Sadri Şener'den Çarpıcı Açıklamalar
Trabzonspor başkanı Sadri Şener TRT Spor'da yayınlanan Basın Tribünü programının konuğu oldu.
Trabzonspor başkanı Sadri Şener TRT Spor'da yayınlanan Basın Tribünü programının konuğu oldu. Şener, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Görevlerinin gelirleri artırmak olduğunu söyleyen Şener: "Bizden sonra gelenler kimseye minnet ederek bu işi yapmak zorunda kalmasın. Eskiden başkanlık yaptığım dönemde 4 takım aslan payını alıyordu. O zamanki rekabete, şimdi Bursa, Antep, Kayseri dahil oldu. İyi transfer yapmaya çalışıyorlar. Alacağınız oyuncu sınırlıydı. Trabzon'a gelen uçak sayısı belliydi. Şimdi 20-30 uçak kalkıyor. Şimdi 5 yıldızlı 3 otel var. Sosyal yaşama gelince sizler de okuyorsunuz. " dedi. Şener'in açıklamaları şu şekilde;
"6000 BİLET SATABİLİYORUZ"
"Benim bütçem 110 trilyon, Fenerbahçe'nin 350-400 trilyon. Fenerbahçe ile burada oynarken yönetici arkadaşlara sordum, 'kombine biletler hariç sattığınız biletten bugün ne hasılat elde edersiniz' dedim. 2, 5 trilyon dediler. Bizden bir örnek vereyim. Geçende Konyaspor'la oynadık, liderdik biliyorsunuz şampiyonluğa oynuyoruz bu sene, kombineler hariç 6000 bilet satabiliyoruz. . 1870 bilet satılmış 47 milyar almışız. Son Bursa maçında hiç yer yoktu, 142 milyar almışız. Daha fazlasını alamayız bu bilet fiyatlarıyla. İstanbuldaki fiyatı biz Trabzon'da uygulayamayız. Ekonomik yapı aynı değil, olması da mümkün değil. Anlattıklarım size ters geliyor ama esasında bize şampiyon olursak 2 kupa vermeleri lazım. Mesela bizde locamız yok. Dolayısıyla loca satışınız ne kadar diye bir soru bizde yok. "
"İKİNCİLİK BAŞARISIZLIK DEĞİL"
"İkincilik başarısızlık değil. Ucuna getirmişsin. İlk yarı 9 puan, şu an 2 puan öndesin. Esas rakiplerinle maçların Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Bursa maçların bitmiş yine 2 puan öndesin. Ucuna gelmişsin. Bunu da al. Ben ne yapıyım. Ama kısmet bu. Olmazsa ben ne yapayım. "
YA ŞAMPİYONLUK KAÇARSA
"Olur da şampiyonluk kaçarsa 1995-96'daki yıkım olmamalı. Olur da böyle bir şey olursa hemen yeni bir hedef koymak lazım. Öbür sene şampiyon olursun. Biz son 3-4 senedir hep kupalar aldık. Süper kupa aldık, Türkiye kupası aldık, üçüncü olup Avrupa kupalarına gittik. Bizim tek eksiğimiz 27 senedir almadığımız şampiyonluk kupası. Onun da ucuna geldik. Çok yorulduk, çok emek verdik. Kendi adıma söylüyorum. Maçlar bittikten sonra sanki 40 kişi dövmüş gibi kendimi arabaya zor atıyorum. Ama bu olmazsa dünyanın sonu değil. Yine bu takımımız var, yine bu oyuncularımız var. Avrupa kupalarına katılırız, bir dahaki sene şampiyonluğu kovalarız. Ama bu noktaya geldikten sonra kolay kolay bırakmayız. 2 puan öndeysek şampiyonluk şansımız yüzde 50'nin üstü demek. O iki puanı kimse geri alamaz. Bursa-Eskişehir-Antep. Güç olarak bakarsan üçü de güçlü takımlar. En güçlüsü de Bursa. Eskişehir ve Gaziantep'i geçersek son 3 maça daha sağlam adım atarız, 2 puan önde gidersen rakibi de moral olarak düşürürsün diye düşünüyorum. "
