anlatılması gerekiyor. Özellikle üretimde çalışan işçilerin bu konuda teşvik edilerek üretimin her alanında , her sektörde farklı tasarım ve yeniliklere teşvik edilmesi gerekir. İşverenlerin, insan kaynakları birimlerinin bu konuda biraz daha yoğun mesai harcaması gerekiyor."