Haberler
İsrail ile Lübnan arasında sağlanan ateşkes antlaşması yürürlüğe girdi

Ateşkes başladı! Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail ile Lübnan arasında sağlanan ateşkes antlaşmasının detayları belli oldu

Tarihi antlaşmanın detayları belli oldu! Gündem yaratacak "gizli madde" iddiası

Özgür Özel'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'Esad' çağrısı

Özgür Özel "Ben de gelirim" diyerek duyurdu

Kendisinden ayrılmak isteyen sevgilisine sabaha kadar işkence etti

"Sana bir sürprizim var" deyip genç kıza sabaha kadar işkence etti

Sağlık Bakanlığı'ndan Bakanlık Müfettişlerince Yürütülen Soruşturmalarla İlgili Açıklama Geldi

Sağlık Bakanlığı'ndan Bakanlık Müfettişlerince Yürütülen Soruşturmalarla İlgili Açıklama Geldi
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

24 Kasım 2011 tarihinde bazı medya kuruluşlarında "Böbrek nakli oldu AIDS'ten öldü" başlığıyla verilen ve böbrek nakli esnasında HIV virüsü kaparak hayatını kaybettiği iddia edilen böbrek hastası Ahmet Emin Bilgin'in ölümüyle ilgili başlatılan...

24 Kasım 2011 tarihinde bazı medya kuruluşlarında "Böbrek nakli oldu AIDS'ten öldü" başlığıyla verilen ve böbrek nakli esnasında HIV virüsü kaparak hayatını kaybettiği iddia edilen böbrek hastası Ahmet Emin Bilgin'in ölümüyle ilgili başlatılan soruşturma tamamlandı. Kan bağışlayıcısı hakkında suç duyusunda bulunuldu.

24 Kasım 2011 tarihinde bazı medya kuruluşlarında "Böbrek nakli oldu AİDS'ten öldü"

gibi başlıklarla verilen ve böbrek nakli esnasında HIV virüsü kaparak hayatını kaybettiği iddia edilen böbrek hastası Ahmet Emin Bilgin'in ölümüyle ilgili başlatılan soruşturma sonucunda HIV virüsü taşıyan ve kan bağışında bulunan donör hakkında; uzman heyeti tarafından hazırlanan raporda, üç hastaya verilen kan ürünlerini bağışlayan donörün gerek bağışçı formlarında verdiği bilgilerde gerekse sözel görüşmede şüpheli ilişkilerini doğru beyan etmeyerek üç hastaya HIV virüsü bulaşmasında ihmalinin bulunduğunun belirtildiği kaydedildi. Bu veriler ışığında üç hastanın da HIV virüsü kapmasında ihmali bulunduğu anlaşılan kan bağışlayıcısı ile ilgili Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiği açıklandı.

Kızılay Kuzey Marmara Bölge Kan Merkezi'nde bağışçılardan alınan kanların mikrobiyolojik tarama testleri için güncel mevzuat ve güncel rehberlerde şart koşulduğu gibi güvenilir ve onaylanmış dördüncü jenerasyon kitler kullanılmış olmasına rağmen, muhtemelen "pencere dönemi" nedeniyle bir bağışçının 17 Mart 2011 tarihli bağışında kendisinden alınan kanın analizinde anti-HIV "negatif" bulunduğu, aynı donörün 28 Eylül 2011 tarihindeki ikinci kan bağışı sırasında HIV pozitifliği saptanması üzerine kendisiyle görüşme yapan Kan Merkezi doktorlarının, kişinin verdiği öyküyle yetindikleri ve önceki bağışıyla ilgili geriye dönük araştırma yapmadıkları dolayısıyla bu konuda ihmalleri olduğu tespit edildiğinden konu ile ilgili Türk Kızılay Başkanlığı'na suç duyurusunda bulunulması gerektiği sonucuna ulaşıldığı ifade edildi.

