Haberler

Soylu: "16 Nisan'da Öyle Bir Güzel Cevap Verin Ki Fetö'de, PKK'da, Kılıçdaroğlu'da Ağzının Payını...

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Pazar Belediyesindeki salonda vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım'ın selamını iletti.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Pazar Belediyesindeki salonda vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım'ın selamını iletti.

Türkiye'nin önemli bir dönemin arifesinde olduğunu vurgulayan Soylu, "Hep birlikte bir karar vereceğiz ama anlıyorum ki Pazar bu salondaki coşkusuyla, heyecanıyla, sıcaklığıyla, samimiyetiyle 16 Nisan gelmeden önce kararını vermiş durumda.' ifadesini kullandı.

Soylu, bir vatandaşın "15 Temmuz'un bekçisiyiz, 16 Nisan'ın evetçisiyiz" söylemi ile sözünü kesmesi üzerine ise "harika" yanıtını verdi.

Bu memleketin çok karar verdiğini dile getiren Soylu, "Yerel seçimler oldu, genel seçimler oldu, referandumlar oldu, sürekli karar verdi, sürekli yeni bir siyasal kararın içerisinde oldu ama bilmenizi istiyorum ki 16 Nisan'da verilecek karar ülkemiz için, milletimiz için, gelecek nesillerimiz için, bu toprağın yarınlara özgür, hür ve bağımsız gidebilmesi için çok önemli bir karardır." diye konuştu.

Soylu, Cumhuriyetin iki temel ilke üzerinden kurulduğuna işaret ederek, "Birisi tam bağımsızlık, ötekisi ise egemenlik kayıtsız şartsız milletindir sözü. Biz Allah'a şükürler olsun ki yüz yıldır bu iki temel ilkeye ulaşmak isteyen Cumhuriyetimizin ve Türkiye'mizin en güçlü zamanındayız. Buna en yakın olduğu zaman dilimindeyiz. Bizi çeşitli meselelerle hep zayıf düşürmek istediler. Bunu yaparken de bir kurgu, bir senaryoyu oluşturdular." dedi.

Soylu, tarihten bugüne yaşanan süreçler hakkında da bilgilendirmede bulunarak, bugüne kadar milletin çok acılar çektiğini söyledi.

"Bir gün terörizmle bizi terbiye etmeye çalıştılar" ifadesini kullanan Soylu, şöyle devam etti:

"Bir gün anarşizmle bizi terbiye etmeye çalıştılar. Bir gün anarşizmle bizi terbiye etmeye çalıştılar. Bir gün uluslararası sermaye 'patron biziz' diye bizi terbiye etmeye çalıştı. Bir gün ezanlarımızı kısarak bizi terbiye etmeye çalıştılar. Bir gün bizi mesleklerimiz üzerinden ayırarak terbiye etmeye çalıştılar. Bir gün etnik kökenler üzerinden bizi ayırarak, bir gün düşüncelerimiz, inançlarımız üzerinden bu güzel milleti ayırarak terbiye etmeye çalıştılar."

Soylu, yıllardan beri hep bu senaryonun işletildiğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kah 1960 darbesini yaptılar, kah 1971 muhtırasını yaptılar, kah 1980 darbesini yapıp, sağcı ile solcu çocukları birbirine düşürüp, ondan sonra bir annenin iki evladını birbirine pusu kurdurdular. Kah bu ülkede evet, 28 Şubat'ı yaptılar. İnsanların inançları, değerleri, gelenekleri, görenekleri, kültürleri üzerinden insanlarımızı, vatandaşlarımızı, milletimizi itibarsızlaştırmaya çalıştılar. Bir gün Özal'ı hedef aldılar, bir gün Erbakan'ı hedef aldılar, bir gün Demirel'i ailesinin üzerinden hedef aldılar. Bunlar o kadar kuralsız oynadılar ki darbe yaptıktan sonra başbakanın kasasını açtılar, ertesi gün o kasanın içerisine kadın iç çamaşırı koydular, onun fotoğrafını çektiler, gazetelerde yayınladılar ve bu ülkenin başbakanından sapkın çıkarmaya çalıştılar. Dediler ki bize 'İşte sizin itibar ettikleriniz bunlar.' Dediler ki bize 'Siz anlamazsınız, siz ülkeyi idare edemezsiniz, yönetemezsiniz, siz kuru kalabalıksınız, siz kara kalabalıklarsınız, siz düşüksünüz, siz bu ülkeyi idare edemezsiniz.' dediler. Bunu on yıllardır söylüyorlar. Buna rağmen millet, hiçbir zaman geri durmadı. Çok net söylüyorum, hiçbir zaman."

