Said Nursi'nin Vefatının 57. Yılı

Barla Platformu Başkanı ve AK Parti Isparta Milletvekili Said Yüce, Said Nursi'nin amacının insanlığın kurtuluşu olduğunu belirterek, "O, insanların en büyük meselesinin 'imanlarının kurtulması' olduğunu söyleyerek, günümüzün en büyük problemi olan anarşi ve terör tehdidine karşı da çözüm olarak Allah'a ve ahirete imanla kalplere birer manevi yasakçı yerleştirilmesi gerekliliğini ifade etti." değerlendirmesinde bulundu.

Yüce, Said Nursi'nin vefatının 57. yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada, Nursi'nin hayatını Kur'an-ı Kerim ve Resulullah'ın sünnetine adayan büyük bir İslam alimi olduğunu kaydetti. Nursi'nin, insanların hem dünyalarının hem de ahiretlerinin kurtulması, ebedi saadet kazanmaları için çalıştığına dikkati çeken Yüce, İslam ve Kur'an'a hizmet etmek için hiçbir şeyi alet etmediğini, kimseden bir şey istemediğini, hiçbir dünyevi makamı kabul etmediğini ve hedefine de koymadığını vurguladı.

Said Nursi'nin amacının insanlığın kurtuluşu olduğunun altını çizen Yüce, şunları kaydetti:

"O insanların en büyük meselesinin 'imanlarının kurtulması' olduğunu söyleyerek, günümüzün en büyük problemi olan anarşi ve terör tehdidine karşı da çözüm olarak, Allah'a ve ahirete imanla kalplere birer manevi yasakçı yerleştirilmesi gerekliliğini ifade etti. Bediüzzaman, en yüksek bilimin marifetullah yani Allah'ı bilmek ve tanımaya çalışmak olduğunu belirterek, bütün ilimlerin ancak kainatın sahibi, bütün mahlukatın ve mevcudatın yaratıcısının bilinmesi ile hakiki bilim olabileceğini ifade etti. İnsanlığın var olduğu günden beri sorduğu, 'Necisin, nereden geliyorsun ve burada vazifen nedir?' gibi sorularının cevaplarının bulunmasıyla, bunun da, ancak fen bilimleri ile din bilimlerinin beraber okutulmasıyla olabileceğini söyledi. Modern bilimlerin ve fenlerin sadece Cenab-ı Hakk'ın kainatta koyduğu kanunların keşfedilmesinden ibaret olduğunu ve evrende işleyen bütün kanunların ve tasarrufların da Allah'ın isim ve sıfatlarının tecelli ve tezahürleri olduğunu hep vurguladı."

Yüce, Nursi'nin sadece bir din alimi değil aynı zamanda bir vatan kahramanı da olduğunu, İstanbul'un İngiliz işgalinden kurtulmasında önemli mücadeleler verdiğini, Birinci Dünya Savaşında Van, Erzurum, Bitlis ve Muş'un Rus ve Ermeni istilasından kurtulmasında talebeler ile savaştığını, Ruslara esir düştüğünü, Osmanlının son harbiye nazırlığı tarafından kahramanlık madalyasıyla ödüllendirildiğini aktardı.