Soma Maden Faciası Davasında, Tanık İşçilerin Dinlenmesine Devam Edildi (2)
Faciayı YERALTINDAN TELEFONLA HABER VERMİŞLER Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 6'sı tutuklu 46 sanıklı davada, işçilerin ifadelerinin alınmasına öğleden sonra da devam edildi.
Faciayı YERALTINDAN TELEFONLA HABER VERMİŞLER
Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 6'sı tutuklu 46 sanıklı davada, işçilerin ifadelerinin alınmasına öğleden sonra da devam edildi. Duruşmada, ilk olarak külleme ekibinin başındaki başçavuş Mehmet Kandemir tanık olarak dinlendi. Olaydan sonra artık çalışmadığını ve kendi işini yaptığını söyleyen Mehmet Kandemir, olay anında yer üstünde olduğunu, altında çalışanlardan birinin telefon etmesiyle yangından haberdar olup, kurtarma çalışmalarına başladıklarını anlattı.
Kül basma işlemini emniyet amaçlı yaptıklarını, olaydan hemen önce dinamit patlatıldığı sırada yeraltında olmadığını ifade eden Mehmet Kandemir, "Aşağıya indiğimiz zaman yoğun dumandan U 3 bölgesine gidilemiyordu. Ancak yine de o yöne doğdu su tuttuk. Görünen bir alev yoktu. Sonra amirler kendi aralarında görüştü ve havanın ters çevrilmesinden dolayı ocağı boşaltmamız istendi. Ocak girişlerine fanlar kuruldu, hava sürkülasyonunun daha çok olması için. Olay gecesi sabaha kadar çalıştım. Bir gün dinlendikten sonra tekrar ocağa gittim. Ocak içinde çeşitli bölgelerde bant, kama, plastik malzemeler yanıyordu. Onların söndürülmesini sağladık. Olayın son günü 5'inci bant boyunda, Mustafa Korkmaz ile Mehmet Efe'nin cesetlerini alıp dışarıya çıktık" dedi. Kandemir, madende, kül defteri olduğunu ve hangi tarihte, nereye, ne kadar külün kullanıldığının burada yazılı olduğunu da savundu. Mehmet Kandemir, mağdur ailelerin avukatlarının, ocakta 50 PPM'in üzerinde karbonmonoksit gazı ölçümü yapıldığı zamanlarda, tahliye kararı verilip verilmediğini sormaları üzerine, "Hayır görmedim" yanıtını verdi.
SORULARI SİZ SORUN
Mehmet Kandemir'in ifadesi sırasında, tutuklu sanıklardan İşletme Müdürü Akın Çelik'in sorularının uzun sürmesi üzerine dinleyici sıralarındaki madenci aileleri tepki gösterdi. Bir madenci yakını, "Bunlar soru sormasın artık. Sordukça bizim içimiz yanıyor" dedi. Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı'nın bunun hakları olduğunu hatırlatması üzerine ise aynı madenci yakını "Soruları siz sorun, avukatlar sorsun. O zaman" yanıtını vermesi salonda gülüşmelere neden oldu.
İFADE VERMEK İSTEYEN İŞÇİYLE İLGİLİ TUTANAK, TARTIŞMA YARATTI
Duruşmada daha sonra ocakta kulikar yolu yapımı ve onarımında görev yapan Süleyman Albaylı, ifade verdi. Olay günü yaşadıklarını anlatan Süleyman Albaylı, kendi gaz maskesinin çalıştığını ancak arkadaşlarından bazılarınınkinin küflü çıktığını gördüğünü söyledi. Olaydan sonra bir daha çalışmadığını, sanıklardan şikayetçi olduğunu ifade eden Albaylı, ocakta sıcağın etkisiyle terden tişörtünün tamamen ıslandığını, bazı zamanda ise emniyet görevlileri olmadan dinamit patlatıldığını savundu. Süleyman Albaylı ayrıca, "Amirlerim oturup dinlenenleri ayağa kaldırır, ayakta dinlenmelerini isterdi. Akın Çelik'in diğer yöneticilerin, tehlikeli yerde üretim yapılmasını istediklerini ya da göz yumduklarını da arkadaşlarımdan duyardım" dedi. İfade işleminin tamamlanmasından sonra mağdur ailelerin avukatları, sabah duruşma öncesinde kendi isteğiyle gelip ifade vermek isteyen Ali Osman Okur'un, "Amirlerimin ve şeflerinin isteğiyle buraya gelip ifade vermek istedim. Burada haksızlıklar yapılıyor çünkü" sözlerini tutanak altına alıp kayıtlara geçmesi için Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı'ya verdi. Sanık avukatlarının buna itiraz etmesi, salonda bir kez daha gerginlik çıkardı. Aileler avukatlara tepki gösterdi. Avukatlar arasında tartışma yaşandı. Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı da, duruşmayı yarına erteledi.
AİLELERDEN CERATTEPE DESTEĞİ
Duruşmaya verilen arada açıklama yapan mağdur aileler ile avukatları, Artvin Cerattepe bölgesinde, çevrecilerin verdiği mücadeleye destek çıktı. İlk konuşmayı yapan Avukatlardan Can Atalay, "Duruşma salonunda ailelerin sabrını zorlayan bunca duruma rağmen, onlar ısrarla duruşmayı takip ediyor. Takibin sonuçlarını almaya başladık. Örtüp bırakmaya çalıştıkları konular, apaçık ortaya çıkmaya başladı. Soma katliamı esas olarak tarımın tasfiyesi ile neredeyle kölelik sisteminde çalışmaya zorlanan insanları, maden işçiliğine mecbur bıraktı. Buradan bizler, Artvin'e bir dayanışma selamı göndermek istedik. Direnen, doğalarına, ormanlarına, sularına sahip çıkan insanlara destek selamı gönderiyoruz. Doğalarına sahip çıkan tüm Artvinlilerin yanındayız. Buradan Akhisar'dan sesimizi ulaştırmak isteriz" dedi. Aileler adına konuşan İsmail Çolak da, Artvin'de çevrecilere, dayanışma duygularını gönderdiklerini, mücadelelerini desteklediklerini söyledi. - Davada