Göztepe Özel Medikal Park Hastanesi hakkında; uzman heyetince hazırlanan raporda, hastaya renaltransplantasyon gerçekleştiren ve HIV enfeksiyonu tanısı konularak başka bir merkeze nakledilene kadar izleyen Özel Göztepe Medikal Park Hastanesi ile HIV enfeksiyonu tanısıyla nakledildiği ve ölümüne kadar izleyen İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde hastaya yapılan tüm tıbbi girişimlerin yerinde ve zamanında uygulandığının tespit edildiği, Ahmet Emin Bilgin'in ölümü konusunda her iki hastanenin de kusurlu bulunmadığı bildirildi. Ancak, yine uzman heyetinin raporunda, Ulusal Kan ve Kan Ürünleri Rehberi 2009 ve 2011'in ilgili maddelerinde " Hastaneler kan ürünü alan bir hastada, verilen ürünün hepatit (B veya C) veya HIV yönünden bulaştırıcı olduğuna dair laboratuar bulguları ve/veya hastalık semptomları saptanması halinde Bölge Kızılay Merkezini bilgilendirmelidirler." hükmüne yer verildiği hatırlatılarak, "Bu çerçevede Özel Göztepe Medikal Park Hastanesi'nin hastalarının HIV pozitifliği doğrulandığı andan itibaren Kızılay Kuzey Marmara Bölge Kan Merkezi'ne bildirim yapmadıkları anlaşılmış ve adı geçen hastanenin Kan ve Kan Ürünleri Yönetmeliği'nin 20. Maddesinin 1. fıkrası doğrultusunda uyarılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Özel Erdem Hastanesi hakkında; uzman heyeti tarafından hazırlanan raporda, HIV virüsü bulaşan bir diğer hastaya, HIV virüsünün bulaşmasında Özel Erdem Hastanesi çalışanlarının ihmal ve kusurunun bulunmadığı tespit edilmiştir. Ancak, yine uzman heyetinin raporunda, adı geçen hastanenin Ulusal Kan ve Kan Ürünleri Rehberi 2009 ve 2011'in ilgili maddeleri doğrultusunda hareket etmediği anlaşılmış ve Özel Erdem Hastanesi'nin Kan ve Kan Ürünleri Yönetmeliği'nin 20. Maddesinin 1. fıkrası doğrultusunda uyarılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi hakkında; HIV virüsü kapan bir başka hastayla ilgili olarak da hastanın HIV virüsü kapmasında Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi çalışanlarının kusurunun olmadığı, hastanın HIV virüsünü kaptığını inceleme sürecinde öğrendikleri, dolayısıyla ilgililer hakkında her hangi bir işlem yapmaya yer olmadığı anlaşılmıştır." ifadelerine yer verildi.

KAYSERİ'DE ÖZEL BİR HASTANE AMELİYATHANESİNE AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN GÖRÜNTÜLERLE İLGİLİ TEFTİŞ KURULU RAPORU

17 Ocak 2012 tarihinde bir televizyon kanalının ana haber bülteninde

"Ameliyat Dikişleri Mobilyacıdan" başlıklarıyla verilen ve Kayseri'de Özel Avrupa Hastanesi'nin ameliyathanesinde temizlik işlerinde çalışan personelin ameliyat yapan hekimlere cerrahi müdahalelerinde yardım ettikleri ve ameliyathanede çiğ köfte yaptıkları yönündeki iddialarla ilgili yürütülen soruşturma da sonuçlandı. Soruşturma sonucunda çıkan kararda yer alan ifadeler şöyle:

"Adı geçen hastanede tıp mesleğini icra yetkisi bulunmayan temizlik personelinin 1219 Sayılı Kanunun 25. Maddesine aykırı olarak müdahale yaptıkları belirlenmiştir. Hastane tüzel kişiliği hakkında Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma ve adli yönden inceleme başlatılmıştır.

