Sizi Sarsacak Büyük Bir Roman: Cesaret
Yazar Sezgin Irmak, Türkiye'nin gündeminden düşmeyen Şivan Perwer'in gerçek hayat hikayesini "Cesaret" adlı romanında anlatıyor.
Gazeteci-Yazar Sezgin Irmak'ın kaleminden "Cesaret" adlı roman raflarda yerini aldı. İlk romanı Aşka Af Yok ile mahkum aşkları ele alan yazar, şimdi de Şivan Perwer'in hayatını konu alarak "Sizi sarsacak büyük bir roman"la karşımıza çıkıyor.
Yazarın yaklaşık 1 yıldır üzerinde çalıştığı roman, Şivan Perwer'in gerçek hayat hikayesinden oluşuyor. Almanya Berlin ve Bonn'da Sezgin Irmak ile bir araya gelen Şivan Perwer, Türkiye'den neden ayrıldığına dair tüm gerçekliği gözler önüne seriyor.
Olay Şanlıurfa başlıyor ve Ankara'ya kadar uzanıyor. Çocukluğunda tüm sevdiklerini teker teker kaybeden Perwer, çocukluk sevdalarını, arkadaşlarını, yaşadığı çadırlarını, yaşadığı acı olayları, aile arasındaki bağları, ağa ve köylülerin zulümleri, o dönemde devletin Kürtler üzerinde bıraktığı etkisine kadar her şeyi anlatıyor.
Yazar Sezgin Irmak, romanı sadece şu kelimelerle ifade ederek özetliyor:
"Kendi ocağına ateş düşmedikçe, dumanı boğmuyor insanı... Boğulana da ağlamıyor, tanımadıkça o insanı..."
320 sayfadan oluşan roman Beka Sanat ayrıcalığıyla tüm kitapçılarda.
YAYINEVİ: BEKA SANAT / www.bekasanat.com
KİTAP ADI: CESARET
SLOGAN: Bir Şivan Perwer Gerçeği
TÜRÜ: TÜRK EDEBİYATI / ROMAN / DRAM
İÇERİK: ŞİVAN PERWER'İN GERÇEK ÇOCUKLUK HİKAYESİ
BARKOD - İSBN: 9786056444005
YAZAR: Sezgin Irmak
ÇEVİRİ: 5 dile çevrilecek.
SAYFA SAYISI: 320 sayfa
ÖLÇÜ: 13,5 x 21 cm
KAPAK: Karton Kapak
DİL: Türkçe
EXTRA: Afiş ve Ayraç
ETİKET FİYATI: 18,50 TL
ARKA KAPAK:
"Kendi ocağına ateş düşmedikçe, dumanı boğmuyor
insanı... Boğulana da ağlamıyor, tanımadıkça o insanı..."
Yağmur gitgide şiddetleniyor, çadırı yavaş yavaş bir sağa bir sola yatırıyordu. Annem arada bir bizlere bağırıyor, durum bildiriyordu.
"Oğlum şımarmasanıza, çadır başımıza yıkılacak."
"Fırtınaya yakalandık! Baba Yunus, sen geminin etrafını tamir et. Anne Hazal, sen de gelen suları çabuk denize at! Batacağız. Mehmet çabuk yardım iste."
"Yardım geliyoooor, dayanın!"
Gemimiz batmak üzereydi. Annem kızarmış kocaman eliyle iki benim, bir Mehmet'in kafasına şaplak atarak bu oyunumuzu bozdu.
"Ne dedim ulan ben size. Sükut durun, zaten canım burnumda."
İkimiz de yatağa uzanıp korkudan sustuk. Mehmet kulağıma doğru yaklaşıp, "Ağabey çok acıktım, artık oyun oynamayalım," dedi. Dizlerini göğsüne doğru çekip arkasını döndü. Ağlıyordu.
O an sanki ay ikiye yarılmış, çadırımızın karanlığını emiyordu. Gözlerimi ışıktan alamıyordum. Bir tür traktör sesi gittikçe yaklaşıyordu.
"Yaşasıııın! Mehmet gerçekten yardım geliyor!"
Babam içeri koşarak girip, "Çabuk lambayı söndürün, herkes sussun," diye sessiz bir şekilde bizi uyardı.
Yanılmıştım.
Annem hemen gaz lambasını söndürdü. Oynamadan önceki korkumuz yüreklerimize yeniden yerleşti. Gelenler de kimdi? Neler oluyordu?
Sezgin Irmak'ın gerçek bir hayat hikayesinden kurguladığı sinema tadındaki bu roman, bir solukta okunacak kadar sürükleyici ve sarsıcı. Küçük bir çocuğun hem ağlatan hem de güldüren hikayesini büyük bir ustalıkla işleyen yazar satır aralarında sizin hayatınıza da dokunacak.