Silikozis Hastalığının Pençesindeki İşçiler: "Tek İsteğimiz, Davamızın Ölmeden Bitmesi"

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Mermer, granit, porselen, seramik ve kot taşlama işçilerinde görülen silikozis hastalığına yakalandıkları gerekçesiyle 13 yıldır sürdürdükleri hukuki mücadelenin halen tamamlanmamasına isyan eden Güral Porselen ve Kütahya Seramik işçileri, "14 yıldır bu hastalıkla pençeleşiyoruz. Dava açtık. 13 yıldır davamız devam ediyor ama bitmek bilmedi. Tek isteğimiz davamızın ölmeden bitmesi" ifadesini kullandı.

Haber : Batuhan DÜKEL - Kamera: Dursun ALKAYA

(ANKARA) - Mermer, granit, porselen, seramik ve kot taşlama işçilerinde görülen silikozis hastalığına yakalandıkları gerekçesiyle 13 yıldır sürdürdükleri hukuki mücadelenin halen tamamlanmamasına isyan eden Güral Porselen ve Kütahya Seramik işçileri, "14 yıldır bu hastalıkla pençeleşiyoruz. Dava açtık. 13 yıldır davamız devam ediyor ama bitmek bilmedi. Tek isteğimiz davamızın ölmeden bitmesi" ifadesini kullandı.

Türkiye'de bugüne kadar 79 işçinin yaşamını yitirdiği, mermer, granit, porselen, seramik ve kot taşlama iş kollarında işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmaması nedeniyle görülen silikozis hastalığına yakalanan Güral Porselen ve Kütahya Seramik işçileri ve avukatları Ünal Demirtaş, 13 yıldır sürdürdükleri hukuk mücadelelerini ANKA Haber Ajansı'na anlattı.

Demirtaş, iş müfettişlerinin fabrikada 2000 yılında yaptıkları denetleme sonrası çalışma koşullarının silikozis hastalığına neden olacağının tespit edildiğini, şartların iyileştirilmesi için düzenleme yapılmasına ilişkin rapor hazırlandığını belirterek, fabrika sahiplerinin maliyeti gerekçesiyle bu önlemleri almadığını ileri sürdü.

"Yargı sürecini kötüye kullandılar"

Denetim ve teftişlerden 2010 yılından itibaren işçilerin silikozise yakalandığının ortaya çıktığını belirten Demirtaş, bugüne kadar bu fabrikada çalışan 5 işçinin silikozis hastalığı nedeniyle yaşamını yitirdiğini anlattı. Demirtaş, 2013 yılında hukuki sürecin başlatıldığına dikkati çekerek, "2013 yılında başlayan süreç 2025 yılına geldik ve işverenlerin her işleme şikayet etmesi nedeniyle ve mağduriyetleri gidermek istememeleri nedeniyle hala devam ediyor. Yargı sürecini kötüye kullandılar ve kötüye kullanmaya devam ediyorlar" iddiasında bulundu.

"Fabrikayı kapatmaları gerekirken kapatmıyorlar"

Demirtaş, "Bu süreç devam ederken aslında Güral Porselen fabrikasında iş sağlığına ve iş güvenliğine yönelik önlemlerin alınması gerekiyordu. Çalışma Bakanlığı müfettişleri defalarca gelip denetim ve teftiş yapıyorlar. Ama fabrikayı kapatmaları gerekirken kapatmıyorlar. Çünkü böyle bir ortamda işçilerin çalışmasına müsaade etmemeleri gerekiyordu" ifadesini kullandı.

"İş güvenliği önlemlerinin alınmadığı bir fabrikadan TBMM, fincan takımı satın alıyor"

Demirtaş, işçilerin silikozise yakalandığı fabrikanın Türkiye'deki bütün kamu kurumlarına mal sattığını belirterek, "TBMM'nin fincan kahve takımlarını dahi Güral Porselen Fabrikası üretiyor. Çalışma koşulları slikozise yol açan iş sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmadığı bir fabrikadan TBMM, fincan takımı satın alıyor. Bu kabul edilemez bir şey. Bugün geldiğimiz nokta itibariyle işçi arkadaşlarımızın mağduriyeti hala devam ediyor ve bundan sonra da hukuki mücadeleleri devam edecek" diye konuştu.

