Haberler
Netanyahu'dan ateşkes sonrası ilk açıklama: Hizbullah anlaşmayı bozarsa onları vururuz

Netanyahu'dan ateşkes sonrası ilk açıklama: Hizbullah anlaşmayı bozarsa onları vururuz

İsrail kabinesi, Lübnan ile ateşkes anlaşmasını onayladı

İsrail kabinesi, Lübnan ile ateşkes anlaşmasını onayladı

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler: Suç kılıç çatmak değil, kasıtlı organize disiplinsizliktir

Milli Savunma Bakanı Güler: Suç kılıç çatmak değil, kasıtlı organize disiplinsizliktir

Rusya bir kez daha ABD füzeleriyle vuruldu, Savunma Bakanlığı 'Yanıt verilecek' dedi

ABD füzeleriyle bir kez daha vurulan Rusya'dan dünyayı korkutan açıklama

Sinop'ta Deniz Çayırları için AB Destekli Proje

Sinop'ta Deniz Çayırları için AB Destekli Proje
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Sinop'ta gerçekleştirilen toplantıda, Avrupa Birliği desteğiyle uygulamaya konulacak MS-MPAs projesinin deniz çayırlarının iklim değişikliğine uyum sağlayarak korunmasına yönelik hedefleri açıklandı. Proje, Karadeniz'in sürdürülebilirliğine katkı sağlamak amacıyla önemli buluşlar sunuyor.

Sinop'ta, Avrupa Birliği (AB) desteğiyle uygulanacak projeyle Karadeniz'deki deniz çayırlarının iklim değişikliğine uyumlarının artırılması hedefleniyor.

Sinop Üniversitesi ve İl Özel İdaresi tarafından ortaklaşa hayata geçirilen AB destekli MS-MPAs projesinin tanıtım toplantısı yapıldı.

Kentteki bir otelde yapılan toplantıda konuşan Sinop Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sabri Bilgin, deniz çayırlarının korunarak geleceğe aktarılmalarının kritik öneme sahip olduğunu söyledi.

Projenin sadece çevre değil, ekonomik ve sosyal açılardan da Karadeniz'in sürdürülebilirliği için büyük bir fırsat olduğuna dikkati çeken Bilgin, iklim değişikliğinin artık tüm dünyayı tehdit eden bir gerçeklik haline geldiğini anımsattı.

Okyanuslar ve denizlerin bu değişikliğin en çok hissedildiği alanlar arasında ilk sırada bulunduğunu aktaran Bilgin, "Deniz suyu sıcaklıklarının artması, ekosistemlerdeki dengeleri bozmakta ve birçok türün yaşam alanlarını tehdit etmektedir. Karadeniz de bu küresel değişimlerden nasibini almaktadır. Özellikle su sıcaklıklarının değişimi, oksijen seviyelerindeki azalmalar ve denizel ekosistemlerin daha hassas hale gelmesi, balıkçılıktan biyolojik çeşitliliğe kadar geniş bir yelpazede tehditler oluşturmaktadır." diye konuştu.

Oluşan tehditlerin insanlara aynı zamanda çözüm üretmek için de bir fırsat tanıdığını belirten Bilgin, şöyle devam etti:

"Bizim bu proje ile yapmak istediğimiz şey, Karadeniz'in doğal zenginliklerini koruyarak, bu ekosistemin gelecekte de sağlıklı bir şekilde varlığını sürdürebilmesini sağlamaktır. Deniz çayırları, deniz tabanında köklenen ve deniz ekosistemine hayati katkılar sağlayan bitki örtüleridir. Sadece Karadeniz'de değil, dünya genelinde birçok kıyısal bölgede deniz çayırları, karbon tutma, su kalitesini artırma ve biyolojik çeşitliliği destekleme açısından kritik bir rol oynamaktadır. Ancak bu çayırlar maalesef birçok insanın gözünden kaçmaktadır ve yıllar içinde kirlilik, deniz trafiği, kıyı yapıları ve yanlış balıkçılık yöntemleri nedeniyle tahrip olmuştur. Projemizin ana hedeflerinden biri, deniz çayırlarının mevcut durumunu kapsamlı bir şekilde analiz etmek ve haritalamaktır. Bu çalışmalarla, Karadeniz kıyılarında hangi bölgelerde deniz çayırları yayılım göstermektedir, hangi türler bulunmaktadır ve bu türlerin ekosisteme katkıları nelerdir sorularına yanıt bulacağız."

Bilgin, deniz çayırlarıyla ilgili hazırladıkları projenin dört ayrı faaliyet alanında oluştuğu bilgini paylaşarak, şunları kaydetti:

"Birinci ayakta, Karadeniz'deki deniz çayırlarının yayılımını belirlemek için kapsamlı bir haritalama çalışması gerçekleştireceğiz. Bu haritalama, hem uydu görüntüleri hem de su altı araştırmaları ile yapılacak. Sonar cihazları kullanılarak deniz tabanı taranacak ve bu taramalar sonucunda deniz çayırlarının yoğun bulunduğu alanlar belirlenecek. Bu aşamada dalgıçlar da deniz çayırlarını yerinde inceleyerek, tür çeşitliliği ve yayılım alanları hakkında bilgi toplayacaklar."

İkinci aşamada ise deniz çayırlarının ekosistem hizmetleri üzerindeki etkilerinin ele alınacağını anlatan Bilgin, deniz çayırlarının karbon tutma kapasiteleri, biyoçeşitliliğe katkıları ve yerel balıkçılıkla ilişkilerinin detaylı bir şekilde analiz edileceğini kaydetti.

Bilgin, projenin üçüncü ve dördüncü ayaklarında yapılacak çalışmalara ilişkin ise şu değerlendirmede bulundu:

"Üçüncü aşamada deniz çayırlarının korunmasına yönelik bilimsel bulgular, deniz koruma alanlarının genişletilmesi ve balıkçılık faaliyetlerinin daha sürdürülebilir hale getirilmesi için karar vericilere rehberlik edecektir. Bu bağlamda, hem yerel balıkçıların geçim kaynaklarını korumak hem de deniz ekosistemlerini sürdürülebilir bir şekilde yönetmek için somut öneriler geliştireceğiz. Son aşmada ise proje boyunca yerel halk ve balıkçılarla yakın işbirliği içerisinde olacağız. Bilgilendirme kampanyaları düzenleyerek, deniz çayırlarının önemi ve korunması konusunda farkındalık yaratmayı hedefliyoruz."

title