Sezgi Kırıt'ın Öldürülmesi Davası

Antalya'da, 2009'da 16 yaşındaki Sezgi Kırıt'ın tecavüz edilerek öldürülmesine ilişkin haklarında dava açılan 3 tutuklu sanığın yargılanmasına devam edildi.

Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuklu sanıklar Mehmet Mutlu Kurtlar, Osman Küçük ve Emine Karpi ile maktulün annesi Hanife, babası Sinan ve kız kardeşi Sevgi Kırıt hazır bulundu.

Duruşmaya, müşteki avukatı Sibel Önder, Kadın ve Demokrasi Derneği, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu ve Antalya Barosu Çocuk Hakları Merkezi avukatları başta olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşu yetkilisi de katıldı.

Tanık Murat Güler, sanık Kurtlar'ın olayın sonrasında hayatını kaybeden dayısı "doktor" lakaplı Ali Karpi'nin, uyuşturucu suçundan aynı koğuşta kaldıkları sırada kendisine anlattıklarını paylaştı.

Güler, Ali Karpi'nin, "Kırıt'ın olay gecesi evlerinde kaldığını, sabah ölü bulunduğunu" belirttiğini ifade etti.

Karpi'nin kendisine "olay gecesi Kırıt'ın uyuşturucu ve alkol alındıktan sonra 3 kişiyle cinsel ilişki yaşadığını" söylediğini kaydeden Güler, "Sabah kızın öldüğünü, ölmesi sebebiyle Isparta yoluna attıklarını ve kullandıklarının uyuşturucu hap ya da kimyasal olduğunu bana anlatmıştı. Hatta bu uyuşturucunun alkolle alınması halinde otopsiden çıkmayacağını da ifade etmişti. Bütün hatırladığım bu kadar." dedi.

Tanık Ali Rüzgar, Kırıt ile ilgili başka bir dosyadan yargılandığını kaydetti. Kırıt ile tesadüfen mahallede karşılaştığını ve sohbet etmeye başladıklarını bildiren Rüzgar, daha sonra Tarık isimli bir arkadaşının evine giderek Kırıt ile 30-40 dakika oturduklarını ifade etti. Rüzgar, daha sonra kendisinin evden ayrıldığını ancak Kırıt'ın "gidecek yerinin olmadığını" söyleyerek, arkadaşının evinde kalmaya devam ettiğini belirtti.

Kırıt ile kendisine güven vermediği için bir daha görüşmediğini anlatan Rüzgar, sanıklar ile Kırıt arasında olup bitenden haberinin olmadığını savundu.

"Polisi arayacak bir şey yok"

Tanık olarak dinlenen Cemil Özalp ise sanık Osman Küçük ile aynı iş yerinde çalıştığını ifade etti.

Olay günü Küçük'ün kardeşi Ozan ile telaşlı şekilde iş yerinden ayrıldığını dile getiren Özalp, daha sonra Ozan'ın iş yerine geldiğinde durumunun çok kötü olduğunu belirtti.

Özalp, "İlk başta ne olduğunu anlatmadı ama daha sonra 'ağabey çok kötü bir şey oldu, babam duysa Osman'ı öldürecek' şeklinde bir söylemde bulundu. Olayın detayını sorduğumda ise anlatmayacağını söyledi. İlerleyen saatlerde Osman iş yerine geldi. Osman'a 'Başınız beladaysa polisi arayın' dedim ama bana 'Polisi arayacak bir şey yok' dediler. Daha sora basından olaya ilişkin haberleri okudum." diye konuştu.

Sanık Mehmet Mutlu Kurtlar da tutuksuz yargılanmak isteğini söyledi. Annesi Emine Karpi'nin olayla ilgisinin bulunmadığını iddia eden Kurtlar, annesine polisi aramaması için baskı yaptığını öne sürdü.

Emine Karpi ise olayı kasıt altında işlemediğini savunarak, "Sadece kızın sabah öldüğünü anlayınca polisi arayamadım. Oğlumun uyuşturucu suçundan araması olmasından dolayı polisi aramadım. Mehmet'in zarar görmesini istemedim." dedi.

Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

Öte yandan, duruşma sonunda basın açıklaması yapan avukat Önder, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verildiğini ifade etti.

Sezgi'nin adalet ve birlik için bir simge haline geldiğini vurgulayan Önder, "Bize destek olan bütün STK'lara, yurdum teyzelerine, yurdum amcalarına, herkese çok teşekkür ederim. Bunların desteğiyle dosya daha da güçlü hale geldi." dedi.

Önder, bir sonraki duruşmada tüm tanıkların dinlemesi halinde mahkeme heyetinin dosya hakkında karar vermesinin söz konusu olabileceğini belirtti.

Olay

Antalya'da Ağustos 2009'da evden ayrıldıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan 16 yaşındaki Sezgi Kırıt'ın cesedi, Isparta'nın Gönen ilçesine bağlı Koçtepe köyünde tanınmaz halde bulunmuştu.