Sanat güneşi doğmak için 45 yıldır bekliyor
Eskişehir sokaklarında söylediği şarkılarla sesi Bülent Ersoy ve Müzeyyen Senar'ın sesine benzetilen Ali Rıza Işık, yıllardır sahneye çıkacağı günü bekliyor.
Eskişehir sokaklarında söylediği şarkılarla sesi Bülent Ersoy ve Müzeyyen Senar'ın sesine benzetilen Ali Rıza Işık, yıllardır sahneye çıkacağı günü bekliyor.
Eskişehir'de sokaklarda kurduğu düzen ile Türk Sanat Müziği söyleyen Ali Rıza Işık, sesini duyan vatandaşları şaşırtıyor. Sesinin Bülent Ersoy ve Müzeyyen Senar ve Zeki Müren'e benzetilmesinden hoşnut olan Işık, yıllardır sahnede sevenleri ile buluşacağı günü bekliyor. Işık, 1974 yıllarında Eskişehir'de çıktığı sahnelerde hazırlanan 'Dev sanat güneşi' yazılı afişleri evinin duvarında saklıyor. Aradan geçen yıllara rağmen istediği imkanı bulamayan Alı Rıza Işık, hala umudunu kaybetmedi. Şarkılarını Eskişehirli vatandaşlara söylemeye devam eden Işık'ın en büyük hayali ise Türk Sanat Müziğinin önde gelen isimleri ile sahneye çıkmak.
Müzik hayatının başlaması hakkında konuşan Ali Rıza Işık, "Müzik hayatım çocukluğumda başladı. Türk sanat müziğine çok hevesliydim. Polatlı Esentepe İlkokuluna gittiğim dönemde, müzik derslerini çok severdim. Arkadaşlarımız rica ederdi, ben de Türk Sanat Müziği söylerdim. 1973'ün 6'ınc ayında buraya geldik. Aradan 1 sene geçmedi kardeşim beni yarışmaya dahil etmiş. O ara ben inşaatta çalışıyordum. Söylemiş, gelsin yetiştiririz demişler. Provalara girdik. Orada Pazar günü büyük bir elem olacak dediler. Sınavdan geçtik. Bana saat 2'ye 10 kala listeler asılacak dediler. Daha sonra eve gittik geldik. Listede yedeğe bil çıkmamıştık. Kaybettik yarışmayı. İstanbul'dan gelen konservatuvar hocaları, sesim taklit diye elemişler. Üzülmedim ama, yarışmayı kaybetmiş olduk. 'Sizin salona sanatçı lazım mı?' diye sordum. Kardeşim sen akşam gel her gün düğün var diyerek beni çağırdı. Akşam salona gittik. Oradaki müzisyenler biz sanat müziğine eşlik edemeyiz, arada mikrofon ile okusun demişler. Biz başladık mikrofon ile okumaya. Sağ olsunlar bana 15 dakika müsaade ettiler. O gün sahneye çıktık. Ortalama 1 sene sonra 1976 yılında düğüne çıkmıştım. Orkestra 'sen artık bizden oldun, sana ekip olarak eşlik edelim' dediler" dedi.
"Sesimi duyalar playback yapıyorum sanıyor"
Sokaklarda şakılar söylediğinde karşılaştığı olaylar hakkında da konuşan Işık, konuşmasının devamında şunları söyledi:
"Bana 'ben müzik hocasıyım, sen playback yapıyorsun' dediler. Vaktiniz varsa dinleyin dedim ve söyledim. 'Pes' dedi. Allah vermiş işte oluyormuş hoca dedim. Bu playback değil mi diyenler de var, gelip soranlar da var. Birine şahit oldum. İzmir Karşıyaka'dan gelmiş. Bana 'kes bunu sen okumuyorsun, playback yapıyorsun dedi. Dinledi, 'olamaz aynı Bülent' dedi. Bana 'kardeşim sen burada neden duruyorsun' dedi. Ne yapayım diye sordum. 'Gel İzmir Karşıyaka'ya böyle oku, çok güzel para kazanırsın' dedi." - ESKİŞEHİR