Haberler
İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail-Lübnan ateşkesi için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

SUBÜ'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü programı

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

SUBÜ'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle kadın akademisyen ve idari personelleri YÖK Yürütme Kurulu ve korona virüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeliha Koçak Tufan ile bir araya getiren bir program düzenlendi.

SUBÜ'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle kadın akademisyen ve idari personelleri YÖK Yürütme Kurulu ve korona virüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeliha Koçak Tufan ile bir araya getiren bir program düzenlendi. Programın açılışında konuşan Rektör Sarıbıyık çalışanların kadınlar gününü kutlarken, Tufan ise başarılı kadın figürünün hikayesinin tek olmadığına dikkat çekti.

Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi'nde (SUBÜ), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle üniversitede çalışan kadın akademisyen ve idari personelleri online uygulama üzerinden bir araya getiren bir program gerçekleştirildi. Programa Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Yürütme Kurulu Üyesi ve Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeliha Koçak Tufan konuşmacı olarak katıldı. 'Kadın, Aile ve Akademisyenlik' başlıklı bir sunum yapan Tufan, kadınlara ilişkin rakamlar üzerinden yapılan değerlendirmelere atıfta bulunarak; kadınların rakamlardan ibaret olmadığını ve hepsinin farklı arka planlara sahip olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık ise programın açılışında gerçekleştirdiği konuşmayla tüm personellerin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü tebrik etti.

Bir güne sıkıştırılamaz

Kadınların bir güne sıkıştırılamayacak kadar kıymetli olduklarını belirten SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, "Daha dünyaya gelmeden önce kadın-erkek fark etmeksizin tüm insanlar kadınların koruması altında oluyor. Gözümüzü ilk açtığımız andan itibaren ise kadınların hayatımızın her alanında yeri doldurulamaz katkılarına tanık oluyoruz. Ailede olduğu gibi toplumun ve kurumların şekillendirilmesinde de çok önemli roller üstleniyorlar. Kadın çalışanlarımız üniversitemizde de aile ortamı ile huzurun oluşmasına katkılar sağlıyor. 'Benim annem hem doktor, hem öğretmen, hem mühendis, hem aşçı, hem pastacı, hem dondurmacı, hem de ayakkabı bağlayıcı' diye giden ve beni duygulandıran bir Anneler Günü reklamı vardı. Benim annem de işte tam bu tanıma uyuyordu. İnsan dediğimiz varlığın yarısını erkek oluşturuyorsa, diğer yarısını da kadın oluşturuyor. Bunlardan birisini resmin gerisinde bırakmak, insanlığı eksik bırakmak demektir. Kadın ve erkeği ailede 'eşitler' değil 'eşler' olarak görmek gerek. Bir çift ayakkabı da eşit değil eştir. Birbirinden farkları yoktur. Ancak sağ ayakkabıyı sol ayağımıza giydiğimizde hem ayağımıza hem ayakkabıya eziyet etmiş oluruz. Bu düşüncelerin yanı sıra üniversitemizde kadınlara yönelik araştırmaların yapılacağı bir merkezi kurmaya yönelik çalışmalarımızın başladığı bilgisini de sizlerle paylaşmak istiyorum" dedi.

Nobel Ödülü'ne eşdeğer başarılar

Rektör Sarıbıyık'ı tüm katılımcıların kadın olduğu bir programda konuşma yapma cesaretinden dolayı tebrik ederek sözlerine başlayan YÖK Yürütme Kurulu ve korona virüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeliha Koçak Tufan, "Her yerde yüzde 50'yi sağlamalı mıyız? Olay katılım eşitliği mi yoksa bir yerlere girişte sağlanan kolaylık mı? soruları etrafından düşünmemiz gerekiyor. Esasında baktığımızda her alanda yüzde 100 hem erkekler hem kadınlar için dengeyi sağlamak mümkün değil. Her yerde yüzde 50'lik eşit dağılım olmaz. Çiçekler de farklı farklı güzelliktedir ama hepsinin yaşama ve yetişme koşulu, yerleri farklıdır. Esas farkındalık kadınlara kendi potansiyelini ortaya çıkaracak fırsatın verilmesidir. Bu anlamda tabuların olup olmadığıdır. Bunu yaparken sosyo-kültürel ekosisteme uygun düzenlemeler yapılması gerekir. Çünkü bazı şeylerin ters tepme durumu olabiliyor. Her yerin problemi kendine özgü. Bazı yerlerde hayatta kalmayı başarabilmek bile Nobel Ödülü'ne eşdeğer ve bunu en iyi şekilde başaran kadınlar var. Yani tek bir doğru söz konusu değil. Herhangi bir yerdeki kadının da diğerine bir üstünlüğü yok. Başarılı kadın figürünün hikayesi tek değil. Toplumun şekillenmesine farklı şekillerde katkı sunan kadınlar var ve hepsi çok değerli. Kadınların diğer coğrafyalarda nelerle karşılaştıklarına yönelik zorluklar da dile getirilmeli. Ayrıca kadınların hayatla başa çıkabilme modellerini kurgulayacak ve akademik çalışmaların yapılabileceği bir araştırma merkezinin kurgulanmasını önemsiyorum" diye konuştu. - SAKARYA

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title