Son dakika haber: Irak Konsolosluğundan açılan ateş sonucu ölen Bakkaloğlu ve Sait'in ağabeyleri İHA'ya konuştuYılmaz'ın ağabeyi Sabbah Hacı Sait: "O zamanın...
Gelen son dakika haberine göre - Irak Konsolosluğundan açılan ateş sonucu ölen Bakkaloğlu ve Sait'in ağabeyleri İHA'ya konuştu Yılmaz'ın ağabeyi Sabbah Hacı Sait: "O zamanın iktidarına yazıklar olsun" Irak'ın İstanbul Konsolosluğu önünde 5 Nisan 1991 tarihinde düzenlenen mitinge açılan ateş sonucu hayatını kaybeden...
- Irak Konsolosluğundan açılan ateş sonucu ölen Bakkaloğlu ve Sait'in ağabeyleri İHA'ya konuştu
Yılmaz'ın ağabeyi Sabbah Hacı Sait: "O zamanın iktidarına yazıklar olsun"
KERKÜK - Irak'ın İstanbul Konsolosluğu önünde 5 Nisan 1991 tarihinde düzenlenen mitinge açılan ateş sonucu hayatını kaybeden Necdet Bakkaloğlu ve Yılmaz Hacı Sait'in ağabeyleri, İHA'ya konuştu. Yılmaz Hacı Sait'in ağabeyi Sabbah Hacı Sait, "O zamanın iktidarına yazıklar olsun. İki genci öldürdüler, idam olmasa da bir ceza verilmeliydi. Yazıklar olsun katili serbest bırakana" dedi.
Tarihe Altınköprü Katliamı olarak geçen 102 Türkmenin öldürülmesi olayını protesto etmek üzere 5 Nisan 1991 tarihinde Irak'ın İstanbul Konsolosluğu önünde düzenlenen mitinge katılan Necdet Bakkaloğlu ve Yılmaz Hacı Sait, konsolosluk binasının içinden açılan ateş sonucu hayatını kaybetmişti. Irak hükümeti ile yapılan görüşmeler sonucu Ayad Faik Taha, Bakkaloğlu ve Sait'i öldürdüğü gerekçesiyle konsolosluk binasına giren polisler tarafından gözaltına alınmıştı. Yargılanmasının ardından önce idama mahkum edilen Taha'nın cezası, 30 yıla düşürülmüştü. Taha, daha sonra kalan cezasını çekmesi için Irak'a teslim edilmişti.
Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülen Cemal Kaşıkçı'nn davasının geçtiğimiz günlerde Suudi Arabistan'a gönderilmesinin ardından Necdet Bakkaloğlu ve Yılmaz Hacı Sait'in katilinin de o dönem Irak'a teslim edilmesi bir kez daha gündeme geldi. Konsolosluk içinden açılan ateş sonucu öldürülen Necdet Bakkaloğlu'nun abisi Cevdet Bakkaloğlu, kardeşinin çok cesur olduğunu, 1972 yılında Kerkük'te açılan Türkçe kursuna katıldığını ifade ederek, "Irak emniyet güçleri, kursa katılanları hedef alarak ateş açtılar. Necdet orada bir Türkmen evine sığınarak kurtuldu. Ne yazık ki Saddam kurşunlarıyla öldürüldü. Bizim haberimiz yoktu. Bize bir haber geldi. Radyoda miting olacağı haberini aldık. Rahmetli çok cesurdu hemen gitti. Konsolosluğun içinde ateş açılmasıyla ona yardım etmek isteyen Yılmaz da şehit oldu. Otomatik silahlarla vurdular" dedi.
Konsolosluğun üçüncü katından ateş açıldığını sözlerine ekleyen Bakkaloğlu, "Boynundan vuruldu ve hemen orada hayatını kaybetti. Miting dağılınca Yılmaz da başından vuruldu. İkisi de şehit oldu. Katil 5-6 gün sonra yakalandı. 1991'de Türkiye zayıftı. Polis neredeyse 7 gün sonra konsolosluk binasının içine girdi. Birini gözaltına aldılar: Ayad Faik Taha" ifadelerini kullandı.
"Kardeşlerimizi unutmayın"
Mahkemenin aylar sürdüğünü söyleyen Bakkaloğlu, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
"6-7 ay sonra una 5 yıl ceza verildi ama katil 2,5 yıl sonra çıktı. Bize katilin çıktığı hatta ödüllendirildiği haberi geldi. O dönem, Saddam'ın sözü geçerdi. Katil daha sonra Irak'a geldi. Saddam, onu hemen Bağdat'a gönderdi. Ama öğrendik ki, katil ABD askerleri tarafından öldürülmüş"
Bakkaloğlu, "Şehitlerdir. Benim istediğim. Rahmetlileri unutmayın. Yılmaz Sait'i de unutmayın" dedi.
"Hiçbir yetkili başsağlığına bile gelmedi"
Yılmaz Hacı Sait'in abisi Sabbah Hacı Sait ise 1991 yılında Kerkük'te Altınköprü katliamının yaşandığını kaydederek, Irak'ın İstanbul Konsolosluğu önünde barışçıl gösteri düzenlendiğini dile getirdi. Konsolosluk binasından ateş açıldığını kaydeden Sabbah Sait, "O esnada Necdet ve Yılmaz şehit düşmüşler. Birkaç gün sonra katil yakalanıp, mahkemeye sevk edildi. 30 yıl ceza aldığını ama 6 ay sonra serbest kaldığını duyduk" dedi.
Taha'nın serbest bırakılmasının ardından yaşananları takip etmediklerini dile getiren Sabbah Sait, "Çünkü hükümetten korkuyorduk hatta taziyeyi bile Bağdat'ta yaptık. O zamanın iktidarına yazıklar olsun. İki genci öldürdüler, idam olmasa da bir ceza verilmeliydi. Yazıklar olsun katili serbest bırakana. Hayatımızı bu uğurda geçirdik, tarihi belli aileleriz. Bu zamana kadar hiçbir yetkili başsağlığına bile gelmedi. Yılda 4-5 kere mezarına gideriz, kardeşimizle gurur duyuyoruz. Bu genç, korkmadan mitinge katıldı" ifadelerini kullandı.