Haberler
Bahçeli, Öcalan çağrısını bir kez daha yineledi

Tartışma yaratan Öcalan çağrısını bir kez daha yineledi

Yenidoğan Çetesi davasında kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Sanık hemşireden kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

Komisyonda gerginlik! Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler salonu terk etti

CHP'li vekilin sözleri sonrası Bakan Güler salonu terk etti

Taburcu edildikten 6 saat sonra öldü

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Kocaeli'nin Körfez ilçesinde yaşayan Gülendam ve Sinan Yıldız çiftinin 2 aylık bebekleri Adra Liya, kusma ve ishal şikayetiyle gittiği hastaneden taburcu edildikten 6 saat sonra fenalaşarak hayatını kaybetti.

Kocaeli'nin Körfez ilçesinde yaşayan Gülendam ve Sinan Yıldız çiftinin 2 aylık bebekleri Adra Liya, kusma ve ishal şikayetiyle gittiği hastaneden taburcu edildikten 6 saat sonra fenalaşarak hayatını kaybetti. Bebeklerinin ölümünde doktorların ihmali olduğunu iddia eden aile şikayetçi oldu.

Kocaeli'nin Körfez ilçesinde yaşayan Gülendam ve Sinan Yıldız çiftinin dünyaya gelen 3. çocukları olan 2 aylık Adra Liya, 5 Ocak'ta yaşadığı sağlık problemleri nedeniyle ailesi tarafından özel bir hastaneye götürüldü. Hastanede yapılan sağlık kontrollerinin ardından taburcu edilen Adra Liya'da ishal ve kusma şikayetlerinin de başlaması üzerine anne ve babası tarafından farklı bir özel hastanenin çocuk hastalıkları polikliniğine gitti. Hastanede doktor tarafından bir iğne yapıldı. Su kaybının olduğu tespit edilen Adra Liya'nın yoğum bakımda gözetim altında alınması gerektiği söylendi. Özel hastanede yatak olmaması nedeni ile aile Adra Liya'yı Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne götürdü. Hastanede yapılan müdahale ile bebeğin kusma ve ishali düzelmeye başladı. Birkaç saat sonra serumu kesen doktorlar, bebeğin sabaha kadar anne sütüyle beslenerek kontrol altında tutulacağını söyledi. 12 Ocak sabahı saat 07.00 sıralarında doktorlar, Adra Liya'nın durumunun normal olduğunu söyleyerek minik bebeği taburcu etti.

KÜÇÜK ADRA LİYA, TABURCU EDİLDİKTEN 6 SAAT SONRA ÖLDÜ

Doktorların damar yolu iğnesini çıkarmadan taburcu ettikleri iddia edilen Adra Liya, eve geldikten sonra tekrar fenalaştı. Aile aynı gün içerisinde durumu fark ederek, Adra Liya'yı evlerine daha yakın olan İzmit Seka Devlet Hastanesi'ne götürdüler. Hastanede yapılan kontrollerden küçük bebeğin kalbinin durduğu belirlendi. Burada yapılan müdahaleyle tekrar hayata döndürülen bebek, ambulansla Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne sevk edildi. Burada çocuk acil servisinde tedavisine başlanan Adra Liya bebek, 13 Ocak gecesi saat 02.00 sıralarında hayatını kaybetti. Taburcu edildikten 6 saat sonra hayatını kaybeden bebeklerinin ölümünde doktorların ihmali olduğunu düşünen Yıldız ailesi, çocuklarına otopsi yapılmasına izin vererek ihmali olan tüm görevliler hakkında suç duyurusunda bulundu.

"O RAPORA VE TENKİTLERİN HİÇBİRİNE BAKMADI"

