Selam Tevhid"De Kumpas Davası
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "Selam Tevhid" soruşturmasında kumpas kurduğu iddiasına yönelik soruşturmanın yargı ayağını oluşturan ve binlerce kişi hakkında usulsüz dinleme kararı vermekle suçlanan 54 hakim ve savcının yargılandığı davanın bugünkü...
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "Selam Tevhid" soruşturmasında kumpas kurduğu iddiasına yönelik soruşturmanın yargı ayağını oluşturan ve binlerce kişi hakkında usulsüz dinleme kararı vermekle suçlanan 54 hakim ve savcının yargılandığı davanın bugünkü oturumunda sanık savunmaları alınmaya devam edildi.
FETÖ/PDY'nin "Selam Tevhid" soruşturmasında, kumpas kurduğu iddiasına yönelik soruşturmanın yargı ayağını oluşturan ve Yargıtay 16. Ceza Dairesince görülen duruşma, Yargıtaydaki salonların yetersizliği nedeniyle Sincan Cezaevi yerleşkesindeki salonda yapıldı.
Heyete, Yargıtay 16. Ceza Dairesi Üyesi Mehmet Öztunç'un başkanlık ettiği duruşmaya, sanıklar, avukatları ile müşteki avukatları katıldı.
Duruşmada, 25 Aralık soruşturmasında da görev alan eski hakim Süleyman Karaçöl, bu dosya kapsamındaki usule yönelik itirazlarını dile getirdi.
Hükümetteki isimlere yönelik dinleme kararı vermediğini ifade eden Karaçöl, Selam Tevhid yapılanmasının mahkeme kararlarıyla varlığı kesinleşen bir örgüt olduğunu, dinleme kararlarını da bu çerçevede verdiğini savundu.
Dinlemeyle ilgili 413 karar verdiğini belirten Karaçöl, bu kadar fazla sayıda karar vermesinin bulunduğu yerde 18 ay görev yapmasından kaynaklandığını ileri sürdü.
O dönemde kendilerine günde 150-200 civarında dinleme talebi geldiğini kaydeden Karaçöl, bu nedenle taleplerin üst kısmını polislerin şablon olarak hazırlamasını istediklerini anlattı.
Suç isnat edilen eyleminin yargı yetkisini kullanmaktan ibaret olduğunu öne süren Karaçöl, "Dinleme kararı verilen kişilerin kimlerle görüşeceğini bilemem. Bunu savcı, kolluk bilir ancak benden saklarlarsa ben bilemem. Benim yaptığım eylem, uyarma cezası gerektirir." dedi.
MİT'in, FETÖ'nün örgüt içi haberleşmede kullandığı ByLock programına ilişkin raporunu kabul etmeyen Karaçöl, bu programı kullanmadığını iddia etti. Karaçöl, "Bu program bende olsa bile suç olur mu?" diye konuştu.
"Hiç mi şüphelenmediniz?"
Mahkeme Üyesi Hamdi Karahan, "Soruşturma kapsamında 4 yıl dinleme yapılıyor. Raporlara bakıyorsunuz, çoğunun içinde hiçbir şey yok. Bu süreçte gözaltı, tutuklama veya başka bir koruma tedbiri hiç istenmemiş, 4 yıl boyunca çok önemli isimlerle irtibatlı kişiler hedef seçilerek sürekli dinleme yapılmış. Bu durumdan hiç mi şüphelenmediniz?" sorusu üzerine Karaçöl, "Bu soruya aklımdaki bilgilerle cevap verebilirim, daha sonra ayrıntılı açıklayabilirim. DHKP-C, PKK, FETÖ birbirinden farklıdır. Bunlar aynı şekilde eylem yapmayabilir. Ben taleple bağlıyım. Operasyona karar vermek, dosyanın sahibi savcıya aittir." ifadelerini kullandı.
Duruşmaya, sanık savunmalarıyla devam ediliyor.