İşçiler eylem yapmaya hazırlanıyor

Demirtaş, işçilerin fabrikanın önünde eylem yapmak dahil mağduriyetlerini gidermek adına çeşitli seçenekleri değerlendirdiklerini ifade ederek, "İş sağlığı, iş güvenliği, önlemlerini bu fabrika bugün bile almamakta. Bugün bile fabrikada çalışan bin işçi var. Bunların tamamı silikozis hastalığıyla karşı karşıya kalma riski altında. Çünkü daha önce 2024 yılının ortalarında yapmış olduğumuz şikayet sonucunda bir müfettiş raporu var, hala iş sağlığı, iş güvenliği önlemlerinin alınmadığını ortaya koyuyor bu rapor. Fakat iş yaptırıma geldiğinde işi durduracaklarına, fabrikayı kapatacaklarına 200 bin lira gibi bir komik para cezasıyla işi kapatmışlar" ifadesini kullandı.

"Fabrika tazminatlarını ödemiyor"

Silikozisin tedavisi olmayan bir hastalık olduğunu belirten Demirtaş, "İşçi arkadaşlarımız içerisinde ölümün kıyısında olan arkadaşlarımız var. Nakil bekleyen arkadaşlarımız var. Bütün bunlara rağmen Güral Porselen, işçilerimize sahip çıkmıyor. Bugün ölümün kıyısında olan, nakil bekleyen işçi arkadaşlarımıza sahip çıkmadığı gibi tazminatlarını da ödemiyor ve onları bir nevi sokağa bırakmış durumda" dedi.

Demirtaş, ANKA Haber Ajansı'yla fabrikada silikozis hastalığına neden olan zorlu çalışma koşullarına ilişkin bir videoyu da paylaştı.

"İşveren her türlü engeli çıkarıyor"

Slikozis hastası işçilerden Ramazan Yeğin, hastalığı nedeniyle malulen emekli olduğunu, çalışmadığını belirtirken, fabrikada halen daha çalışma koşullarının iyileştirilmediğini, mağduriyetin aynı şekilde devam ettiğini ifade etti.

Slikozis hastası işçilerden Ali Gözel, "Yıllardır bu hastalığın pençesinde boğuşuyoruz. Nefes almakta zorluk çekiyoruz. Merdiven çıkamıyoruz. Arkadaşlarımız vardı, hastalığı ilerledi ve vefat etti" dedi. Gözel, "13 seneden beri davanın bitmesini istiyoruz. Önümüze her türlü engeli çıkarıyor işveren. Çalışmak istersek sağlık kontrolü istiyorlar, ciğerlerde hasar olduğu için işe almıyorlar" diye konuştu.

Slikozis hastası işçilerden Ramazan Sinap, "Silikozis 5 kişiyi aldı bizden. Bizi de alacak böyle giderse. 14 yıldır bu hastalıkla pençeleşiyoruz. Dava açtık. 13 yıldır da davamız devam ediyor ama bitmek bilmedi. Tek isteğimiz davamızın ölmeden bitmesi" dedi.

"Yargılamanın uzaması işverenin de aleyhine"

Güral Porselen markasının sahibi Heriş Seramik ve Turizm Sanayi A.Ş.'nin avukatı Mustafa Gençali, işçilerin ve avukatın iddialarına ilişkin olarak ANKA Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, yargılama sürecini uzattıkları iddiasını kabul etmediklerini belirterek, "Bizim kötü niyetli bir itirazımız, süreci uzatmaya yönelik niyetimiz asla yok. Yargılamanın uzaması işverenin de aleyhine. Biz asla istemeyiz çünkü zaman geçtikçe çok ciddi faiz ödüyoruz" dedi. Gençali itiraz hakkının temel hukuki bir hak olduğunu olduğunu vurgulayarak, işçilerin de dava sürecinde itirazları olduğunu ekledi.

Slikozis hastalığının sektörün temel problemi olduğunu belirten Gençali, çalışanların sigara içmek ya da telefonla konuşmak için maskelerini  ve koruyucu donanımlarını çıkardıklarını, bu durumun da hastalığa neden olduğunu ileri sürdü.

Silikozis Hastalığının Pençesindeki İşçiler:
Kaynak: ANKA / Güncel
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title