Suriye Krizinde Yeni Gelişmeler: Muhalefet Güçleniyor, Rejim Zorlanıyor
Ortadoğu Araştırmaları Merkezi tarafından düzenlenen panelde uzmanlar, Suriye'deki muhalefetin arttığını ve Esed rejiminin destekçileri olan Rusya ve İran'ın etkisinin azaldığını vurguladılar. Yeni taktiklerle muhalefetin Halep'ten Hama'ya ilerlediği belirtilirken, Türkiye'nin bu gelişmelerden olumlu etkilenebileceği ifade edildi.
Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) tarafından düzenlenen "Suriye krizinde yeni aşama: Sahadaki durum, stratejik etkiler ve Türkiye" konulu panelde uzmanlar, Suriye'de muhalefetin etkisinin arttığını ve Rusya ve İran'ın rejime desteğinin azaldığını vurguladı.
Panelde Suriyeli araştırmacı Ammar Farhud, Harmoon Center araştırmacısı Muhammed El Sukkeri ve ORSAM Levant Çalışmaları Koordinatörü Oytun Orhan konuşmacı olarak yer aldı.
Suriye'deki son günlerde yaşanan gelişmelerin güvenlik ve askeri boyutunu ele alan Suriyeli araştırmacı Farhud, Esed rejiminin top ve uçaklarla birçok kez saldırı düzenlediğini ve bu saldırıların giderek şiddetlendiğini söyledi.
Farhud, Suriye'deki operasyonların rejim, İranlı muhalifler ve Rusya için "sürpriz", bölgedeki halkın güvenliğini sağlamak ve rejim tarafından uygulanan baskıyı azaltmak için "gerekli" olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Halep gibi bölgelerde rejim güçlerinin muhalif güçlere direniş gösteremediğini ve rejim için kritik bölgelerin ele geçirildiğini kaydeden Farhud, İran ve Rusya'nın, Ukrayna ve Lübnan'daki olaylara odaklandıkları için rejime daha az destek sağlayabildiğini belirtti.
Suriyeli araştırmacı Farhud, muhaliflerin Halep'ten başlayarak Hama'ya ilerlediği ve yeni taktikler geliştirdiğini aktararak Suriye rejiminin bu yeni taktiklere karşı koymakta zorlandığını dile getirdi. Farhud, Hama gibi kritik bölgelerin muhaliflerce kontrol edilmesinin, rejim üzerinde finansal ve psikolojik etkiler doğuracağına işaret etti.
Halep'in muhalif gruplarca kontrol edilmesinin, yerinden edilen Suriyelilerin bölgeye geri dönüşü için bir fırsat olduğuna vurgu yapan Farhud, "Rejimin askeri unsurları arasında korku ve muhaliflere katılım gibi durumlar artıyor." dedi.
Suriye'deki operasyonların politik boyutunu değerlendiren Harmoon Center araştırmacısı Sukkeri ise Esed rejiminin hiçbir zaman yönetimi paylaşmaya ya da siyasi bir çözüme açık olmadığını ifade etti.
Muhalif grupların 2019'dan itibaren bilinçli ve organize şekilde hareket ettiğini hatırlatan Sukkeri, hem askeri hem sivil unsurları içeren muhalefetin, Suriye rejimine alternatif bir yönetim modeli sunmaya çalıştığını vurguladı.
Sukkeri, son operasyonların bölgedeki muhalif grupların artan güç ve etkilerini ortaya koyduğunu ifade etti.
Bölgedeki gelişmelerin Türkiye'ye etkisi
Suriye'deki gelişmelerin Türkiye'ye etkilerini değerlendiren ORSAM Levant Çalışmaları Koordinatörü Orhan, çok yakın bir zamana kadar Suriye'de normalleşme ve siyasi çözüm bulma hakkında konuşulduğunu ve 2021'den bu yana ise bölgede büyük bir operasyon olmadığını ifade etti.
Mevcut operasyonların başlatılmasının aynı zamanda siyasi çözümler için de bir başlangıç olduğunu söyleyen Orhan, askeri dengelerde yeni bir tablo ortaya çıktığını ve İran'ın özellikle Halep'teki etkisinin azaldığını değerlendirdi.
Orhan, Türkiye'nin Suriye'deki son operasyonlarda doğrudan taraf olmadığını ancak Suriye'de yaşanan gelişmelerin Türkiye için olumlu olabileceğini vurguladı.
Suriye'deki muhalefetin güçlendiğini ve bu yüzden rejimin artık siyasi çözüme daha açık olabileceğini kaydeden Orhan, Türkiye'nin dış politika alternatifinin de arttığını ve sahadaki gücün masadaki güce yansıdığını belirtti.