Suriye Kaosu, Quo Vadis?" Paneli
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden Prof. Dr. Muhittin Ataman, "Bana göre Birleşmiş Milletlerin (BM) bir işlevi, anlamı yoktur.
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden Prof. Dr. Muhittin Ataman, "Bana göre Birleşmiş Milletlerin (BM) bir işlevi, anlamı yoktur. 'Dünya 5'ten büyüktür' söylemi içi boş bir slogan değildir. BM gerçek manada işlevini kaybetmiş, batı dünyası açısından da anlamı kalmamıştır." dedi.
Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından düzenlenen "Suriye Kaosu, Quo Vadis?" panelinde konuşan Ataman, Birleşmiş Milletlerin (BM) Suriye'deki krize müdahil olmamasını eleştirdi.
BM'nin gerçek manada işlevini kaybettiğini, Batı dünyası açısından da anlamı kalmadığını iddia eden Ataman, şöyle konuştu:
"Zaten BM, batılı devletlerin gayri meşru icraatlarını meşrulaştırıcı aracıydı ama bugün o meşrulaştırıcı işlevini yerine getiremeyecek kadar gözardı edilebilecek bir BM var. Belki Portekizli eski siyasetçi António Guterres'in Genel Sekreter olmasıyla beraber durumu biraz kurtarır mı? Ben yine pesimistik bir noktada duruyorum, BM'nin en kısa sürede değişmesi gerekmektedir, gerekecektir diyorum. Bana göre Birleşmiş Milletlerin (BM) bir işlevi, anlamı yoktur. 'Dünya 5'ten büyüktür' söylemi içi boş bir slogan değildir."
Eski Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı ve Müzakere Yüksek Komitesi üyesi Halid Hoca ise "Arap Baharı-devrimi, Sykes-Picot Anlaşmasına bir tepkiydi. Mevcut despot rejimlere bir başkaldırıydı. Bugün yansıtılan fotoğraf maalesef tamamıyla farklı bir fotoğraf." dedi.
Gerek müzakere sürecinde gerek uluslararası kamuoyunda mevcut olan despot rejimlerin konuşulmamasından yakından Hoca, Arap devrimleri yerine DEAŞ, El Nusra ve terör konularının konuşulmasına tepki gösterdi.
Suriye devrimin başladığı zaman ABD'nin bilinçli olarak Suriye'yi Rusya'ya bıraktığını iddia eden Hoca, şunları kaydetti:
"Biz Suriye'de mücadele ederken şunu fark ettik, ABD bölgeden çekilme sinyali verirken aslında Rusya'yla en ince detayına kadar ayarlama, koordinasyon yaptığını gördük. Rusya Suriye'de PYD, Irak'ta ise Haşdi Şaabi'nin koordinasyonunu yapıyor ve bunu ABD'nin ona sunduğu imkanlarla yapıyor. ABD, krizin başından itibaren Özgür Suriye Ordusunu güçsüz bıraktı ve buna alternatif Demokratik Suriye Güçlerini oluşturdu. DEAŞ ile olan savaşta bu alternatif güce kredibilite veriliyor. Bu gücün siyasi ayağı da var. Daha önce Moskova'da açılmıştı şimdi ise Washington'da temsilcilik açmaya çalışıyorlar. Müzakere sürecini, sadece Suriyeli muhaliflerin oluşturduğu bir muhalefet değil, Demokratik Suriye Güçlerinin de içinde bulunduğu bir sürece dönüştürülmek isteniyor."
Türkiye'nin başlattığı Fırat Kalkanı Operasyonuna değinen Hoca, "El Bab operasyonu çok önemli. Halep'in kaderini değiştirecek bir savaş." dedi.
Hoca, muhaliflerle rejim arasında gerçekleştirilmek istenen müzakerelere değinerek, "Müzakere Yüksek Heyeti olarak bu şartlar altında herhangi bir müzakerenin söz konusu olmadığını dile getirdik. Sayın Staffan de Mistura'nın da dile getirdiği gibi şu şartların olması gerekiyor, şehirlerin üzerindeki kuşatmanın kaldırılması, tehcirin durdurulması gerekiyor. Şam şu an boşaltılıyor ve demografik denge değişiyor." şeklinde konuştu.