Yaşanan süreci anlatan baba Sinan Yıldız, "Adra Liya, 3. çocuğumdu. Her şey onu 2. ay kontrollerine götürdüğüm zaman başladı. Çocuğumun 2. ay kontrollerinde gözleri şişmişti ve burnu tıkalıydı. Özel bir hastanedeki doktorumuza götürdüm. Onun verdiği ilaçları kullandı. O ilaçlardan sonra kusma ve ishal daha da şiddetlendi. Daha sonra diğer iki kızımı götürdüğüm hastaneye götürdük. Ona güvendiğimiz için o doktorun tedavi yöntemine geçtik. O da daha farklı bir ilaç verdi. Bu arada çocuğumun ishal ve kusması daha da şiddetlendi, halsizlik baş göstermeye başladı. Tekrar o doktorumuza götürüp çocuğumu kontrol ettirdim. Çocukta su kaybı seviyesinin aşırı olduğunu ve en az 3 gün gözetim altında yatması gerektiğini söyledi. Ben de tamam dedim. O hastanede sıra olduğu için yatıramayacaklarını söyledi. Bize bir epikriz raporu hazırlayacağını söyledi. Biz de o şekilde ortada kaldık. Daha sonra Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine gittik. Çocuk acil bölümüne girdiğimizde doktora daha önceki hastanede hazırlanan epikriz raporunu verdik. O rapora hiç bakmadan, 'Şu an ki durumunu soruyorum' dedi. O, rapora ve tenkitlerin hiçbirine bakmadı" dedi.

"BİZİ O KADAR APAR TOPAR GÖNDERDİLER Kİ EVE GELDİĞİMİZDE DAMAR YOLU İĞNESİ HALA TAKILIYDI"

Hastanede yapılan kontrollerin ardından Adra Liya'nın kolundaki damar yolu iğnesinin sökülmeden taburcu edildiğini iddia eden baba Sinan Yıldız, kızının eve geldikten sonra tekrar fenalaştığını ifade ederek, "Serum falan taktıktan sonra su kaybı kesilmişti. Sonra serumunu çıkarttılar. Sonra bize, 'Anne sütüyle beslensin, zamanla yaşadığı problemler geçer' dediler. Ama gece boyunca beslenmesini kontrol edelim dediler. Gece boyunca yaptığımız kontrollerin ardından annesinin, durumunun iyi olmadığını ve su kaybının olduğunu defalarca söylenmesine rağmen sabah erken saatlerde, 'Çocuğun bir şeyi yok. Kusması kesildi, ishali devam eder. Alın, gidin. Sırada daha bir sürü çocuk var. Biz onları alacağız. Siz yarın tekrar kontrole gelirsiniz' dediler. Bizi o kadar apar topar gönderdiler ki eve geldiğimizde damar yolu iğnesi hala takılıydı. O kadar ilgisiz davrandılar. Daha sonra eve geldik. Çocuk birkaç saat sonra tekrar fenalaşmaya başladı. Yolda tekrar fenalaşarak elimize düştü" diye konuştu.

"ÖLÜMÜNDE İHMAL OLUP OLMADIĞINI ARAŞTIRILMASINI İSTİYORUZ"

Adra Liya'nın ölümünün ardından ölümündeki ihmallerin araştırılması için şikayetçi olduklarını kaydeden baba Sinan Yıldız, başka çocukların aynı durumdan dolayı ölmesini istemediklerini dile getirerek, "Biz şikayetçi olduk. Çocuğumuzun otopsi yapılmasını istedik. Neden kaynaklandığını, ölümünde ihmal olup olmadığını araştırılmasını istiyoruz. Bizim 2 tane daha çocuğumuz var. İnsanların da çocukları var. Bizim büyük büyük hastanelerimiz var ama o el kadar çocuğa yatacak bir yer bulamadılar. Biz çocukların ölmesini istemiyoruz" şeklinde konuştu.

"BEN BUNU YAŞADIM, BAŞKA ANNELER YAŞAMASIN"

Daha sonra konuşan anne Gülendam Yıldız ise Adra Liya'nın ölüm sebebinin belirlenmesi için kendi evladının otopsi yapılmış halini görmek zorunda kaldığını söyleyerek, "Yaşadıklarımı baştan sona anlatmak çok güç. Ama şu cümle akıllarda kalsın. Ben o güzel yavrumun ölümüne inanmak için ölüsünü yıkadım. Ölüsünü izledim. Dedim ki, dünyada güzelliğine bakmaya doyamadım. Sıcak suya ısıtmaya çalışıp ölüsünü yıkadım. Ben bunu yaşadım, başka anneler yaşamasın. Benim o yavrumun ölümünden sonra otopside akan kanların hiçbiri yerde kalmasın. Kimin ihmali varsa onlar bu dünyada da cezasını çeksinler, cezasız kalmasınlar" ifadelerini kullandı.

Öte yandan Kocaeli İl Sağlık Müdürlüğü'nden konuyla ilgili yapılan açıklamada, gündeme gelen olayla ilgili soruşturmanın başlatıldığı belirtildi.

(Murat Kanber - Mustafa Taşören/İHA)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title