SpaceX'in Starship hamlesi: Geleceğin uzay yolculuğuna doğru
Eski NASA astrofizikçisi Dr. Umut Yıldız, SpaceX'in uzaya fırlattığı Starship roketinin özelliklerini ve bu fırlatmanın ilerleyen dönem için ne ifade ettiğini AA Analiz için kaleme aldı.
Eski NASA astrofizikçisi Dr. Umut Yıldız, SpaceX'in uzaya fırlattığı Starship roketinin özelliklerini ve bu fırlatmanın ilerleyen dönem için ne ifade ettiğini AA Analiz için kaleme aldı.
***
SpaceX, Mars'a insan göndermek ve uzayda sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek amacıyla geliştirdiği Starship roketinin beşinci test uçuşunu 13 Ekim 2024'te başarıyla gerçekleştirdi. Teksas'ın güneyindeki Boca Chica kasabasındaki Starbase üssünden yerel saatle sabah 07.25'te fırlatılan 122 metre uzunluğundaki Starship, bugüne kadar geliştirilen en büyük ve en güçlü roket olma yolunda ilerliyor.
SpaceX'in sahibi Elon Musk bizlere bu vizyonu 2016'da Meksika'da yapılan Uluslararası Astronotik Kongresi'nde açıklamıştı ve bu vizyonun dünyayı değiştireceğini söylemişti. Musk, o gün büyük bir açıklama yapacağını söylemişti ve bizleri heyecanla ondan gelecek haber için ekranlara kilitlemişti. Nihayet Musk'ın o gün açıkladığı çoğu şey, bugün teker teker gerçekleşiyor. Ancak plan henüz tamamlanmadı. Eminim ki hala çok sayıda teknolojik meydan okumayla karşı karşıyalar, ancak hedefe az kaldığını düşünüyorum. Neye az kaldı derseniz, Starship bittikten sonra emin olabilirsiniz ki "Dünya" ya da "uzay" artık eskisi gibi olmayacak.
Fırlatma ve elde edilen başarılar
13 Ekim'de gerçekleşen beşinci test fırlatmasının en dikkati çeken kısmı, Starship'in ilk aşama iticisi olan Super Heavy roketinin, fırlatma kulesindeki "Mechazilla" adlı metal kollarla havada yakalanmasıydı. Yerden yaklaşık 70 metre yükseklikte yer alan bu kollar, Super Heavy'yi güvenli bir şekilde indirerek uzay uçuşları tarihinde bir ilke imza attı. Kalkıştan yalnızca 7 dakika sonra gerçekleştirilen bu yakalama, yeniden kullanılabilir roket teknolojisi için çığır açıcı yeni bir çağın başlangıcı sayılabilir.
Roketlerin uzaya fırlatılırken gideceği yere göre genelde 3 katmanı vardır. En tepede roketin toplam boyutuyla karşılaştırdığımızda küçük kalan kat esas uzaya götürmek istenilen yükü (payload) barındırır. Geri kalan altta genelde 2 kat vardır. En alttaki yani en uzun olan kat, roketi yerden kaldırmak ve uzaya ulaştırmak için kullanılır. Dolayısıyla en çok yakıt burada kullanılır. SpaceX, Falcon 9 roketindeki bu katı her seferinde geri döndürmeyi başarıyor.
Uzaya ulaştıktan sonra da ikinci kat roketle yük hedeflenen yörüngeye taşınır. İkinci kat roket çok yükseldiği için bunu Dünya'ya geri getirmek aşırı maliyetlidir. Elon Musk bu ikinci katın da geri getirilmesi için bir çalışma yaptırdı ancak maliyet aşırı arttığı için bundan vazgeçti. Şimdi ise Starship devri başlıyor. Üç kat yerine altta "Super Heavy" iticisi ve üstte de "Starship" yük taşıyan roket olmak üzere 2 kat tamamen defalarca yeniden kullanılabilir halde olacak.
Bu yenilikçi yaklaşım, SpaceX'in maliyetleri düşürmek ve uzaya daha sık uçuş gerçekleştirmek için geliştirdiği teknolojilerin ne kadar ilerlediğini gösteriyor. Tamamen yeniden kullanılabilir roketler uzay yolculuklarının aynı uçak yolculukları gibi hem çevresel hem de ekonomik maliyetlerini düşürecek. Bu durum, uzay endüstrisinde devrim yaratacak.
Starship henüz tamamlanmadığı için yıllardır testler yapılmaya devam ediyor. İlk denemede fırlatma rampası parçalandı. İkinci deneme nispeten daha iyi olsa da roket havada infilak etti. Üçüncü denemede roket başarıyla atmosferden çıktı. Dördüncü denemede roketin çıktığı atmosferden Dünya'ya geri dönüşünü ve sürtünmeden oluşturduğu plazmayı görebildik. Nihayet beşinci test başarıyla gerçekleşti.