Ameliyathaneden sorumlu hekimlerin; ameliyatı bitmiş hastanın açık yarasına temizlik personeli tarafından cerrahi müdahale yapılmasına; yine cerrahi müdahale sırasında hekim veya yardımcı sağlık personeli tarafından yapılması gereken aspiratörle kan ve mayi temizleme işleminin temizlik personeli tarafından yapılmasına sebebiyet verildiği ayrıca ameliyathane servisinin yarı steril alanında çiğ köfte yapılmasına izin verildiği (ameliyathane koşulları açısından olumsuz bir durumun oluşmasına ve enfeksiyon riskinin artmasına neden olduğu) tespit edilmiştir. Bu çerçevede, ilgili hekimlerin gerekli dikkati ve özeni göstermedikleri sonucuna ulaşılmış ve Hasta Hakları Yönetmeliği'nin 21'inci maddesinin (c) bendine, Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi'nin 2'inci maddesine ve Hekimlik Mesleği Etik Kurallarının 21'inci maddesine göre işlem tesisini teminen suç duyurusu raporu düzenlenmiştir.

Ayrıca, tıp mesleğini icraya yetkili olmayan kişilerin ameliyatlarda hekimlere cerrahi asistanı gibi yardımda bulunmalarıyla ilgili olarak;

2219 Sayılı Hususi Hastaneler Kanunu'nun 44'üncü maddesi gereğince, Özel Avrupa Hastanesi'nin o dönem mesul müdürüne iki bin lira idari para cezası verilmesine, yine söz konusu hastanede, ameliyathane defterine, ameliyata katılan sağlık ekibinden sadece ilgili doktorun isminin yazılması (diğer sağlık personelinin herhangi bir kaydına rastlanılmaması) nedeniyle Özel Hastaneler Yönetmeliği'ne ekli denetim formunun 2. bölümünün 31. Maddesi çerçevesinde mesul müdürün uyarılmasına karar verilmiştir"

PUSAT KAYA'NIN ÖLÜMÜYLE İLGİLİ TEFTİŞ KURULU RAPORU

9 Eylül 2011 tarihinde bazı medya kuruluşlarında "Güle oynaya girdi öldü" vb. başlıklarla verilen ve tedavisinde gerekli dikkat ve özenin gösterilmeyerek 4 yaşındaki Pusat Kaya'nın ölümüne neden oldukları iddia edilen Bursa'da özel bir hastane ve bu hastanede ameliyatı gerçekleştiren ekiple ilgili Teftiş Kurulunca yürütülen soruşturma sonuçlandı. Soruşturma sonucunda çıkan karar şöyle:

"7 Eylül 2011 tarihinde Pusat Kaya isimli hastanın ameliyatının gerçekleştirildiği Bursa Özel Rentıp Tıp Merkezine ait Cerrahi Müdahale Uygulama İzin Belgesinde Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi branşının bulunmadığı, bahsi geçen operasyonu gerçekleştiren Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanının adına da çalışma belgesinin düzenlenmediği tespit edilmiştir. Bu konuda Bursa Sağlık Müdürlüğü tarafından Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkındaki Yönetmeliğin ilgili hükümleri çerçevesinde adı geçen sağlık kuruluşunun mesul müdürü uyarılmış ve cerrahi birimi ile ameliyathane faaliyetleri 9 Eylül 2011 tarihinden itibaren 30 gün süre ile durdurulmuştur.

Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkındaki Yönetmelik hükümleri gereğince Özel Tıp Merkezinin özel bir ambulans firması ile hizmet alım sözleşmesi olduğu, bunun yanı sıra merkezin lacivert çizgili hasta nakil ambulansı olduğu ancak vakada 112 acil yardım ambulansının talep edildiği görülmüştür. Saat 20.45'te talep edilen 112 ambulansın saat 20.48'de olay yerine ulaştığı tespit edilmiş ve hastanın ambulans ile nakledilmesi hususunda olumsuz herhangi bir durum tespit edilmemiştir.

Uzman Heyet tarafından hazırlanan raporda, tıbbi tanı ile ameliyatın uyumlu olduğu, ameliyat sırasında bir problemle karşılaşılmadığı belirtilmekle birlikte kesin bir kanaate ulaşılabilmesinin ancak ayrıntılı otopsi ile mümkün olabileceği yönünde görüş bildirilmesi, ayrıca anestezi yönünden, hastanın takibinin yanı sıra, anestezi ve cerrahi hazırlığa yönelik süreç ile operasyon sürecindeki incelemenin yetersiz olduğunun belirtilmesi üzerine Bursa Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiştir" - ANKARA

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title