"ŞAMPİYONLUK SON HAFTAYA KALMAZ"
"Şampiyonluk son haftaya kalmaz, kalmasın. Çünkü Karabük'ten yazı geldi. Stadı yapıyorlarmış. Tribün inşaatı gerekçesiyle kapasite 3 binmiş. 200 bilet verebiliyorlar. Kalmasın, çünkü yeni yönetim eski yöneticiler 200 kişi… Şampiyon olup da İstanbul'da oynasak 70 bin kişiye oynarız. Karabük'e de 2 trilyon hasılat kalır. "
"PENALTIYA ÇOK TAKILMAMAK LAZIM"
"Bir demeç verdik, Gençlerbirliği maçında dedik ya yardımcı hakem, herkes küstü ya. Yardımcı hakem bayrağı kaldırmadı. Penaltıya çok takılmamak lazım. Her penaltı gol değil bir kere. Verdi attın, kaleci tuttu. Ne yapacağız o zaman. Aldığı kaç puansa helaldir bence, belki eksik de almıştır. O da olabilir. Ama bu 2010/2011 sezonuna mahsus bir şey değildir. Burada istersen 10 gün oturup konuşalım geçmişe dönük hepimiz bir şeyler bulabiliriz. Böyle kurulmuş gidiyor. Ama Trabzonspor olarak biz federasyona, bu camialara daha uzakta olduğumuz için bizim ilgilenecek şeyimizin daha az olduğunu düşünüyorum. Şampiyon olduğunun övgüleri eğlenceleri topla topla topla maksimum 30 günü geçmiyor. 31, gün hangi transferi aldı alamadı, becerdi beceremedi unutuluyor gidiyor. Bu eğlenceler bir yıl, iki yıl sürse hakikaten harp bile edelim. Şampiyon olduk 30 gün. Sonra yeni bir yıla başlıyor. Fenerbahçe'nin bizle ve Denizli ile olan travma , o ayrı birşey. Hele bizle olan maçtaki, bir tiyatro. Ben bile şampiyon diye alkışlıyorum, televizyona bakıyorsun Bursa şampiyon diyor. İnsanın aklı gider gelir. Kolay bir şey değil. Bunlara üzülebilir insan, yaşamda bunlar da var diyebilir insan. Buna benzer de çok şeyler var yaşamda... " Büyük kulüpler barkovizyon gösterileriyle kaç puan kaybettiklerini gösterdiler hep, siz böyle bir şey düşündünüz mü sorusuna ise; "Yok ki barkovizyonumuz! İlk yarıyı 9 puan önde kapamasaydık ikinci yarıdanın başındaki puan kayıpları olmazdı bana göre. Zannettik ki puan farkı kapanmaz. Şu an başka bir aday yok. Ben Mahmut Özgener'e oyumu veririm Trabzonspor ve delegeleri olarak. Şu anda bir sıkıntısını görmedim. Gördüğüm kadarıyla genç bir arkadaşımı. Elinden geldiğince bu işin peşinde koşturuyor. Yönetiminde değişiklik olması lazım, bunu kendisine de söyledim. Nisan'ın 19'u 20'si itibarıyla kendisiyle hareket ederim. "
"STAT 42 BİN KİŞİLİK OLACAK, 2 SENEDE ANCAK BİTER"
"Şampiyonlar Ligi için Avni Aker'de olması gerekenler var. Başbakanımızdan randevu istedik. Mesala en basitinden 500 metrekare bir fuaye lazım. Kapasitemiz 24 bin. 2000'i bizim gibi yönetici, polis, basın. Bunu çık 22 bin bilet satabilirsin. Bunu yaparsan kalır sana 20 bin. Öbür stadın dolgusu sürüyor, haziranda da ihalesi yapılıyor. 2 senede ancak biter. 