Savcıdan Eski Boydak Holding Yöneticilerinin Hisselerine El Koyma Talebi (2)

Boydak Holding yöneticilerinin yargılandığı FETÖ/PDY davasında görüşünü sunan cumhuriyet savcısı, sanıkların Boydak Holding ve bağlı şirketlerinde bulunan hisselerinin ayrı ayrı olmak üzere müsaderesini (bir şeyin mülkiyetinin devlete geçmesiyle sonuçlanan yaptırım) istedi.

Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen FETÖ/PDY davasının bugünkü duruşmasında, savcı celse arasında görüşünü tamamlayarak mahkemeye sundu.

Savcı, MASAK'ın mahkemeye gönderdiği raporda, Boydak Holding ve bağlı şirketlerin FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne sistematik ve yoğun miktarda para aktararak finans ettiklerine işaret etti.

Savcının görüşünde, şu ifadeler yer aldı:

"Söz konusu şirketin 2008-2016 yılları arasında resmi kayıtlara göre, Boydak Holding AŞ ve çok sayıda iştiraki tarafından vakfedilen aralarında FETÖ terör örgütünün lideri Fetullah Gülen'in de bizzat yer aldığı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı da dahil olmak üzere 7 farklı vakıf ve kuruluşa 2008-2016 döneminde 40.894.351.34 TL tutarında bağış ve yardım yapıldı. 2008-2016 yıllarında Boydak Holding ve iştiraklerinin yaptığı bütün yardımların, FETÖ/PDY ile ilişkili olan ve olmayan bütün kuruluşlar dahil tutarı ise 105.076.107.79 TL'dir. FETÖ/PDY ile ilişkili olduğu tespit edilen sadece bu 7 kuruluşa yapılan bağış yardım tutarının toplam bağış ve yardımlara oranı yüzde 38.92'dir. Bu şekilde holding ve bağlı şirketlerin örgüte sistematik ve sürekli olacak şekilde finans sağladığı tespit edildi."

- Terör örgütüne yapılan yardımlar gizlenmeye çalışılmış

Savcının görüşünde ayrıca, Boydak Holding ve bağlı şirketlerde resmi muhasebe programı olan SAP programı dışında, Logo Unity isimli muhasebe programının kullanıldığı, iki farklı muhasebe kaydının tespit edildiğini bildirdi.

Soruşturma süreci içerisinde Merkez Çelik AŞ'ye bağlı "server"lara bağlı olarak tutulan bu kayıtların iki farklı ve birbiri ile bağlantılı laptoplara yedeklenmesi akabinde silinerek imha edildiği ifade edilen görüşte, bu ikinci ve üçüncü muhasebe kaydının kapalı devre sistem içerisinde laptoplar üzerinde tutulmaya devam edildiğinin anlaşıldığı belirtildi. Bu ikinci ve üçüncü kayda ilişkin fiziki evrakın tutuksuz sanık Mustafa Boydak'ın talimatı ile Merkez Çelik AŞ'nin kazan dairesinde imha edildiğine yer verildi.

Her iki laptopun soruşturma ve kovuşturma süreci içerisinde saklandığı, ikinci ve üçüncü kayıt dışı kayıtların gizlenmesi konusunda finans departmanında çalışan kişilere yoğun bir baskı uygulandığı ifade edildi.

Bu şekilde eylemlerin ve terör örgütüne yapılan yardımların gizlenmeye çalışıldığının tespit edildiğine yer verilen savcının görüşünde, dosya kapsamına alınan şirket yöneticilerine ait birçok mail içeriği ve yazışmalardan da anlaşılacağı üzere örgüt tarafından gerek yurt içinden gerekse yurt dışından gelen finans taleplerinin şirket yöneticileri tarafından kabul edildiğine vurgu yapıldı. Örgütün finanse edilmesi konusunda örgüt yöneticileri tarafından talimatlar verildiğini belirtildi.

- Örgüte 500 milyon liraya yakın para aktarıldı

Görüşte, örgüt liderinin Bank Asya'ya para yatırılması yönünde çağrısının yapıldığı dönemde holding bünyesindeki Boypaş AŞ'nin yüklü miktarda Asya Katılım Bankasına para yatırdığı ifade edildi.

