Sağlığın ve Lezzetin Adresi: TEKSÜT Peynirler

Geziye ev sahipliği yapan TEKSÜT'ün tesislerinde gazeteciler, peynir üretimine dair her detayı inceleme fırsatı buldu.

Uzman Diyetisyen Dilara Koçak ise süt ve süt ürünlerine ilişkin verdiği bilgilerle, peynirin insan sağlığı için taşıdığı önemi tüm ayrıntılarıyla aktardı.

Yarım asırdan fazla bir süredir peynirin en doğal ve kaliteli halini sunan TEKSÜT, düzenlediği geziyle basın mensuplarını Gönen'de ağırladı. TEKSÜT fabrikasını gezen ve peynir üretimini yakından inceleyen gazeteciler, ürünler hakkında detaylı bilgi almayı da ihmal etmediler.

TEKSÜT gezisi sırasında Uzman Diyetisyen Dilara Koçak da yaptığı sunumla peynirin yararlarını anlattı. Peynirin kalsiyum ve protein yönünden iyi bir kaynak olduğunu vurgulayan Koçak, sözlerine şöyle devam etti: "Kalsiyum, kemik ve diş sağlığı için önemli bir mineraldir. Özellikle süt sevmeyen çocuklar için peynirin içeriğindeki kalsiyum çok kıymetlidir. Kalsiyum; sinir sistemi çalışmasında, kasların kasılmasında ve kanın pıhtılaşmasında görev alır. Çocukların kemik gelişimi için kalsiyum almaları önemlidir.

Kalsiyumun dışında, peynir iyi bir fosfor kaynağıdır. Fosfor; diş ve kemik yapısı, böbreklerin fonksiyonu, kas ve sinir aktivitesi için alınması gereken diğer bir mineraldir. Kalsiyum ve fosfor beraber çalışarak etkinlik gösterirler. Bu nedenle, bu iki mineralin birlikte olduğu peynir, iyi bir seçimdir.

B12 vitamini, DNA oluşumunda, kan yapımında ve folik asidin metabolizmasında kullanılır. Kalp, kanser ve sinir hastalıklarından korunmak için de gerekli bir vitamindir. Yağda eriyen A, D, E ve K vitaminleri için de peynir iyi bir kaynaktır.

Peynir protein ile birlikte karbonhidrat ve yağ da ihtiva ettiği için vitamin ve mineral içeriğini de düşününce aslında dengeli beslenmenin en iyi bileşimlerinden birisi denilebilir."

Bireylere sağlık durumlarına ve kişisel özelliklerine göre yarım yağlı peyniri de önerdiğini belirten Dilara Koçak, favorisinin peynirli atıştırmalıklar olduğunu, karbonhidrat, protein ve yağ içerdiğinden dengeli bir besin haline gelmesiyle birlikte tok tutucu özelliği olduğunu da söyledi.

Peynirin sertliğinin kalsiyum oranıyla da doğru orantılı olduğunu söyleyen Koçak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Peynirde laktoz yok denecek kadar az bulunur ve bu nedenle sütü sindirmekte zorlanan çocuklar için alternatiftir. Peynir ne kadar sertse kalsiyum oranı o kadar iyidir. Protein açısından bakılacak olursa 1 dilimlerinde en yüksek protein parmesan peyniri, gravyer peyniri, taze kaşar ve çedar peynirindedir. Ancak çocuklar sürülmesi ve tüketimi kolay olduğu için genelde daha yumuşak peynirleri de tercih edebiliyorlar. İlerleyen yaşlarda ise kalsiyum ve fosfor içeriğiyle kemikleri desteklemesinin yanı sıra fazla miktardaki tüketiminde dikkatli olunmalıdır. Kalp hastalığı, yüksek kolesterolü veya yüksek tansiyonu olan bireyler peynir seçimlerinde daha az yağlı ve tuzu düşük olanları seçebilirler. Kemiklerimiz 30-35 yaşına kadar kalsiyum depolar, sonra özellikle de kadınlarda menopoz öncesi dönemde başlayıp menopozda hızlanmak üzere kemikte kayıplar başlar."