"Onlar darbeleriyle bizi korkutmaya çalıştılar." diyen Soylu, "Onlar yüzde 70 devalüasyon yapıp bir gecede bu ülkeyi yüzde 70 fakirleştirdiler, onlar bu ülkede çocuklarımızı sağcı, solcu diye birbirine düşürdüler. Bu milleti Alevi, Sünni diye birbirine düşürdüler, bu milleti Kürt Türk diye birbirine düşürüp, milletin geleceğini karanlığa doğru atmak istediler ama bu millet her seçim geldiğinde, her sandığa gittiğinde onlara şiddetle, silahla, zorlukla mukavele etmedi, reyle, oyla, demokrasiyle, sandıkla mukavele etti." değerlendirmesinde bulundu.

Soylu, 7 Haziran seçimlerini hatırlatarak, 7 Haziran seçimlerinden sonra hükümet kurulamamasından dolayı yaşanan sıkıntılara değindi.

"Ortadoğu Teknik Üniversitesinde kıymetli Cumhurbaşkanımız gitmişti de orada uzaya uydu fırlatılacaktı." ifadesini kullanan oylu, şunları söyledi:

"Şimdi biz güvenliğimizin önemli bir bölümünü o uydudan sağlıyoruz, biliyor musunuz? Bizim İçişleri Bakanlığımıza o kadar büyük katkısı var. Türkiye'nin güvenliğine, sınırlarına o kadar büyük katkısı var. Ne oldu peki oraya gitti, lastik yaktılar, protesto ettiler. Ertesi gün gazetelerde bizler bunu okuduk. Cumhurbaşkanı Ortadoğu teknik üniversitesinde protesto edildi. Oysa milletimiz, Türkiyemiz, milli anlayışımız ve milli güzümüz için orada fırlatılan uydudan hiç kimse bahsetmemişti. hep kursağımızda bıraktılar sevincimizi. 9 yapıp, bize 10 yaptırmamaya çalıştılar. hep geri döndürdüler. 28 şUBAT'TA, HER DARBEDE 10 yıl, 20 yıl tekrar geriye dönen bir Türkiye ve bunun maliyetini ödeyen bir büyük millet. Sabırla bekleyen bir büyük millet. "

HDP'nin 7 hazrindan sonraki tavrı ile ilgilide açıklamada bulunan soylu, "Cumhurbaşkanımızın talimatının açık ve nettir. başbakanımızın direktifleri açık ve nettir. Bakanlarımıızn bu konudaki çalışmaları açık ve de nettir ve herkes büyük bir gayreti ortaya koymaktadır. Güvenlik görevlilerimiz, askerimiz, polisimiz, jandarmamız, her biri herkes bir yeminin altına imza attı biz bu PKK terör örgütünün adını bir daha bu ülkede duymayacak şekilde silip ortadan kaldıracağız." diye konuştu.

Soylu, yargı ve parlamento ile ilgili de eleştirelere cevap vererek bilgilendirmede bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da eleştiren Soylu, "Bunları ben anlatacağıma Kılıçdaroğlu daha iyi anlatıyor. Gaf olsa iyi gafın da kendine göre bir açıklaması var bu memlekette. şimdi diyor ki aslında gizli evetçilerden.." şeklinde konuştu.

Milletin değerelerine saygı duyulması gerektiğine dikkati çeken Soylu, yeni sistemin uzlaşmacı bir sistem olduğunu da vurguladı.