Roketin ilk katı, SpaceX'in merkezindeki fırlatıldığı yerde kollar tarafından başarıyla tutulurken Starship'in ikinci katı olan 50 metre uzunluğundaki üst bölümü uzaya gitti ve 65 dakikalık bir uçuşun ardından Hint Okyanusu'na kontrollü bir şekilde iniş yaptı. Bu iniş, motorların kısa süreli çalıştırılması ve ardından geminin okyanusta patlatılmasıyla tamamlandı. Bu, mühendislerin hem iniş dinamiklerini test etmeleri hem de daha güvenli inişlerin nasıl yapılabileceği konusunda veriler elde etmeleri açısından önemliydi.
SpaceX'in hedefleri
Starship projesi, SpaceX'in kurucusu Elon Musk'ın uzun vadeli vizyonunun önemli bir parçasını oluşturuyor. Musk uzun vadede Mars'a insan göndermeyi ve orada sürdürülebilir bir koloni kurmayı hedefliyor ve Dünya'nın geleceği için bir "yedek gezegen" oluşturmanın insanlık için hayati olduğuna inanıyor. Musk'ın açıklamasına göre roket 2026'da ilk Mars testini yapacak. Mars'a araç göndermek için Dünya ile Mars yakınlaşmasını beklemek gerekiyor. Bu sebeple, Musk her şey yolunda giderse bundan sonra her 26 ayda bir Mars'a bir şeyler yollamayı düşünüyor.
Uzayı erişilebilir kılmak için en başından beri Mars kadar büyük bir planın hedefte olması önemliydi. Bu yüzden Starship'in tasarımı, büyük kargo kapasitesine sahip, uzun yolculuklara dayanıklı, yeniden kullanılabilir ve düşük maliyetli bir sistem sunmak üzere geliştirildi. Starship'in ilk etapta Mars'a gitmese bile Dünya yörüngesine 100 kişi veya 100-150 ton taşıyabilecek kapasitede olması planlanıyor. Dolayısıyla Starship, sadece Mars hedefi için değil aynı zamanda Ay'a insan göndermek, uzay turizmini yaygınlaştırmak ve Dünya yörüngesindeki görevleri desteklemek gibi daha kısa vadeli hedeflere de hizmet edecek. NASA'nın Artemis programı kapsamında Ay yüzeyine insan taşıma görevlerinde de Starship'in kullanılması kaçınılmaz olacak gibi duruyor.
Gelecek için ne ifade ediyor?
Starship testleri serisi, yalnızca SpaceX için değil, tüm uzay endüstrisi için bir dönüm noktası denebilir. Bugün itibarıyla onlarca yeni uzay şirketi kuruldu ve bu şirketler uzaya gönderilmek üzere yük tasarlayıp inşa ediyor. Ancak ortada uzaya roket gönderebilen çok az şirket olunca roketlerin uzaya gidebilmek için sıraya girdiğini söyleyebiliriz. Diyelim ki bugün bir uydu yaptınız ve SpaceX ile uzaya fırlatmak istiyorsunuz, en erken 2027'ye randevu alabilirsiniz. Yani yüksek talepten dolayı fırlatma roketlerinde yer kalmadı. Dolayısıyla bu döngüyü tek başına kırabilecek Starship roketi tam anlamıyla başarılı bir sistem haline gelince, uzay yolculuğu maliyetlerinde devasa bir düşüş gerçekleşecek. Starship, büyük kargo kapasitesi sayesinde düşük maliyetli uydu fırlatma hizmetleri sunacak, uzay turizmi yaygınlaşacak ve gelecekte uzay çöpleri temizleme gibi yeni sektörlerin de önü açılacak.
Starship ile SpaceX, yalnızca Mars'a insan taşımayı değil, aynı zamanda uzay yolculuğunu herkes için mümkün kılmayı da hedefliyor. Bu vizyon, insanlık tarihindeki en büyük sınır olan uzayı keşfetme yolunda önemli bir kilometre taşı olarak şimdiden anılmaya başlandı. Her zaman söylediğimiz gibi, uzaya bizler gibi sıradan insanların da gitmesine çok az kaldı. Kısacası, Starship ile Dünya yani uzay çok değişecek.
[Dr. Umut Yıldız, eski NASA astrofizikçisi, Plan-S Genel Müdür Yardımcısı, ODTÜ Öğretim Üyesidir.]
Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve Anadolu Ajansının editoryal politikasını yansıtmayabilir.