Yine şirket yöneticisi olan sanıkların da gerek bizzat, gerekse aile fertleri adına açtıkları hesaplar üzerinden Asya Katılım Bankası'nda bulunan hesaplarından yüklü miktarda paralar yatırdıkları kaydedildi.

Dosya kapsamına alınan Orhan Aydın isimli sanığa ait ByLock içerikleri ve savunmasından da anlaşılacağı üzere himmet adı altında holding adına aylık düzenli ödemeler yapıldığı ve örgüte aktarıldığının anlaşıldığı değerlendirmesi de görüşte yer aldı.

Örgüt ile sıkı bir irtibat ve organik bağı bulunan holding ve bağlı şirketlerin yöneticilerinden olan sanıkların örgütsel talimatların uygulanması konusunda holding ve şirketleri kullandıklarına yer verilen savcının görüşü, şöyle devam etti:

"Delillerin gizlenmesine yönelik olduğu bilirkişi raporlarından anlaşılan gayri resmi muhasebe kayıtlarının da tutulduğu, bu şekilde holding ve bağlı şirketlerin örgütü finans etme adına gerçekleştirdiği işlemlerin gizlenmeye, saklanmaya çalışıldığı, dosya kapsamına alınan sanık Mustafa Boydak'ın diğer örgüt yöneticilerine hitaben öz eleştiri anlamında bir kısım düşüncelerini aktardığı sırada, malum yapıya şimdiye kadar 500 milyon TL'ye yakın para aktardığı yönünde yazışması ve mail içeriği ile birlikte değerlendirildiğinde, şirket yöneticisi olan sanıkların örgütsel talimatlarla devamlılığı sağlamak adına holding ve bağlı şirketleri örgütün amaçlarına hizmet etmek amacıyla kullandıkları ve hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceği şekilde ve örgütsel aidiyet ve sadakat duygusu ile holding faaliyetlerinin örgütün amaçlarını tahsis ettikleri değerlendirilmektedir."

- Eski Boydak Holding yöneticilerinin hisselerine el koyma talebi

Sanık olarak yargılanan kişilerin Boydak Holding ve bağlı şirketlerdeki hisselerinin müsaderesi konusunda yapılan değerlendirmeye ye verilen görüşte, şu ifadelere yer verildi:

"Anılan yasal gerekçelerle Boydak Holding ve bağlı şirketlerin uzun süreye yayılan ve hayatın olağan akışına uygun düşmeyen yüksek miktarlı bağış ve yardımlarının örgütün devamlılığını ve sürekliliğini sağlamaya yönelik olduğu ve bu kapsamda holding ve bağlı şirketlerin yöneticisi olan sanıkların örgütsel talimatlarla uzun süreden bu yana örgütün birçok vakıf, dernek ve kuruluşunun örgütsel talimatlarla desteklenmesi amacıyla holding ve bağlı şirketleri kullandığı ve bunun sistematik ve süreklilik arz ettiği gerekçesiyle müsadere talebinin kabulü ile yukarıda ismi belirtilen sanıkların Boydak Holding AŞ ve bağlı şirketlerde bulunan hisselerini ayrı ayrı olmak üzere TCK'nın 54/4 maddesi gereğince müsaderelerine karar verilmesi talep olunur."

Savcı görüşünde, tutuklu sanık Memduh Boydak'ın, "silahlı terör örgütü yöneticiliği" suçundan 15 yıldan 22,5 yıla, sanıklar Hacı, Şükrü, Mustafa, Bekir, Erol ve İlyas Boydak ile Murat Bozdağ'ın, "silahlı terör örgütü üyeliği"nden 5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Sanık Halit Bayhan'ın ise delil yetersizliğinden beraatini istedi.

Sanıklardan Memduh, Hacı ve Şükrü Boydak'ın tutuklu yargılandığı 9 sanıklı davada, mahkeme heyetinin 28 Mayıs'ta yapılacak duruşmada, sanık ve avukatlarının esasa ilişkin savunmaları alarak kararını açıklaması bekleniyor.

(Bitti)