Soylu, Milliyetçi hareket partisi ile ittifak kurduklarını da anlatarak, şunları kaydetti:

"Bir adım biz attık, bir adım onlar attılar. Teşekkür ediyoruz ki bir yerde uzlaştık ve milletimizin önüne bir anayasa getirdik. Bir sistem problemini kaldırabilmek için anayasa değişikliğini getirdik. Hani Kılıçdaroğlu'nun anlattığı var ya başbakan ayrı partiden cumhurbaşkanı ayrı partiden, kavga etmesinler bu ülke zaman kaybetmesin. bu ülkede hükümet kurulacak mı kurulmayacak mı kimse endişe etmesin, 5 yıl boyunca ruhsatı alan yoluna devam etsin diye bunu söyledik. peki ifade etmek istiyorum ki kılıçdaroğlu, kiminle ittifak kurdu. Bir taraftan PKK ile kurdu, bir taraftan da FETÖ ile kurdu değil mi? Bu nasıl genel başkan oldu. kasetle oldu.peki iki gün öce Trabzon'da konuşan deniz baykal, kasetle gitti değil mi? Peki kaseti kim yapmıştı? peki fetö ile niçin şimdi kol kola. bir ya korkuyor, ya diyetini ödüyor veya esirdir. bu kadar basit. Bu kadar çok, açık bir şekilde ortadaır. bu.

Soylu, şöyle devam etti:

"Şimdi söylüyorum, sabahta söyledim öğlende söyledim. sayın Baykal, bu kumpası sana kim kurduğunu merak ediyorsan, Kılıçdaroğlu ile kol kola gel içişleri bakanlığına biz sana bu kumpasın nasıl kurulduğunu, kimler tarafından kurulduğunu gösterelim. Gel bakalım, kol kola geleceksin ama. kılıçdaroğlu ile kol kola geleceksin. Sana nasıl bir kumpas kurulduğunu ve şimdi onun kimlerle beraber olduğunu, nasıl adım atıldığını orada kumpas kurulduğu zaman sen kendin çözeceksin zaten, kumpas orada sana kurulduğu zaman. şimdi bir şey daha söylemek istiyorum. paygamber efendimizi ağzına alıyor, bakın ve başka bir şey var. Güya bize bir büyük gücü göstererek, bir siyasi zaafiyeti ortaya çıkartmaya çalışacak. Adam ilk önce aynaya bakar. Zafiyet denince bir aynaya bakar.."

bir taraftan da PKK olduğunu işret eden Soylu, sözlerimi şöyle sürdürdü:

"Şimdi Kandil ne diyor. dİYOR Kİ EVET ÇIKARSA BİZ yandık. ben her gün, bu sabah en az 15 tane bununla ilgili rapor okudum. uçakta gelirken benim işim o içişleri bakanlığında kim ne yapıyor, ne söylüyor, Kandil ne söylüyor, terör örgütleri ne ortaya koymaya çalışıyor. Avrupa, dünya ne söylüyor. bir de başımıza hollanda ile Almanya çıktı. şu 16 nisan da onlara öyle bir güzel cevap verin ki Hollan'da da ağzının payını alsın, Almanya'da ağzının payını alsın, FETÖ'de ağzının payını alsın, PKK'da ağzının payını alsın, Kılıçdaroğlu da ağzının payını alsın. "

Soylu:
Kaynak: AA / Güncel
20 bin öğretmenin ataması yapıldı

Eğitim camiasına yeni öğretmenler katıldı

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar! Sanıkların tutukluluk halleri devam edecek

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar açıklandı

Belediyelere bağlı kreşler kapanabilir

Belediyelere bir kötü haber daha! Kreşlerin kapanması an meselesi

İşte terör örgütünün acımasızlığı! Küçük çocuk havan saldırısında bu hale geldi

Terör örgütünün acımasızlığının en net kanıtı! Küçük çocuk hain saldırıda bu hale geldi

title