Sultan Abdülhamid'i Tanımayanlara Tanıtmak İstiyoruz"
Sultan Abdülhamid'in torunu Orhan Osmanoğlu, "Payitaht Abdülhamid" ile ilgili, "Biz, Sultan Abdülhamid'i sevmeyen, hain diyen, bugüne kadar tanımayan insanlara onu tanıtmak istiyoruz dizi içerisinde.
HİLAL UŞTUK - Sultan Abdülhamid'in torunu Orhan Osmanoğlu, "Payitaht Abdülhamid" ile ilgili, "Biz, Sultan Abdülhamid'i sevmeyen, hain diyen, bugüne kadar tanımayan insanlara onu tanıtmak istiyoruz dizi içerisinde." dedi.
TRT ekranlarında izleyiciyle buluşan ve Sultan Abdülhamid'in son 13 yılını ele alan "Payitaht Abdülhamid" dizisine danışmanlık yapan Osmanoğlu, danışmanlık teklifi geldiğinde, senaryonun ilk 3 bölümünü okuyup yanlış bir şey görmediğini ve teklifi kabul ettiğini söyledi.
Osmanoğlu, Sultan Abdülhamid'in çok önemli bir şahsiyet olduğunu kaydederek, "100-110 sene öncesi ve üzerinde çok konuşulan bir adam. Bir kütüphaneye gittiğiniz zaman inanın bana büyük dedemiz Fatih Sultan Mehmet'ten daha fazla kitap yazılmış Sultan Abdülhamid hakkında. Çok hassas bir tarih. İyi işlemek, insanlara çok iyi anlatmak lazım. Bir yandan da bu bir belgesel değil. Belgesel çekmiyoruz ama tarihi vakaları iyi anlatmak ve sevdirmek lazım." ifadelerini kullandı.
Aile büyükleri tarafından anlatılan gerçekleri senaristlere aktardığını dile getiren Osmanoğlu, sonraki bölümlerde de yanlış bilgiler olursa düzeltmek üzere dizide yer aldığını sözlerine ekledi.
Orhan Osmanoğlu, senaristlerle sık sık görüştüklerini ve Sultan Abdülhamid'in tespihinin renginden tespihi tutuşuna, kahve fincanından zikir sahnesine detayların üzerinde titizlikle durduklarını vurguladı.
"Fakir kardeşiniz bu işin takipçisi"
Daha önce yayımlanan Muhteşem Yüzyıl isimli diziye de dikkati çeken Osmanoğlu, şu bilgileri verdi:
"(Muhteşem Yüzyıl) Muhteşem Süleyman'ı, Kanuni'yi anlatan bir dizi değildi. İsimler doğruydu. Tarihten belki yüzde 10 kadar bir şey alınmış. Tamamen yanlıştı ama bu dizide böyle bir şey olmayacak inşallah. İnsanların bir merakı var ve çekiniyorlar. Diyorlar ki 'Acaba Muhteşem'e mi benzeyecek?' Böyle bir şey olamaz. Bir defa arkasında TRT var. TRT böyle bir şeye imza atmaz. Bugünkü TRT'yi diyorum. Arkasında iyi bir yapım, senarist ve oyuncu kadrosu var. Fakir kardeşiniz de bu işin takipçisi."
Osmanoğlu, aileden gelen yorumlara da değinerek, "Bizde demokrasi var. Aile içerisinde herkes fikrini beyan edebilir. İlk bölümde öz kardeşimden pek güzel tepki alamadım. Bir eleştiriyle hafif dokundu. Kadınların fazla gösterilmesine 'acaba böyle mi devam edecek' dedi ama daha birinci bölümdü. İkinci bölümde ise 'Acele davrandım. Beklediğim gibi çıkmaya başladı. Ben özür diliyorum. Aslında acele ettim.' diye beyanat verdi." diye konuştu.
Orhan Osmanoğlu, dizinin uzun yıllar sürmesini istediğini vurgulayarak, "Herkes iki bölümde Sultan Abdülhamid'le ilgili her şeyi görmek istiyor. Musul ne oldu? Filistin nerede? Bekleyin, acele etmeyin. Seyircilerimiz çok sabırsız. Biz çok güzel işleyeceğiz bunları." değerlendirmesinde bulundu.
"Tokat meselesi, dizide kurgulanmış, çok güzel bir sahnedir."
Diziye yöneltilen eleştirilere de dikkati çeken Osmanoğlu, İngiliz elçiye tokat atma sahnesine ilişkin şöyle konuştu:
"Sultan Abdülhamid çok kibar bir padişah. Karşısındaki insanı dinler ve çok siyasi bir cevap verir. Biz diziye biraz renk katalım dedik. Bu tokat meselesi gerçek değil ama dizide birebir tarihi işlemiyorsunuz. Reyting için demeyeceğim ama diziye bir renk katmak için. Dümdüz bir tarih çekmiyoruz. O zaman üç bölümlük bir belgesel çekelim ve kamuoyuna hediye edelim. Biz, Sultan Abdülhamid'i sevmeyen, hain diyen, bugüne kadar tanımayan insanlara onu tanıtmak istiyoruz dizi içerisinde. Tokat meselesi de dizide kurgulanmış, çok güzel bir sahnedir."
Osmanoğlu, kadınların başının açık olduğu yönündeki eleştirilerine ise, "Efendim kadınların başı nerede açık, sokakta mı? Mahalleye indiklerinde, at arabasına bindiklerinde, dışarıda mı açık? Sultanın, mahremin yanında açık. Diğer dizilerdeki gibi önleri açık gösterilmiyor yani mahremiyet içerisinde başları açık." ifadelerini kullandı.
Sultan Abdülhamid'i canlandıran oyuncunun kravat takmasının da eleştirildiğini dile getiren Osmanoğlu, gerçek yaşamda da Abdülhamid'in kravat taktığına dikkati çekerek, "Kızı Şadiye Sultan'ın ufak bir kitabı var. Kitabında arada sırada, çok olmamak şartıyla babasının kravat taktığını söyler. Kitaptan aldık. uydurmadık. Kravat taktı da gavur mu oldu padişah. Aksine güzel bir görüntüsü var. Seyircilerimiz acele etmesin. Sabırsızlar. Daha da güzel kıyafetlerle çıkacak inşallah." diye konuştu.
Orhan Osmanoğlu, bilinenin aksine Abdülhamid'in ailesiyle yemek yediğini söyleyerek, kızı Ayşe Sultan'ın kitabında bu bilginin yer aldığını, tüm tarihçilerin de söz konusu kitabı belge olarak kabul ettiğini kaydetti.
Sultan Abdülhamid'in büyük bir padişah olduğunu sözlerine ekleyen Osmanoğlu, "Seyirci ne yazık ki hayalinde Sultan Abdülhamid'i o kadar büyütmüş ki artık dokunulmaz, eleştiriyi bırakın ufak bir hatası bile olamaz diyor. Niye olamaz ya, o da bizim gibi bir insan. Hatası da olabilir." dedi.
Osmanoğlu, Şam'da yaşayan ve Osmanlı hanedanının en yaşlı üyesi Dündar amcasından aldığı mektuba değinerek, mektupta, "Canı gönülden yeğenimi destekliyorum. Allah razı olsun. Ben ilk defa dedemizi bu kadar güzel anlatan bir dizi izliyorum. Gözlerim yaşla doldu. Allah yolunuzu açık tutsun. Tebrik ederim. İlerleyen bölümlerde inşallah bu seviyede devam edersiniz." ifadelerinin yer aldığını aktardı.
Dizi, cuma akşamları TRT 1 ekranlarında izleyiciyle buluşuyor.