Stk'lardan "Cephanelik Çıkan" Sözde Derneğe Tepki
Bazı sivil toplum kuruluşlarının (STK) temsilcileri, Şırnak'ın Silopi ilçesinde sözde "kültür ve sanat derneği" adı altında terör faaliyetlerinde bulunulması ve mühimmat depolanmasına tepki gösterdi.
Bazı sivil toplum kuruluşlarının (STK) temsilcileri, Şırnak'ın Silopi ilçesinde sözde "kültür ve sanat derneği" adı altında terör faaliyetlerinde bulunulması ve mühimmat depolanmasına tepki gösterdi.
Uluslararası Stratejik Tahlil ve Araştırmalar Derneği (USTAD) Başkanı Ahmet Akgül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgede savaş eylemi ile barış söyleminin aynı elden yürütülmesinin tam bir komedya olduğunu söyledi.
Barış, demokrasi ve özgürlük sözcüklerinin anlamını iyice yitirdiği süreçten geçildiğini belirten Akgül, "sanat" adı altında toplumsal mühendislik yapıldığı ve misyonerlik faaliyetleri yürütüldüğüne dair haberlerin yeni olmadığına dikkati çekti.
Akgül, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Öteden beri İzmir, Diyarbakır gibi hassas illerde 'sanat merkezleri' adı altında gençleri müzik, resim gibi faaliyetlerle cezbettikten sonra misyonerlik yapıldığını biliyoruz. Gençlerin önce dinsizleştirilip bir bakıma nadasa alındığı ve ardından oluşan din boşluğunu değerlendirip Hristiyanlıkla tanışmalarını sağladıklarını hep duyuyoruz. Silopi'de içler açısı başka bir durumla karşı karşıyayız. Sanatın asla bir araya gelmemesi gereken kaos ve savaş eylemiyle bir araya getirilmesi kadar vahim bir durum olamaz. 'Sözün bittiği an' diyorum sadece."
"İnsanlık açısından çok vahim"
Eğitim-Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş de bu tür faaliyetlerin insanlığa zarar verdiğini anlattı.
"Kültür ve sanat faaliyetleri' adı altında faaliyet yürüten bir derneğin içinde halkın can ve malına kastedici bombaların bulunması insanlık açısından çok vahim bir durum" diyen Memiş, bu tür sivil toplum kuruluşlarının hendek ve barikat siyasetinin karşısında olması gerektiğini vurguladı.
Memiş, durum böyleyken halkın canına ve malına kasteden, kendi ırkına her türlü zulmü yapan örgütün yanında yer alarak, o bombaları örgütsel anlamda kullanmalarının kabul edilemeyeceğini belirtti.
Yasa dışı faaliyetlerde bulunan derneklerin, dış mihrakların oyununa gelmeden asıl vazifelerine dönmelerini beklediklerini kaydeden Memiş, "Halkın canına ve malına kasteden bu tür bombaları kimler bulundurursa bulundursun lanetliyoruz" ifadesini kullandı.
"PKK için herhangi bir sınır ve kutsal yoktur"
Cihannüma Derneği Siirt Temsilcisi Fatih Sevgili de terör örgütü PKK için herhangi bir sınır ve kutsalın söz konusu olmadığını söyledi.
Belediyenin araçları ile devlete karşı hendek kazan, halkın şehir emini seçtiği belediye başkanı ve meclis üyelerine halkın canına mal olan silah ve bombaları taşıtan hatta inşa ettiği mezarları cephanelik olarak kullanan yapının, bir STK binasını cephanelik yapmasını "gayet olağan" diye nitelelendiren Sevgili, "Camileri, kütüphaneleri, okul ve hastaneleri ateşe veren bir yapının yapmayacağı ve yapamayacağı tek şey, iyilik ve merhamettir" değerlendirmesinde bulundu.
- "Kaygı verici"
Şırnak Nuh Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Nurettin Tatar da birer STK olan derneklerin sivil inisiyatiften çok, toplumun yararına faaliyetlerde bulunması gerektiğine değindi.
Savaş konsepti malzemelerin bir dernekte tutulmasını kaygı verici bulduklarını aktaran Tatar, şunları dile getirdi:
"Devletin bir an önce derneklere de bir otokontrol mekanizması geliştirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Amacına uygun çalışıp çalışmadığını kontrol etmesi lazımdır. Devlet iyi niyetinden böyle kontrol yapmadığı için böyle üzücü manzaralarla karşılaşıyoruz. Umarız bu son olur. Devletin de bundan sonra gerekeni yapması elzemdir."
Dernek binasında İncil de bulunmuştu
Silopi'de operasyonlarını sürdüren güvenlik güçleri, kültür ve sanat faaliyetleri yürüten Cudi Derneği (Cudi-Der) temsilciğine ait binada 8 Ocak'ta arama yapmıştı.
Başak Mahallesi'ndeki binada yapılan aramalarda çok sayıda el yapımı patlayıcı, gaz maskesi, mühimmat, patlayıcı yapımında kullanılan malzemeler ile örgütsel dokümanlar bulunmuştu.
Duvardaki ders programında ise "özel savaş", "öz savunma", "alan tartışmaları", "demokratik ulusun boyutları" ve "mücadele tarihi" dersleri verildiği görülmüştü. Teröristlerin karargah gibi kullandığı ve mutfağına bol miktarda gıda malzemesi yerleştirdiği binada İncil bulunması da dikkati çekmişti.
Patlayıcılar güvenlik güçlerince alınarak, açık alanda kontrollü şekilde imha edilmişti.