42000 bin kişilik olacak. Bizim de localarımız olacak. Kulübü ben de o stada taşımak istiyorum. Aslında bizim stadın çok önceden yapılmış olması gerekirdi. İstanbul'dan sonra hizmetin geleceği ilk il Trabzon olmalıydı. Sayın başbakanın spordan gelip özel ilgi göstermesi önemli. Siyesi bir aileden geliyorum ama siyaset yapmıyorum. Başbakanımız bu gün dese ki ben siyaseti bırakıyorum, siyaset yapmıyorum. Bizim stad kalır. O kadar net. Bizim görüşümüz daha mütevazı. Gidelim dedik Avni Aker'i renove edelim. Dedi ki, “60 yaşındaki bir kadın 18 yaşında kız olmaz. Yenisini yapalım” Sayın Başbakan sağ olsun spora çok meraklı. Olimpiyat oyunları ile ilgili çok tesisler yapıldı Trabzon'da. Stad projemiz bitince buralarda daha havalı oturup, daha farklı cevaplar verebilirim ekonomik anlamda. "
"ŞAMPİYON OLURSAK, 50 TRİLYON ÖDÜL"
"Bizim yüzde 25'i halka açık, Galatasaray modeli, yükü çok olan bir şirket modelimiz vardı. Birleşince her sene temettü ödeme durumu olmayacak. O zamanki arkadaşlara kızmamak lazım o şartlarda para bulamıyorlardı. Mecbur kalıp yapmış olabilirler. Bunu düzeltmek de benim dönemimde olacak. Genel kurulu SPK'nın izin verdiği tarihte yapacağız. 20 senede kulübe 280-300 milyon dolar katkısı olan bir operasyon olacak. Genel müdürün bana verdiği rakam bu. Biz bu sene şampiyon olursak alacağımız ödül olarak 50 trilyonu geçeriz. 10 trilyon kombine hasılatımız var. Avea ve TTnet ile ortaklık kurduk. HES lisansı aldık, ÇED raporu almaya çalışıyoruz. 25- 30 trilyonluk bir yatırım. Senede 12-15 milyon getirisi olacak. Hes'lerle ilgili tartışmaları biliyorum. Bizimki tabiata hiç zarar vermiyor. Değişik bir proje. Bir problem çıkacağını sanmıyorum. Ts Clubları büyütmeye çalışıyoruz. Oradan gelen gelir neredeyse bir futbolcu aldırabiliyor. Özen gösteriyoruz. Bir de avukatımız var, korsanla mücadele eden, sürekli dava açıyor. Bu arada bir de şampiyon oyup Şampiyonlar Ligi'ne gidersen sınıf atlıyorsun. İşte ondan sonra o sınıflardan geri gelmemen lazım. " "Trabzon başkentlik yapmış köklü bir şehir. Türkiye'de 4 milyon adet Trabzonlu var. Başka bir şehrin de 4 milyon adet insanı olabilir. Ama Hakkari'ye, İzmir'e nereye giderseniz baksanız o Trabzonlu ya validir, ya savcıdır, ya hakimdir, ya mütahittir, ya ticaret odası başkanıdır. Bu bir doğru. Araştırın. Çankırı'yı, Konya'yı, bütün illeri araştırın kaç Trabzonlu var, ne iş yapar. Bize her yer Trabzon lafının işte buradan gelir. İşte bu büyüklüğün tarifi. "
"FENERBAHÇE HAKİKATEN BÜYÜK BİR KULÜP"
Sadri Şener 'en büyük kim' sorusuna ise "Bizden sonra mı en büyük kim?" diyerek şöyle cevapladı: "Mali kavramla Fenerbahçe hakikaten büyük bir kulüp. Galatasaray çok eğitimli bir camia. Kongresini televizyondan seyrediyorsun. En ön sırada oturanlar ya büyükelçi ya emekli büyükelçi. Beşiktaş'a bakıyorsun, başka bir boyuttan. Hayran olduğum bir seyirci kitlesi var. sanki Devlet Senfoni Orkestrası'nın büyütülmüş şekli. Aynı anda korkunç bir şey. Bizdeki özellikler de onlar da yok. Ben şu an Fenerbahçe ile çekişiyorum. Galatasaray ya da Beşiktaş'tan biri yarışta olsaydı, bben çoktan çekip gitmiştim. Onlar ikisi savaşırken alır başımı giderdim. Fenerbahçe'nin basındaki üstünlüğü tartışılmaz. Ligin ilk yarısında kullanılan cümleler ifadeler farklı, ikinci