Senai Demirci, Peygamber Efendimizi Anlattı
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’i anlatan araştırmacı-yazar Senai Demirci, Peygamber Efendimiz’in mahcubiyet duygusunu, Allah ile kul ilişkisini ele aldı.
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'i anlatan araştırmacı-yazar Senai Demirci, Peygamber Efendimiz'in mahcubiyet duygusunu, Allah ile kul ilişkisini ele aldı.
Küçükçekmece Belediyesi'nin düzenlediği söyleşiye katılan araştırmacı-yazar Senai Demirci, peygamber sevdalılarına Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'i anlattı. Küçükçekmece Belediyesi Sefaköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleşen 'Hasreti Resulullah' başlıklı söyleşide konuşan Demirci, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in mahcubiyet duygusunu, Allah ile kul ilişkisini ele aldı.
"Allah ile kul arasındaki en önemli şey ümit etmek"
Katılımcılara kendi yaşamından kesitler de sunan Senai Demirci, Allah ile kul arasındaki en önemli şeyin ümit etmek olduğunu söyledi. Demirci sözlerini, "Allah, bizden ümit kestiğini sanmayalım diye bizimle konuşuyor. Bizi bu dünyaya gönderen Rabbimiz bizi tekrar kazanmak istiyor. Allah ben sana bir el uzattım, bu eli tut diyor" diyerek sürdürdü.
"Allah neden bana bu iyiliği yaptı demek lazım"
Beyazıt Bestami Hazretlerinin bir gün durup dururken bir nara attığından da bahseden Demirci, "Bu naradan insanlar korkuyor ve Beyazıt Bestami'ye neden bağırdığını soruyorlar. O da sokakta oturan köpeğin kendisine neden ben köpek oldum, sen insan diyerek hesap sorduğunu söylüyor. Eğer bu irade çapraz çalışsaydı kimse buna bir şey diyemezdi. O halde, Allah bana neden bu iyiliği yaptı diye sormak lazım" dedi.
Peygamber Efendimiz neden mahcubiyet duyardı
Kendi kızının bir gün koşarak yanına geldiğini ve düğün fotoğraflarında neden ben yokum diyerek kendisine sitem ettiğini anlatan Senai Demirci, "Biz yokken hiç kimse bizim yokluğumuzun farkında değildi. Dünya biz yokken de akıp gidiyordu. Biz varken hayattayken bile bazıları bizi yanında istemiyor değil mi?! Ancak Allah bizi yanına istedi, bizim yokluğumuzun farkındaydı. İşte Peygamber Efendimiz (SAV) bunun en fazla farkında olan insandı. Bu nedenle adı Muhammed'di. Bu yüzden büyük bir mahcubiyet duyardı" diyerek sözlerini noktaladı. - İSTANBUL