Seçmeli Derslere Taslak Kitap

Sarp Özer - Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Kur'an-ı Kerim, Hazreti Muhammed'in hayatının da aralarında bulunduğu seçmeli ders kitaplarının taslak olarak hazırlandığını belirterek, "Ancak bunları ders kitabı olarak basmayacağız bunları öğretim malzemesi olarak dağıtıyoruz. Önümüzdeki yıl bunları gözden geçireceğiz kullanan öğretmenlerimizden feedback alacağız ve onlardan sonra ders kitabı olarak bastırıp gelecek yıl onları da dağıtır hale geleceğiz" dedi.

Dinçer, konuk olduğu AA Editör Masası'nda AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Kemal Öztürk ile editörlerin gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Soru: Bazı okullara ders kitaplarının gitmediği, seçmeli Kur'an-ı Kerim, Hazreti Muhammed'in hayatı ders kitaplarının gönderilmediği yönünde iddialar var. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir-

Bakan Dinçer: Ders kitaplarının dağıtımıyla ilgili bir aksaklık yaşamadık. Ancak hangi okula ne kadar kitap gönderilmesi gerektiğini talep eden ilçe, okul yöneticileridir. Eğer herhangi bir okul kitap ihtiyacını bilişim ortamında bize bildirmemişse, bu çok istisnai bir durum olmalı, o zaman o okula kitap göndermemiş olabiliriz. ya da ikinci ihtimal, oraya tahminin üzerinde fazladan öğrenci gitmiş olabilir, kitap eksik olabilir. Biz Türkiye genelinde yüzde 99,8 oranında kitaplarımızı vaktinde dağıttık, sıraların üzerine koyduk ve çocuklarımıza ulaştı. Bunun dışında bir hata varsa o bakanlığın organizasyon gücünden ve kitap dağıtma çabasından değil muhtemelen yerel yöneticilerin ihmallerinden kaynaklanıyor olabilir. Bize bu konuda sorun varmış gibi çok ciddi bir şikayet ulaşmadı.

'Kur'an-ı Kerim, Siyeri Nebi ve diğer seçmeli derslerle ilgili kitapların hazır olmadığı' düşüncesi. Evet bu fikir doğru. Kitaplar hazır değil. Herhangi bir konuda yeni bir ders koyuyorsanız, bunun müfredatını yeni belirliyorsanız. Kitabının hazır olması için bir senelik süreye ihtiyacınız var zaten. Hemen 'pat' diye hazır olmaz. Bütün bunlara rağmen daha önceden konuyu, süreci tasarladığımız için bunların kitaplarını hazırladık. Bir, ders konuldu. İki, müfredatı belirlendi ve duyuruldu. Üç, o müfredata uygun bir şekilde kazanımları da içeren kitaplar taslak olarak hazırlandı. Ancak bunları ders kitabı olarak basmayacağız. Bunları öğretim malzemesi olarak dağıtıyoruz. Önümüzdeki yıla bunları gözden geçireceğiz. Kullanan öğretmenlerimizden feedback alacağız ve onlardan sonra ders kitabı olarak bastırıp gelecek yıl da dağıtır hale geleceğiz.

-Yaşayan diller ve lehçeler dersi için görevlendirme-

Soru: Yaşayan diller ve lehçeler dersi için öğretmen ihtiyacı nasıl karşılanıyor- Bununla ilgili öğretmen alımı yapılacak mı-

Bakan Dinçer: Bu sene, tahmini bir takım kararlar verdik. Çünkü önümüzü görebileceğimiz herhangi bir bilgi yoktu. İlk defa bir sürece karar verdiniz, uygulamaya koyacaksınız bu nedenle bir bilgiye değil tahminlere göre karar verdik. Bu yıl, bu dersi seçen öğrencilerimiz için öğretmen olarak Arap ve Fars dili mezunu öğretmenlerimizin bu dersi verebilmelerini öngördük. Kürt kökenli olup Kürtçe bilip Türkçe dersi anlatan öğretmenlere bu konuda izin vereceğiz. Sosyal bilgiler dersini anlatan öğretmenlere izin vereceğiz. Belki bunun gibi birkaç alana daha izin vereceğiz. Bunların içinden her okul idaresi bu standartlara uygun öğretmenlere bu seçimlik dersleri anlatması için görevlendirme yapacak. Önümüzdeki yıllarda ise Mardin Artuklu, Bingöl ve Muş üniversiteleri konuyla ilgili tezsiz yüksek lisans programları hazırladılar. Bu hazırlıklar doğrultusunda zaten öğretmen olan arkadaşlarımızdan Kürtçe dersi vermek isteyenlere tezsiz yüksek lisansla yeni bir alan yetkisi kazandıracaklar.

-Kürtçe ders kitabı-

Soru: Ne kadar Kürtçe öğretmenine ihtiyaç var-

Bakan Dinçer: Bunun kesin bir rakamını vermemiz zor. Şöyle bir oranlama yaparak, 25 bin kişi seçti 10 ya da 12 kişilik sınıflar olacak onu böldüğümüz zaman bu kadar öğretmene ihtiyaç olur şeklinde bir tahminde bulunmak doğru değil. Çünkü bazı yerlerde talep çok olduğu için 25-30 kişilik sınıflar açmanız gerekirken bazı yerlerde talep az olursa 10-12 kişilik sınıflar açmanız gerekebilir. Bazı yerlerde ise talep olmuştur ama bu 2-3 kişiliktir oraya da sınıf açmanıza gerek olmayabilir. Bununla ilgili kesin sayı ancak dersler seçilir, öğretmenler görevlendirilir ve bunların kayıtları bilişim ortamında eğitim sistemine dahil edilir o zaman bunu netleştirme imkanımız var. Şu anda belki karşılayabileceğimizi düşünüyoruz. Öğretmenlerin alanlarını ilk etapta geniş tuttuk. İlerde bu öğretmenler, o dersi vermeyecekler bu eğitim almış olanlar eğitimi verecek ama şu anda ilk etapta sorun çıkmasın diye bu uygulamayı yaptık.

Suriye'den bize 90 bine yakın göçmen geldi. Bunların çocukları var. Biz onlara Arapça ilkokul eğitim yapıyoruz. Kiminle yapıyoruz- Arapça bilen Türkçe öğretmenleriyle, Arapça bilen meslek öğretmenleriyle bunu yapıyoruz. Çünkü toplumumuzun potansiyeli buna uygun. Ama 'tam layıkıyla Kürtçe öğretecek öğretmen' diyorsanız, onu önümüzdeki yıllara hazırlamış olacağız.

Biz aynı zamanda Kürtçe dersi için de bir ders kitabı hazırladık, taslak olarak, yakında bunu da okullarla eğitim malzemesi olarak paylaşacağız. Önümüzdeki yıla onunda kitabını bastırmış olacağız."

Yayıncı: Ebubekir Gülüm - ANKARA