Haberler

Suriye'nin Geleceğine Teknik İnsan Yetiştiriyoruz"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Başkan Yardımcısı Sayit Yusuf, 20 bin Suriyeli üniversite öğrencisine burs sağladıklarını söyledi.

YETER ERDİNE - Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Başkan Yardımcısı Sayit Yusuf, 20 bin Suriyeli üniversite öğrencisine burs sağladıklarını söyledi.

Yusuf, AA muhabirine yaptığı açıklamada, burs verdikleri Suriyeli öğrencilerden yaklaşık 4 bin 500'ünün tam burslu olduğunu belirterek, "Biz Suriye'nin geleceğine teknik insan yetiştiriyoruz. Yıkılan Suriye'nin yeniden tamirine Türkiye'deki birikimleriyle katkı verecekler ama bunlar Türkçeyi de öğrenmiş, Türkiye'nin dostları olarak orada gidip çalışacaklar." dedi.

Sayit Yusuf, 2013 yılından bu yana Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ve AB'nin desteğiyle yürüttükleri "Suriyeliler İçin İleri Düzey Türkçe Eğitimi" projesinin, üniversite çağına gelmiş ve Türkiye'de üniversitelere yerleşecek gençlere yönelik bir program olduğunu hatırlatarak şöyle devam etti:

"Suriyeli gençler arasından uygun olanlarını Türkiye'deki üniversitelere yerleştiriyoruz. YTB olarak 20 bin Suriyeli üniversite öğrencisini burslandırmış bulunuyoruz. Bunun aşağı yukarı 4 bin 500'ü Türkiye bursları kapsamında tam burslu. Herhangi bir ülkeden getirilen Türkiye burslusunun yararlandığı imkanlardan yararlanıyorlar. Bunların harçları karşılanıyor, yurdu karşılanıyor. Üzerine bir de harçlık veriliyor. 4 bin 500'ün dışında, geriye kalanların da harçları karşılanıyor."

"İnşallah Suriye huzura kavuşacak, barış sağlanacak"

Yusuf, Suriye'deki sorunların sona ermesini temenni ettiklerini dile getirerek, "İnşallah Suriye huzura kavuşacak, barış sağlanacak. Bu gençleri, memleketlerinden uzak kalmanın, bu kıyımın, bu kavganın psikolojik mağduru olan bu çocukları, hem terapi etmiş hem geleceğe hazırlamış olacağız. Yani biz Suriye'nin geleceğine teknik insan yetiştiriyoruz. Bunları biz Türkiye için değil, Suriye için yetiştiriyoruz. Yıkılan Suriye'nin yeniden tamirine Türkiye'deki birikimleriyle katkı verecekler ama bunlar Türkçeyi de öğrenmiş, Türkiye'nin dostları olarak orada gidip çalışacaklar." diye konuştu.

Birinci hedeflerinin, Suriye'nin geleceğini inşa edecek gençler yetiştirmek olduğunu vurgulayan Yusuf, "Bunlar bizim kardeşimiz, komşumuz. Onların Türkiye'de akrabaları var. Biz insanları alırken dişine, saçına, kaşına, yaşına bakmıyoruz, cinsiyetine, boyuna posuna, sağlığına bakmıyoruz. Her kim muhtaçsa biz onlara elimizi uzatıyoruz." ifadelerini kullandı.

Bunu sadece Suriyeliler için yapmadıklarına dikkati çeken Yusuf, "Biz Arakan'da da bunu yapıyoruz. Dünyanın neresinde bir gariban varsa ki bunun Müslüman olup olmaması da çok önemli değil, nerede bir muhtaç varsa, bir mazlum varsa biz imkanlarımız ölçüsünde oraya ulaşmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla batı ülkelerinin ne yaptığı, ne beklediği, sığınmacıları ülkelerine alırken nasıl bir seçim yaptığı bizi ilgilendirmiyor. Bizim insaniyetimiz bizi ilgilendiriyor. Biz burada karşılıksız, yardıma muhtaç, evinden barkından olmuş insanlara el uzatıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

"Her yıl 170 ülkeden 5 bin 500 öğrenciyi burslandırıyoruz"

Yusuf, YTB'nin üç ana faaliyet alanı bulunduğunu ifade ederek, "Birincisi Türkiye'nin yurt dışındaki vatandaşları. Yani bizim diasporamız. Büyük bir çoğunluğu Avrupa'da yaşayan vatandaşlarımız ki 7 milyonun üzerinde. Bugün dünyanın dört bir tarafında vatandaşlarımız var. Bunların Türkiye ile aidiyet bağını korumak, dillerini, kültürlerini, kimliklerini korumak, bulundukları ülkelerde uyum problemleri yaşamalarına engel olmak ve onların haklarını oralarda da korumak adına çeşitli faaliyetlerimiz var." dedi.

