Sudan'daki Katliamlara Uluslararası Müdahale Çağrısı
Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, Sudan'da yaşanan etnik temizlik ve katliamlar için uluslararası kuruluşların harekete geçmesi gerektiğini belirtti. Bekin, BM İnsan Hakları Konseyi ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni mağdurlara yönelik hukuki destek sağlamaya çağırdı.
(TBMM) - Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, Sudan'da yaşanan olaylara ilişkin, "Darfur bölgesinde yaşanan katliamları yapan faillerin ortaya çıkarılması amacıyla BM İnsan Hakları Konseyi, Uluslararası Ceza mahkemesi ve ilgili kurumların harekete geçmesi, mağdurlar ve yakınları için hukuki ve insani desteğin sağlanması, tanık ve mağdurlara yönelik güvenlik ve koruma önlemlerinin sağlanması artık kaçınılmazdır" dedi.
Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Sudan'da devam eden iç savaşa ilişkin açıklamalarda bulundu. Bekin, şunları söyledi:
"Sudan'da soykırım ve etnik temizliğe hız veren paramiliter Hızlı Destek Güçleri, son günlerde kuşatma altında bulunan Kuzey Darfur eyaletinin başkenti El Faşir ve Kuzey Kordofan eyaletine bağlı Bara şehrinin büyük bölümlerini ele geçirdikten sonra sivillere yönelik toplu infazlar dahil korkunç vahşet ve katliamlar yapmakta oldukları Birleşmiş Milletler İnsan Hakları tarafından da teyit edilmiş durumdadır. Bu vahim katliamlar onarılması güç yaralar meydana getirmiştir.
İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından Birleşik Arap Emirlikleri'ne satılan sofistike silah ve mühimmatın Hızlı Destek Güçleri lideri Muhammed Hamdan Dagalo'ya tahsis edilmesi iç savaşın hızla tırmanmasına neden olmaktadır. Birleşik Arap Emirlikleri'nin askeri desteğini arkasına alan Hamedti ve ona bağlı Cancavid milisleri ve paramiliter güçlerin Darfur bölgesinde yoğunlaştırdıkları etnik temizlik barış umutlarını zayıflattığı gibi, barış ve istikrarın yeniden tesis edilmesini sağlayabilecek olan güven artırıcı önlemleri de zora sokmaktadır.
Sudan'ı yıllardan beri içinden çıkılmaz bir iç savaş döngüsüne sokan bu vahim gidişat ne yazık ki, son günlerde soykırım ve katliamlarla güvensizliğin derinleşmesine, Sudan'ın daha da istikrarsızlaşmasına ve büyük insani krizin yaşanmasına neden olmaktadır. Uluslararası güçlerin Sudan'ın yer altı ve yer üstü zenginliklerinden pay alabilmek amacıyla iç çatışmalara taraf olmaları Sudan'daki krizin daha da yayılmasına ve içinden çıkılmaz bir hal almasına sebep olmaktadır. İki yılı aşkın süreden beri devam etmekte olan iç savaşa karşı uluslararası toplumun duyarsızlığı iç çatışmaların farklı bir boyut almasına neden olmaktadır.
ABD ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin Hızlı Destek Güçlerine silah sevkiyatına göz yumarak bir bakıma Gazze'de İsrail ile birlikte Filistinlilere yönelik vahşette oynadığı rolün bir benzerini Sudan'da cereyan etmekte olan etnik temizlikte ortaya koymaktadır. Sudan'da Hızlı Destek Güçleri vasıtasıyla devam etmekte olan katliamlara karşı sessiz kalan ve üstü örtük destek olan küresel güçler, ekonomik kazanımlarını önceleyerek Sudan'ın toprak bütünlüğü, egemenliği ve istikrarını hedef alan paramiliter güçlerin insan hakları ihlallerini görmezden gelmeye devam etmektedirler.
Bu gelişmeler karşısında, Darfur bölgesinde yaşanan katliamları yapan faillerin ortaya çıkarılması amacıyla BM İnsan Hakları Konseyi, Uluslararası Ceza mahkemesi ve ilgili kurumların harekete geçmesi, mağdurlar ve yakınları için hukuki ve insani desteğin sağlanması, tanık ve mağdurlara yönelik güvenlik ve koruma önlemlerinin sağlanması artık kaçınılmazdır."














