Sancaktepe'deki Terör Saldırısı
Sancaktepe'de 12 Mayıs'ta İsmail Hakkı Tunaboylu Kışlası'nda görev yapan askeri personeli taşıyan servis aracının geçişi sırasında meydana gelen patlamada, 6'sı asker 3'ü sivil olmak üzere 9 kişinin yaralandığı terör saldırısına ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı.
Sancaktepe'de 12 Mayıs'ta İsmail Hakkı Tunaboylu Kışlası'nda görev yapan askeri personeli taşıyan servis aracının geçişi sırasında meydana gelen patlamada, 6'sı asker 3'ü sivil olmak üzere 9 kişinin yaralandığı terör saldırısına ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü, Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan 17 sayfalık iddianamede, 3'ü tutuklu 6 kişi şüpheli, 45 kişi de müşteki olarak olarak yer aldı.
İddianamede, olay tarihinde Samandıra Kışlası civarında patlama olduğunun bildirildiği, İsmail Hakkı Tunaboylu Kışlası'nda görevli askeri personelin sivil servis aracıyla kışladan çıktıktan sonra seyir halindeyken bir patlama olduğu, patlamada servis aracı ile etraftaki ev ve iş yerlerinde hasar meydana geldiği aktarıldı.
Eylemin askeri personele yönelik bombalı bir saldırı olduğunun anlaşıldığı kaydedilen iddianamede, yapılan araştırmalarda bombalı aracın plakasının şüpheli Mahsun Bulucu'ya ait olduğunun belirlendiği, Bulucu'dan alınan bilgiler doğrultusunda diğer şüphelilerin de yakalandığı belirtildi.
İddianamede, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Bomba İmha ve İnceleme Şube Müdürlüğünce ele geçirilen bulgular üzerinde yapılan inceleme sonucunda hazırlanan raporda, TNT'nin ana patlayıcı madde olarak, LPG tüplerinin parça etkisi ve yangın çıkarmak amacıyla, çiviler ve çelik dübellerin ise parça etkisi oluşturması için, bombayı kamufle etmek için de otomobilin dış kap olarak kullanıldığı bildirildi.
Askeri aracın servis şoförü müşteki H.D'nin alınan ifadesinde, İsmail Hakkı Tunaboylu Kışlası'nın personel servisi işini yaptığını, olay günü 16.30'da kışladan çıkış yaptığını, 600-700 metre ilerledikten sonra bir patlama sesi duyduğunu, aracın camlarının kırıldığını, aracın içine ateş girdiğini gördüğünü, herkesin araçtan indiğini, her yerde ateş ve duman bulunduğunu, bombalı saldırı olduğunu anladığını ve şikayetçi olduğunu söylediği aktarıldı.
İddianamede, olay sırasında evinde bulunan 15 yaşındaki mağdur S.E'nin ifadesinde ise, patlama sonucunda ikametlerinin camlarının kırıldığını, kırılan cam parçalarından birinin bacağını kestiğini ve şikayetçi olduğunu bildirdiği kaydedildi.
Telsiz konuşmalarına yansıdı
Meydana gelen patlamadan sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan tespitte, örgüt mensuplarının telsiz konuşmalarında Sancaktepe'de meydana gelen olaydan bahsederek örgüt tarafından gerçekleştirildiği yönünde konuşmalar yaptıkları belirtilen iddianamede, aynı gün PKK/KCK terör örgütü güdümünde yayın yapan ANFNEWS isimli internet sitesinde yapılan açıklamada da bombalı eylemin üstlenildiğinin tespit edildiği bilgisi verildi.
İddianamede, şunlar kaydedildi:
"Amacı ülkenin birliğini bozarak, devlet egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet iradesinden ayırmak olan PKK terör örgütünün bir unsuru olan HPG yapılanmasına bağlı ÖSB biriminde hareket eden ve bu anlamda örgütün üyesi olan şüphelilerin, fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek örgütün amacına ulaşmak doğrultusunda eylemi işlediği, eylemin trafiğin yoğun olduğu saatlerde Sancaktepe'de cadde üzerinde tesiri yüksek bombayla askeri servis aracına karşı işlendiğinden servis aracında bulunanlar yanında etraftaki insan ve eşyaların da zarar göreceğinin muhakkak olması karşısında doğrudan kasıtla eylemlerini gerçekleştirdikleri ve şüphelilerin TCK'nın 302. maddesinde düzenlenen 'devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak' suçunu birlikte işledikleri anlaşılmaktadır."
Şüpheliler Osman Gülen ve İrfan Kılıç'ın bombalı aracı hazırlayıp olay yerine önce keşif, sonrasında da eylem için getirip patlamasını sağladıkları vurgulanan iddianamede, diğer şüphelilerin de Gülen ve Kılıç'a yardım ederek birlikte hareket edip suçu beraber işledikleri kaydedildi. Şüphelilerden Osman Gülen'in polis kayıtlarında canlı bomba eyleminde kullanılabilecek nüfus cüzdanı taşıdığı şeklinde hakkında istihbari bilgiler bulunduğu da belirtilen iddianamede, şüphelinin araştırmalara rağmen bulunamadığı ve hakkında yakalama kararı çıkarıldığı kaydedildi.
İddianamede, şüpheliler Osman Gülen, İrfan Kılıç, Şaban Uslu, Mehmet Akif Uslu ve Umut Uslu'nun "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" suçundan ağılaştırılmış müebbet, "tasarlayarak bombalama suretiyle kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs", "tasarlayarak bombalama suretiyle öldürmeye teşebbüs", "tasarlayarak bombalama suretiyle çocuğa karşı öldürmeye teşebbüs", "askerin hizmetine verilmiş kara ulaşım aracına zarar vermek", "bombalama suretiyle mala zarar verme" ve "tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması, el değiştirmesi" suçlarından da toplamda 225'er yıldan 624'er yıla kadar hapis cezası talep edildi.
Şüpheli Abdülbaki Uslu hakkında da "silahlı terör örgütüne yardım etme" suçundan 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenen iddianame gönderildiği Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. Şüphelilerin yargılanmasına ilerleyen günlerde başlanacak.