HDP Eşbaşkanı Sebahat Tuncel Başbakana Yüklendi

Halkların Demokratik Partisi(HDP) Şişli Mahmut Şevket Paşa Mahallesi Seçim Bürosu, HDP Eşbaşkanı Sebahat Tuncel ile Şişli Belediyesi Eş Başkan Aday Adayı Ayşe Berktay tarafından açıldı. Açılış sırasında konuşma yapan Tuncel, "Ayşe Berkkaya geçen dönem benim kampanyamda çok çalıştı. KCK davasında yargılandığında, Ona, 'Senin Sebahat Tuncel ile resmin var, sen Sebahat Tuncel ile şu toplantıya katılmışsın, BDP çalışmalarına katılmışsın. Demek ki teröristsin.' dediler. Arkadaşımız da onlara, 'Ben terörist falan değilim, bu mücadelenin içerisinde bulunmaktan gurur duyuyorum' dedi. Biz kimsenin parasını çalmadık. Bu sistem çürümüştür. Artık yürütülemez. AKP 2002'de yolsuzlukla mücadele için gelmişti. Dindarlar cumhuriyetin kuruluşunun dışına itilmişti. Bunu bahane ederek, 'Biz sistemin mağduruyuz, biz demokrasi getireceğiz, eşitlik getireceğiz, mazlumların yanındayız.' diyerek iktidara geldi. Ama AKP iktidara geldiğinde bütün bunları unuttu. Kendi iktidarı için uğraştı. 2002'den bugüne kadar AKP iktidarı aslında devletleşti. Şimdi bakıyorsunuz bir paralel devletten bahsediyorlar. Bu paralel devlet nereden çıktı biz biliyoruz. Nereden biliyoruz? Derin devletten biliyoruz. İttihat ve terakkiden biliyoruz. Ezilenlerin ve emekçilerin karşısında hep başka bir devlet vardı. AKP hükümeti, bu devlet geleneğini devraldı. Kendisi bu devlet ile işbirliği içerisine girdi. Şimdi Başbakan diyor ki, 'Efendim bize karşı bir komplo var.' Şimdi size sormazlar mı? Madem bu komplo vardı, siz 2002'de niye cemaatle işbirliğine girdiniz? Bugüne kadar birlikte yemediniz mi? Bütün düzeni birlikte kurmadınız mı? Yasaları birlikte çıkartmadınız mı? Şimdi aslında bugün itiraf ediyor. '28 Şubat'a postmodern darbe diyorduk, bugün için dost modern darbe diyoruz' diyor. Aslında bu ülkeyi birlikte bu hale getirdiklerini itiraf ediyor. Eğer şimdi sistemde bir çürüme varsa bu onların eseridir. AKP ile cemaatin ortak eseridir. CHP de buna ortaktır. Bu bir devlet geleneğidir. AKP, CHP, MHP aynı saftadırlar. Bunların işbirliğini her fırsatta gördük. En son Roboskide gördük. Sayın Kılıçdaroğlu her yerde, "Roboskinin hesabını ver' diyor. Ancak, bizim de Sayın Kılıçdaroğlu'na bunu sormaya hakkımız var. Sınır ötesi operasyona üçünüz birlikte el kaldırdınız. Sizden aldığı yetkiyle de, halkımızın başına bomba yağdırdılar. Başbakan her yerde, Tek millet, tek devlet, tek bilmem ne diyerek övünüyor. Biz de ona diyoruz ki, Türkiye'nin çok kimlikli, çok kültürlü, çok inançlı yapısına sahip çıkıyoruz. 'Tek tek' diyorsun, biz 'çok çok' diyoruz. Bakalım kim kazanacak. Çoklu mu kazanacak teklik mi? Başbakan her fırsatta 'Gezi Direnişi'ni küçümsüyor. Ama şunu unutuyor, 'Gezi Direnişi' Başbakan'ın tahtını sarstı" diye konuştu. - İstanbul