"Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantıları"nın üçüncüsü yapıldı

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, artık altyapı belediyeciliğinin bittiğini belirterek, "Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemizde gelinen nokta önemli bir başarıdır. Artık sosyal belediyecilik yükselen bir değerdir." dedi.

Şahin, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanlığı ev sahipliğinde Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantıları"nın üçüncüsünün açılışında yaptığı konuşmada, TBB'nin bütün partilerin içinde olduğu, Cumhuriyetin en köklü kuruluşları arasında yer aldığını ifade etti.

Yerel yöneticiliğin önemine işaret eden Şahin, "Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, milletin duasına talibiz. Halka hizmet, Hakk'a hizmet anlayışı ile yolumuza devam ediyoruz. Dolayısıyla bu makam çok önemli, çünkü şehr'ül emin olmak. Şehr'ül emin o kadar önemli bir emaneti size veriyor ki bunun altından kalkmak için hep çok çalışmamız gerekiyor." diye konuştu.

Şahin, toplantıların bir amacının da yapılması ve yapılmaması gerekenleri istişare etmek ve "Dünya nereye gidiyor?" sorusunun cevabını aramak olduğunu dile getirerek, şu değerlendirmede bulundu:

"Dünya nereye gidiyor sorusunun cevabını aslında hepimiz görüyoruz. Bir yıl önce bize bir maske takıp, mikroskopla dahi görünmeyen bir virüse karşı bütün hayatın, dünyanın nasıl durduğunu anlatsalar, 'Acaba rüya mı görüyoruz, film mi seyrediyoruz, kabus mu görüyoruz?' diyeceğimiz şeyi yaşıyoruz ve dolayısıyla buradan çıkaracağımız çok önemli sonuçlar olacağını da biliyoruz. Yüce Mevlam Kur'an-ı Kerim'de 'Akletmez misin ya kulum?' diyor. 'Akletmez misin ya kulum?' sözünün gereğini bugün yapmak durumundayız ve benim inandığım bir şey var, bunların hepsi birer sonuç. Eğer biz insan, çevre, şehir, doğa dengesinde buradan çıkardığımız sonucun gereğini yaparsak dünyayı cennete dönüştürebiliriz."

Sosyal devlet olmanın önemine dikkati çeken Şahin, şunları kaydetti:

"DSÖ'nün yoğun bakım kapasitesinde kişi başına düşen oranda Türkiye'yi örnek olarak göstermesi bir tesadüf falan değil. Başarı da başarısızlık da tesadüf değil. Türkiye güçlü liderlikle, güçlü bilim kurulu altyapısı ve 20 yıldan beri insanı merkeze alan, 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.' anlayışıyla, kurduğu şehir hastaneleri ile sağlık altyapısıyla, daha da mühimi bunu ulaşılabilir kılmasıyla... Ben bakanken Avrupa'ya gittiğimde, benim ülkemde doğan her çocuk sigortalı doğuyor, 18 yaşına kadar da bütün sağlık imkanlarından ücretsiz istifade ediyor dediğimde yüzüme bakıyorlardı. Bu söylediğim ülkelerin milli geliri de bizim en az 10 katımız yüksekti. O kadar önemli ki bu. Çocuğu, insanı merkeze alan ve insanı yaşatma anlayışı ile sistemini ona göre kurgulamak."

"Bu emaneti korumamız ve geleceğe taşımamız gerekiyor"

Şahin, milletin güçlü dayanışma duygusuna sahip olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:

"Biz güçlü bir milletiz, iyi günde, kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta bir ve beraberiz. Bizim medeniyet kodlarımız bunu emrediyor. Ben, bizim şehrimizde 500 bin mülteci var diye Cenevre'de konuştuğumda yüzüme bakıyorlar. Cenevre'nin nüfusu kadar nüfus bir gecede şehrinize gelse ne yaparsınız, düşünür müsünüz diyorum, 'Düşünemeyiz başkanım.' diyorlar. 'Nasıl başarıyorsunuz?' dediklerinde, 'Veren el, alan elden üstündür.', 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir.' diyen anlayışını biz özümsememiş olmasaydık bugün bu insanların yarısı yoktu. Ama iyiler ve kötüler dünyasında iyilerin kazanacağını, yaşatanlar ve öldürenler dünyasında yaşatanların kazanacağını takım olarak, ülke olarak ispatlamak durumundayız. İşte o yüzden yapacak çok işimiz var. Eğer biz insani kodlarla yeniden dünyayı kodlamazsak, emanet olarak toprağı, suyu, havayı koruyamazsak, insanı koruyamayız. O kadar önemli ki şehr'ül eminsek doğa, çiçek, böcek, toprak, su, hava bize emanet. Bu emaneti korumamız ve geleceğe taşımamız gerekiyor."

Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 14 maddelik küresel ısınma ile mücadele manifestosunun kamuoyuyla paylaşıldığını belirten Şahin, "Bu bir çevre ya da kalkınma projesi değil. Bu bir insanlık projesi. Dolayısıyla hepimizin insanlığa karşı borcu var. 14 maddelik bu çalışmaları büyükşehir belediyeleri başta olmak üzere bütün belediyelerin gerekli şekilde yol haritasına alması gerekiyor. Özellikle su yönetimi ve kuraklık en büyük sorunlardan ve eğer iyi yönetilmezse yarın, su hayattı, hayatın çok daha büyük sorunlara neden olacağı bir döneme doğru gidiyoruz." dedi.

"Şehir ekonomisini yönetirken, şehrin imkanlarını ve fırsatlarını iyi kullanmamız lazım"

Şahin, "Artık altyapı belediyeciliği bitmiştir." ifadesini kullanarak, "Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemizde gelinen nokta önemli bir başarıdır. Artık sosyal belediyecilik yükselen bir değerdir. İnsanı merkeze alan, yetim, yoksul, yaşlı, mağdur, muhtaç hem sosyal devletin gereğini yapıyor hem sosyal belediyeciliğin gereğini herkes kendi ölçüsünde, kendi bütçesinde, kendi şehrinde, kendi mahallesinde devletin o şefkat elini gösteriyor." diye konuştu.

Şehir ekonomilerinin iyi yönetilmesi gerektiğine dikkati çeken Şahin, "Başkan olarak, 'Ben zaten belediye başkanıyım, bu da şunun işi, Ankara'nın işi' diyecek lüksümüz yok. Şehir ekonomisini yönetirken de bu şehrin imkanlarını ve fırsatlarını iyi kullanmamız lazım ve şunu gördüm artık şehir milliyetçiliği de öldü, artık bölgesel kalkınma var. Karadeniz deyince bütün illeri içine alan bir kalkınma, destinasyon var. Karadeniz'i bir bütün olarak görüp, Karadeniz'in toprağını yüksek teknolojiye geçirecek, akılı tarım ve akılı gıdayı çok hızlı bir şekilde gündemimize almamız, çeşitlendirmemiz gerekiyor." dedi.

Akıllı şehirler noktasında Gaziantep'te hayata geçirilen projeleri anlatan Şahin, uzun süren çalışmanın ardından akıllı ulaşımın altyapısını oluşturduklarını ve Gaziantep Kart'ı hayata geçirdiklerini söyledi.

Şahin, son olarak da ekibinin hazırladığı yerli yazılımla Gaziantep Kart'ı, HES kodu sorgulaması ile uyumlu hale getirdiklerini vurgulayarak, koronavirüs şüpheli, temaslı veya pozitif olanların toplu taşımaya binmeye çalışmaları durumunda Gaziantep Kart'larının iptal edildiğini aktardı.

İstanbul'da bu uygulamanın halen denemelerinin devam ettiğini dile getiren Şahin, "Ama biz yaklaşık 6 aydan beri günde 200 kişiyi evlerine gönderdik. Bir sorunu teknolojik altyapı ile çözebilme kapasitesine ulaşıyorsanız şehir akıllıdır." diye konuştu.

Şahin, popülizmin bir hastalık olduğunu vurgulayarak, "Sağlam durmamız, bilimle ve akılla şehrimizi kirleten bütün unsurlardan şehrimizi kurtarmamız ve çocuklarımızı korumamız lazım. Şehir ekonomisini yönetmemiz lazım." diye konuştu.

