Şehit Oğlunun Acısını Unutmak İçin Kalay Yapıyor
Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesinde sığınmacıların bulunduğu taraftan açılan ateş sonucu şehit olan polis memuru Ferhat Avcı’nın babası, kalay yaparak, şehit oğlunun acısını unutmaya çalışıyor.
Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinde sığınmacıların bulunduğu taraftan açılan ateş sonucu şehit olan polis memuru Ferhat Avcı'nın babası, kalay yaparak, şehit oğlunun acısını unutmaya çalışıyor. Hafta sonlarında evde kalmak istemediğini belirten acılı baba, Silopi, Cizre, Silvan ve Sur gibi ilçelerde PKK'lara yönelik yapılan operasyonları değerlendirerek, teröristlere tepki gösterdi.
Suriye'nin Telabyad kenti sınırındaki Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinde 2 Mayıs 2013 tarihinde sığınmacıların bulunduğu bölgeden açılan ateş sonucu, Gaziantepli Polis Memuru Ferhat Avcı şehit edilmiş, 3'ü güvenlik görevlisi 12 kişi yaralanmıştı. Şehit edilen polis memuru Ferhat Avcı'nın Gaziantep'in İslahiye ilçesinde yaşayan 81 yaşındaki babası Hacı Mustafa Avcı, oğlunun acısını unutmak için yarım asırdır yürüttüğü kalaycılık mesleğine yeniden sarıldı. Oğlunun şehit edilmesinin ardından çok zor ve acılı günler yaşadıklarını belirten Hacı Mustafa Avcı, "Evde oturamıyorum. Yatınca her yerim ağrıyor. Evde sıkılıyorum. Mesleğime sarıldım, kendimi oyalıyorum. Ancak eşim evde zor zamanlar geçiriyor. Hafta sonu olmasını istemiyorum" diye konuştu.
TERÖRİSTLERE TEPKİ
Oğlunun şehit edilmesini takdiri ilahı ve kader olduğunu belirten acılı baba, Güneydoğu'daki Şırnak, Diyarbakır ve Mardin gibi illerde yapılan PKK'ya yönelik operasyonları da değerlendirdi. Hendek açan ve etrafı yakıp yıkan teröristlere de tepki gösteren Hacı Mustafa Avcı, teröristlerin Kürtlerin hakkını bahane ederek, Kürtlere zulüm ettiğini söyledi. Kendisi ve şehit olan oğlunun da Kürt olduğunu vurgulayan Baba Avcı, "Güneydoğu'da meydana gelen terör olaylarında, bu olayları yapanlar hep menfaatleri için yapıyor. Bunları yapanlar Müslüman değildir, olamazlar da. Bu olayların Kürtlükle de hiçbir şekilde alakalı yok. Madem Kürtler, neden Kürtlerin evleri yıkıp, yakıyorlar. Yine orada yaşayan Kürtlerin, memleketlerinden sürgün edilmesine neden oluyorlar. Bu olayların tamamı dış devletlerin birer oyunudur. bir defa Müslüman olan Müslüman din kardeşini öldürmez. Bir yere bomba yerleştirip, atıp 5 yada 10 çocuğun ölümüne neden olmaz. Bu insanlara yazık değil mi. Bu vatana yazık değil mi. Şu güzelim ülkeye yazık değil mi. Bu vatana hiç kimse dil uzatamaz. Şimdi herkesin evinin önünde iki tane otomobil var. ne istiyorsunuz. Neymiş efendim, 'ben kürdüm'. Yok efendim, 'ben de Kürdüm, benim oğlum da Kürttü, polisti, ama şehit oldu. Bir diğer oğlum da Kürt, o da devlet memuru. Bunlar oyun. Bunların Kürtlükle alakası yok. Hepsi yalan. Yabancı mihrakların gözü bu topraklarda. Amaçları, 'Türkiye'yi nasıl böler parçalarız'dır. Yazık ya, ben yarım asırdır esnaflık yapıyor. Kimse burada bana, sen Kürtsün burada çalışamazsın' demedi. Bu tür söylentileri çıkartanların hepsi sahtekardır. Bunlar Türkiye'yi batırmak istiyorlar" diyerek tepkisini dile getirdi.
İLÇEDEKİ SON 2 KALAYCIDAN BİRİ
Yarım asırdır bakır kalayladığını belirten şehit babası Avcı, her geçen gün mesleğinin unutulduğunu söyledi. Bakır eşyaların yerini cam ve alüminyum eşyaların almaya başladığını belirten Avcı, bunlarla birlikte insanların sağlığının da bozulmaya başladığını ifade etti. İlçede mesleği yapan son iki kişi kaldıklarını vurgulayan Avcı, mesleği öğretecek kimse bulamamaktan da yakındı. Avcı, "Bu mesleği kimse icra etmiyor. Halbuki bu meslek yararlı ve faydalı bir meslek. Ancak şimdi bu meslek tarihe karışmakta. Kimse bakır mutfak eşyası kullanmıyor. Evlerinde olanlar da ya süs olarak kullanıyor, ya da eskicilere veriyor. Şimdilerde çaydanlık, demlik yada tava tamiratı yapıyoruz. Kalaycılık unutuldu.Benim dışımda ilçe de bir tane daha kalaycı var. Ben bu mesleğe il başladığımda 4 yada 5 tane kalaycı vardı" diye konuştu.
Bakırın sağlıklı olduğunu vurgulayan Avcı, "Bakır tabakta yemek şifalıdır. Bizim nesil bitti, bakır tabaklarda yemek yemek dönemi de bitti. Şimdi cam tabaklarda ya da alüminyum tabaklarda yeniyor. buda kanser başta olmak üzere bir çok hastalığa neden oluyor. 12 yaşından bu güne kadar bu mesleği yapıyorum . Babamdan devraldığım bir meslek değil, çıraklıktan yetiştim" ifadelerini kullandı.
Kendisinin de herkes gibi vefat edeceğini hatırlatan Avcı, bu yaşında sağlıklı olmasını ise sürekli çocuk yaşından itibaren çalışmasından kaynaklandığını kaydetti. - GAZİANTEP