Suriyeli Kadınların Barış Çabaları İngiliz Parlamentosu'nda
Birleşik Krallık Suriye Dayanışma Hareketi, İngiliz parlamentosundaki Portcullis House'da, Suriye krizine çözüm arayışları ve krize yönelik yürütülen barış çabalarına kadınların katılımı ile katkılarının tartışıldığı bir etkinlik düzenledi.
Birleşik Krallık Suriye Dayanışma Hareketi, İngiliz parlamentosundaki Portcullis House'da, Suriye krizine çözüm arayışları ve krize yönelik yürütülen barış çabalarına kadınların katılımı ile katkılarının tartışıldığı bir etkinlik düzenledi.
Birleşik Krallık'taki ayrılıkçı İskoç Ulusal Partisi'nin (SNP) ilk Müslüman kadın milletvekili Tasmina Ahmed Sheikh'in ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya, ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin milletvekili Ruth Cadbury, Suriyeli insan hakları avukatı ve WILPF Özgürlük ve Barış için Uluslararası Kadınlar Birliği'nin Kriz Müdahale Programı Müdürü Laila Alodaat, Suriye merkezli olan ve şiddet karşıtı çalışmalar yürüten "Badael" isimli STK'nın araştırmacısı ve insan hakları savunucusu Raheb Alwany, İngiltere'deki çeşitli sivil toplum örgütlerinin çalışanları, kadın hakları aktivistleri ve üniversite öğrencileri katıldı.
Suriye krizinin üstesinden gelme ve bölgede barışın tesis edilmesine yönelik, Suriye'de kadınların önderliğindeki taban örgütlerin katkılarına odaklanılan toplantıda, uluslararası topluma, Suriyeli kadınların bu yöndeki çabalarının desteklenmesi için çağrıda bulunuldu.
Toplantıya başkanlık eden İskoç milletvekili Sheikh, etkinliğin başlangıcında yaptığı konuşmada, barışın inşasında kadınların önemli bir rol oynadığını dile getirdi.
Birkaç ay önce Gaziantep'deki sığınmacı kampını ziyaret ettiğini belirten Sheikh, burada da kadınların sivil toplumdaki kritik pozisyonunu gördüğünü söyledi. Sheikh, "Suriye'deki savaşa yönelik giderek sürekli artan askerileşme, Suriye'deki kadınların katkılarının ve seslerini yalnızlaştırıyor" dedi.
"Müzakerelere katılımları engelleniyor"
Etkinlikte söz alan Suriyeli insan hakları avukatı ve WILPF yetkilisi Laila Alodaat da Suriye'deki savaşın bölgedeki kadınlar üzerinde çeşitli etkileri olduğunu vurgulayarak, özellikle rejim güçlerinin saldırılarında sağlık merkezlerinin hedef almasının birçok kadının ölümüne sebep olduğunu ve bunun yeteri kadar dikkati çekmediğini söyledi.
Alodaat, "Kadınlar, sağlık merkezlerine ulaşamadığından evde doğum yaparken hayatını kaybediyor. Cinsel şiddet de zulmün bir parçası Bunlar Suriye'de sık yaşanıyor. Bu durum hükümetler ve basın tarafından yeteri kadar görülmüyor" ifadelerini kullandı.
Alodaat, Suriye'deki krize ilişkin yürütülen siyasi çözüm çabalarında, özellikle barış görüşmeleri hususunda kadınların eksikliğinin ciddi ve negatif etkileri olacağını vurgulayarak şöyle konuştu:
"Kadınlar, Suriye'nin geleceğine ilişkin müzakerelerden dışarıda tutulduğu sürece Suriye'de barış inşa edilemeyecek. Suriye'de kadınların liderliğindeki örgütler, halk tabanında barışın inşası için çok çaba gösteriyor. Bu tabana giriş imkanları var, kendi toplumları. Ancak Suriye'de iç savaşın diplomatik yollardan çözümü için yürütülen müzakerelere katılımları engelleniyor. Cenevre'den itibaren, geçen hafta Riyad'a kadar bu toplantılara katılımı denediler. Masada kadınların tecrübesinden faydalanılmalı. Kadınlar, karar aşamasının dışında tutuluyorlar, katılımlarına izin verilmiyor."
Bu çerçevede uluslararası topluma çağrıda bulunan Alodaat, çözüm arayışında ilk olarak, Suriye'de uzun dönemli ve istikrarlı bir barışın inşasına odaklanılması gerektiğini dile getirdi.
Alodaat ayrıca, uluslararası toplumun, kadınların aktif ve etkili bir şekilde müzakerelere katıldığından emin olması gerektiğini kaydederek, "Masada daha fazla kadın değil, rolü olan kadın bulunması gerekli. Tabandaki örgütlenmeler desteklensin. Barışın yatırıldığı masaya tecrübelerini kazandırmaya çalışan kadınlar desteklensin" ifadelerini kullandı.