"Dünyada örnek olmak durumundayız"

Bu noktada bilgi ekonomisi ve yeşil ekonomi başlıklarının öne çıktığını belirten Şahin, şu değerlendirmede bulundu:

"Bilgi ekonomisi. Bizim medeniyet kodlarımız zaten bunu emrediyor, 'Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?' diyor. 'Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum.' diyor. Yeşil ekonomi, sevgili Peygamberimiz 'Öleceğinizi dahi bilseniz elinizdeki fidanı toprakla buluşturun.' diyor. Bizim için çok kolay hem bilim bunu söylüyor hem medeniyet söylüyor, biz uygulamacıyız. O yüzden şehirlerimiz ve bölgemiz için yeni bir dünya kuruluyor. ya yenileneceğiz ya yenileceğiz. Biz büyük bir milletiz. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, Cumhuriyetin 100. yılında onuncu ekonomi olma hedefimiz var. Partimiz, yaşam şeklimiz, hayata bakışımız ne olursa olsun, büyük bir milletiz, ortaklığımız farklılıklarımızdan daha fazla. Farklılıklarımıza takılıp, büyük hedeflerden geriye kalamayız. Gördüğüm bir şey var ki bizi birleştiren çok unsur var. Bizi birleştiren ortaklıklar üzerinde bölgemizi kalkındırmak, ülkemizi cennete dönüştürmek ve dünyada örnek olmak durumundayız. 'Yapabilir miyiz?' Vallahi yaparız."

Şahin, bu anlayışla şehirleri imar etmek durumunda olduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Fatih Sultan Han'ın çok sevdiğim bir sözü var, 'Şehri imar ederken, nesli ihmal edemeyiz. İhmal ettiğimiz nesil, imar ettiğimiz şehri yok eder.' Her şeyin başı insan. O yüzden çocuklarımız, gençlerimiz, ailelerimizle birlikte bu şehirlerimiz için yapacak çok şeyimiz var. Bir anne, eş, insan gözüyle bakıyorum, her krizin yeni fırsatları var. İnşallah bu pandemiden çıkardığımız dersle yeni dünya düzeninde hak ettiğimiz yeri alacağız. Aylan bebekler ölmesin diye, dünya adaletli bir dünya olsun diye, haklının güçlü olduğu bir dünya olsun diye yerel kalkınma çok mühim. Demokrasi yerelde başlıyor, kalkınma yerelde başlıyor, işte o yüzden TBB olarak biz Karadeniz'in, Karadeniz insanının emrindeyiz. Karadeniz insanının hizmetkarıyız."

Bakan Yardımcıları Suver ve Dönmez, toplantıya çevrimiçi katıldı

Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Hasan Suver, bölgede pazara yönelik üretim olan çay ve fındık dışında geleneksel doğal üretim faaliyetlerinin artan nüfus nedeniyle ekonomik olarak yetersiz kaldığını ve tarım arazilerinin atıl durumda olduğunu söyledi.

Suver, bu alanların salgın ve doğal afetler göz önünde bulundurularak ekonomiye yeniden kazandırılması gerektiğini vurguladı.

Suver, 21. yüzyılda somut bir hedefe ulaşmak için bilim ve tekniğin en geçerli argüman olduğunu belirterek, "Bölgesel kalkınmayı amaçlıyorsak vizyonumuzu bilimsel veri ve yöntemlere göre oluşturmalıyız." dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez de katılımcılara Bakanlığın bölgesel kalkınmayı destekleyici çalışmalarını aktardı.

Dönmez, Karadeniz Bölgesi'nin sanayi odaklı olmaktan ziyade lojistik, tarım ve turizm alanında da önemli potansiyeli bulunduğuna işaret ederek, "Kamu, özel sektör, sivil toplum kuruluşları arasında iş birliğini geliştirmek, kaynakları yerinde ve etkin kullanmak amacıyla yerel potansiyeli harekete geçirmek öncelikli hedeflerimiz arasında. Her zaman yerel yöneticilerimizin yanındayız." diye konuştu.

Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı ve TTB Başkan Yardımcısı Murat Zorluoğlu, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Başkanvekili Muhammed Adak, Kalkınma Ajansları Genel Müdürü Barış Yeniçeri ve Yerel Yönetimler Genel Müdürü Turan Konak da konuşma yaptı.

Giresun Belediye Başkanı Aytekin Şenlikoğlu, Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin, Gümüşhane Belediye Başkanı Ercan Çimen, Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Türkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Birol Ekici, Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı, Trabzon Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Aşıkutlu, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Onur Adıyaman, Kalkınma Ajansı Daire Başkanı Caner Meydan ve TBB'ye üye olan belediye başkanlarının katıldığı toplantıda, "Kent Ekonomisi" ve "Akıllı Şehirler" başlıklı oturumlar da gerçekleştirildi.

Öte yandan, Van'da başlayan bölgesel istişare toplantılarına Diyarbakır ve Trabzon'dan sonra Erzurum, Sivas, Adana, Konya, Kastamonu, Tekirdağ, Bursa ve İzmir'de devam edilmesi planlanıyor.