Yusuf, şunları söyledi:

"Başkanlık olarak sosyal ve kültürel manada gönül coğrafyası olan Türk ve İslam coğrafyasıyla alakalı sosyal, kültürel faaliyetlerde bulunmak, oralardan gelen projeleri değerlendirmek gibi bir görevimiz de var. Bir üçüncüsü ki belki de en yoğun olanı, Türkiye bursları uluslararası öğrenciler dairemiz. O da her yıl dünyanın yaklaşık 170 ülkesinden 5 bin 500 civarında lisans ve yüksek lisans, doktora düzeyinde öğrenciyi burslandırarak Türkiye'de eğitimlerini sağlamakta. Bunların Türkiye'deki çeşitli üniversitelere yerleştirilmeleri ve burslandırılmalarını sağlıyoruz. Mezuniyet sonrası istihdam ve memleketlerindeki hizmet süreçlerini de takip ediyoruz."

"Türk diasporası sürekli mağdur oluyor"

"Bizim diasporamız, vatandaşlarımız, yaşadıkları ülkelerde hiçbir zaman sosyal, kültürel ve siyasi sorunlara vesile olmuyorlar" diyen Yusuf, şöyle devam eti:

"Sürekli mağdur oluyorlar. Belki başka ülkelerin, diasporalarından, ana ülkeyi taşımak, sırtlamak, onların uluslararası camiada savunucusu olmaları gibi bir beklentileri vardır ama biz daha çok onların mağdur durumda olmaları dolayısıyla, ana ülke Türkiye olarak, onlara destek oluyoruz. Normalde başka ülkelerin diasporaları, ana ülkelerini taşırlar. Bir Ermeni diasporasını düşünün. Ermenistan'dan büyüktür. Yunan diasporası keza, yine Yahudi diasporası öyle. Bizim diasporamız daha çok bu özellikte. Son dönemde yaşanan İslamofobi, ırkçılık, ayrımcılık mağdurlarına karşı biz de onlara hani bir nevi onların uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını hatırlatmak, savunmak, onları da muhataplarımıza hatırlatmak yönünde çeşitli faaliyetler yapıyoruz. Çeşitli paneller, toplantılar, çalıştaylar, insan hakları broşürleri gibi yollarla hem vatandaşımızı aydınlatıyoruz, hem de muhatap ülkelerin makamlarını bu konuda uyarıyoruz. İlgili ülkelerin kamuoylarına, bu konuda daha sağlıklı kaynaktan beslenmeleri için elimizden gelen desteği vermeye çalışıyoruz."

Yusuf, Türk diasporasının diğer diasporalardan farkını hayat anlayışına bağladığını dile getirerek, "Biz genellikle bulunduğumuz yerde fazlasını istemiyoruz. Hak etmediğimizi istemeyen, hatta hak ettiğimizi bile isterken mağrur olan bir toplumuz. O bizim karakterimizden geliyor. Dini sebeplerimiz, kültürümüz, töremiz... Biz ortalığa çıkıp çok bağırmayı, çağırmayı, çıngar çıkarmayı, bir bardak suda fırtınalar koparmayı seven bir millet değiliz. Biz savaş zamanında cevvaliz ama barış zamanında maalesef o kadar da atak değiliz." dedi.

Kaynak: AA / Güncel
İstanbul'da katliam: 4 kişiyi öldürüp intihar etti

4 kişiyi öldürüp canına kıydı! İntihar anı kamerada

İstanbul'daki aile katliamında yeni detaylar! Kız kardeşi ve eşini de ağır yaralamış

Katliamda her bir detay kan donduran cinsten! Tüm ailesini öldürmeyi kafasına koymuş

27 ilimizde eğitime kar engeli

27 ilimizde eğitime kar engeli

Antalya Havalimanı'na iniş yapan yolcu uçağında yangın

İçi yolcu dolu uçak, inişten sonra alev aldı

title