Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Uygulamalara Tepkiler
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Gruptan detay,- Türkiye Kamu Sen Ağrı İl Temsilcisi Erhan Kılıç'ın konuşması,- Genel detay,- Ülkü ocaklarının yürüyüşünden görüntüler,- Eylemden genel ve detay görüntüler,- Sloganlar,- Dua okunması,- Türkiye Kamu-Sen'in eyleminden görüntü,- Saygı duruşu detayı,- Türkiye Kamu-Sen Mersin İl Temsilcisi Nihat Aşçı'nın açıklamaları,- MHP Kırıkkale Milletvekili Seyit Ahmet Göçer'in konuşması ve dua edilmesi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki uygulamalara tepkiler Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Müslümanlara yönelik uygulamaları, Ağrı'da protesto edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Gruptan detay,- Türkiye Kamu Sen Ağrı İl Temsilcisi Erhan Kılıç'ın konuşması,- Genel detay,- Ülkü ocaklarının yürüyüşünden görüntüler,- Eylemden genel ve detay görüntüler,- Sloganlar,- Dua okunması,- Türkiye Kamu-Sen'in eyleminden görüntü,- Saygı duruşu detayı,- Türkiye Kamu-Sen Mersin İl Temsilcisi Nihat Aşçı'nın açıklamaları,- MHP Kırıkkale Milletvekili Seyit Ahmet Göçer'in konuşması ve dua edilmesi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki uygulamalara tepkiler Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Müslümanlara yönelik uygulamaları, Ağrı'da protesto edildi.Öğretmenevi önünde toplanan bir grup, slogan atarak Çin'in Müslüman Türklere yaptığı zulmü kınadı.Grup adına basın açıklaması yapan Türkiye Kamu Sen Ağrı İl Temsilcisi Erhan Kılıç, ramazan ayında Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde bir millet kan ağlarken bütün dünyanın bu zulmü seyrettiğini söyledi.Çin devletinin, yıllardır işgal ettiği Doğu Türkistan'da sistematik katliamlar gerçekleştirdiğini ifade eden Kılıç, "Türkistan kan gölü haline gelmişken hükümetler, yaşanan dramı görmezden gelmekte, sözde insan hakları savunucuları susmakla yetinmektedir" diye konuştu.Uygur Türkleri üzerinde uygulanan katliama seyirci kalınmasının asla kabul edilemeyeceğini vurgulayan Kılıç, şunları kaydetti: "Doğu Türkistan'daki zulüm sona ermeden, gümrük kapılarından tek bir Çin malının Türkiye'ye giremeyeceğini ilan etmek zorundadır. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi bu vatanın gönlümüzdeki sınırları, Türk'ün yaşadığı en uzak yerden başlar. Dünyanın neresinde bir Türk'ün burnu kanasa, bizim yüreğimize kan damlar. Hiç kimsenin bu milletin içini yakmaya, soydaşlarımızı yalnız ve çaresiz bırakmaya ve katil bir devletin insafına terk etmeye hakkı yoktur."Grup, açıklamanın ardından slogan atarak dağıldı.Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki uygulamalara tepkiler Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yaşayan Müslümanlara yönelik saldırı ve uygulamalar, Mersin'de protesto edildi.Ülkü Ocakları üyeleri, Kuva-i Milliye Caddesi'ndeki Mersin Devlet Hastanesi önünde bir araya gelerek açtıkları Türk bayrağıyla Ülkü Ocakları binasına kadar yürüdü. Burada slogan atıp tekbir getiren grup, İstiklal Marşı'nı okuduktan sonra dua etti.Grup adına açıklama yapan Ülkü Ocakları Mersin İl Başkanı Zeynel Uğur Gölgeli, "Mübarek Ramazan aylarını Müslüman kanıyla kırmızıya boyamak Çin'in en asli vazifesi haline gelmiştir" şeklinde konuştu.Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yaşananlara karşı Müslümanları dua etmeye çağıran Gölgeli, şunları söyledi: "Bütün Türk dünyasını soydaşlarımız için ayağa kalkmaya davet ediyoruz. İnsanlık onuru namına, insan hakları ve bütün temel inanç ve özgürlükleri adına dünya devletlerini ve Birleşmiş Milletleri (BM) göreve çağırıyoruz. Çin'in vahşi tutumu devam ettiği sürece, büyük hesap gününe kadar ülkücü hareketin elleri zalimlerin yakasında olacaktır." Türkiye Kamu-Sen üyeleri de Gazi Mustafa Kemal Bulvarı'ndaki bir alışveriş merkezi önünde bir araya gelerek, Çin yönetimini protesto etti.Sendikanın Mersin İl Temsilcisi Nihat Aşçı, Çin'in sistematik katliamlar gerçekleştirdiğini belirterek şöyle devam etti: "Gözümüze uzak, gönlümüze yakın Doğu Türkistan'dan yükselen çığlıkla yüreklerimiz yanmaktadır. Ramazan ayında, Doğu Türkistan'da bir millet kan ağlarken, bütün dünya yine kör, sağır ve dilsiz şekilde zulmü seyrediyor. Çin devleti, yıllardır işgal ettiği Doğu Türkistan'da sistematik katliamlar gerçekleştiriyor. Hükümet, yaşanan dramı görmezden gelirken, sözde insan hakları savunucuları da susmakla yetiniyorlar."- BartınTürkiye Kamu-Sen Bartın İl Temsilciliği üyelerinden oluşan grup, Hükümet Caddesi Arap Camii önünde Çin yönetimi aleyhine slogan atarak, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Müslümanlara uygulanan baskıları protesto etti.İl Temsilcisi Sezai Hangişi, yaptığı basın açıklamasında, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde bir millet kan ağlarken, bütün dünyanın bu zulmü seyrettiğini, milletin büyük çoğunluğunun da yaşanan insanlık dramından haberi olmadığını söyledi."Mesele Müslüman olmaksa Uygur Türkleri de Müslüman'dır. Mesele insan olmaksa Türkler de insandır" diyen Hangişi, şöyle devam etti: "150 yıldır Batı'da Türkistan'ın çığlığı duyulmadı. Nedense işine gelen her olayda ayağa kalkan Batı, konu Müslüman ve Türk olunca kör, sağır, dilsiz oluveriyor. Bugün Türkistan kan ağlıyor, katil Çin'in namahrem eli ezanların sesini kesiyor. Binlerce yıllık kadim Türk yurdunda, en temel insani değer olan inanca saygı ayaklar altına alınıyor. Soydaşlarımızın ibadet etmeleri engelleniyor. Doğu Türkistan'da çocukların boynu bükük, minareler ezansız, camiler cemaatsiz kalmış durumda"Grup, konuşmaların ardından dağıldı. Kırıkkale, Kırşehir ve Nevşehir'de bir grup, Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki uygulamaları protesto etti.Ülkü Ocakları Kırıkkale Şubesi ve Türkiye Kamu-Sen Kırıkkale İl Temsilciliğince Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen protestoda konuşan MHP Kırıkkale Milletvekili Seyit Ahmet Göçer, yürekleri Türk milliyetçiliği için atan herkesin burada olduğunu söyledi.Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yapılan zulmü lanetlediklerini belirten Göçer, "Buna tepki göstermeyenleri, sağır olanları ve kör olanları da lanetliyoruz. Çin'deki soydaşlarımız yıllardır zulüm altındadır. Bu zulümler karşısında tepkimizi koymak zorundayız. Ben Türk'üm diyen herkes bu tepkiyi göstermek zorundadır. Maalesef insan hakları ve hayvan sever dernekleri, magazin sayfalarında yer almak isteyenler, Çin'de insanlar ölüyor, kadınlar tecavüze uğruyor, kıllarını kıpırdatmıyorlar. Tepkimiz bunlaradır" diye konuştu.Protesto, okunan Kur'an-ı Kerim tilaveti ve yapılan duanın ardından sona erdi.