yarısındaki farklı. İsterseniz bir program daha yapalım, gazeteleri getirelim beraber bakalım. Okuyalım. Ünlem işareti bile anlamı değiştiriyor. Kötü oynadığım maçlar var puan kaybettim. Bu bir realite. Okumak istemiyor çocuklar çok önemli maçlar öncesinde gazeteleri. Medya ilk yarıda pek tahmin etmiyordu Trabzonspor'un böyle bir çıkış yapacağını, sempatiyle bakıyordu. Baktı ki aldı başını gidiyor, “Benim buna sempatiyle bakmamam” lazım dedi. Kar gayesi olabilir, taraftar gayesi olabilir. Ticari bakımdan hak verdiğim taraflar var. 28-29 haftada bizim lider olacağımızı kimse tahmin etmiyordu. Üstelik bizim 2 basınımız var. İstanbul'un yerel basını yok. Kadıköy ekspres, Hasnun Galip ekspres yok. "
KULÜPLER BİRLİĞİ BAŞKANI AZİZ YILDIRIM HAKKINDA
"Kulüpler Birliği Başkanı biz dahil kendi maçı bile olsa bir hakem hatası varsa, ertesi gün federasyonun kapısını çalıp, kendisine yapıldığında gösterdiği infiali göstermeli. Haklı bir açıklama yaptım ve önceki açıklamalarımla çelişen bir taraf yok. Aziz bey çalışkan bir arkadaşımız. Korkunç biçimde kendisini şampiyonluğa kitlemiş bir camiaya sahip. Hakem şöyle yapmış, böyle yapmış öyle uzun bir konu ki. Futbol varken bu tartışma hep var. Bu sene hata olmadı mı. Oldu. Art niyete inanmıyorum. Her yerde söylüyorum, insanlar benim lafıma gelmeye başladılar, yan hakemlerin verdiği kararlar ölümcül kararlar. Orta hakemlerin yan hakemlerin kararına itiraz ettiğini gösteremezsiniz. Şekip Mosturoğlu benimle dalga geçiyordu. UEFA yan hakem değil, FIFA yan hakem diye. Tecrübeli hakemler daha az hata yapıyor. O konuşmadan sonra o yardımcı hakem (Nihat Mızrak) bir daha hiçbir maça verilmedi. "
ŞEKİP MOSTUROĞLU'NA, "ÖZÜR DİLEMEK BİR ERDEMDİR"
"Şekip bey hukuk bitirdi, ben mühendislik. O büyükelçi olabilir, ben olamam. Özür dilemek bir erdemdir. Hukukçular ve siyasalcıların daha iyi bilmesi gerekir. Çok da güzel bir kelimedir. Yunus Yıldırım'ın kafasına para atıldığında maç bitmiş, bir maç ceza almışım, kalecim Orkun sakatlanmış. Bir hakemi kendi sahanda odasında taciz etmek, dövmek o kadar kolay ki... Bunlar 3 kişi. Tabii özür dileyeceksin. Bana Şekip Mosturoğlu'nun cevap vermesi Trabzonspor'u küçültme gayreti içinde olan bir davranış biçimidir. Fenerbahçe'nin bildiğim kadarıyla bir başkanı var herhalde. Ben de başkan olduğuma göre başkan cevap verir. Bu işin ayıbı. Şekip'e benim cevap vermem prosedüre uygun değil. Trabzon'da muadili birini buluruz önceki günkü açıklamaya da o cevap verir. Aziz bey Fenerbahçe maçında hoş geldin demedi. Bir yöneticiyle beni yukarı davet etti. Ona biraz kızdım. Ben böyle şeylere çok özen gösteririm. Trabzon'da, hayatımda hiç öyle hata yapmam. Önümüzdeki sene Fenerbahçe Trabzon'a, ben buraya geleceğim. Misafirperverliğimi yine gösteririm. Ama burada Aziz bey merhaba der der, demez demez. Yapacak bir şey yok. Ama Şekip beyle oturup sohbet edecek ya da tavla oynayacak halim yok. "
SOYUNMA ODASINI BASMAK!
"Soyunma odasını basmanın kulüplere bir faydası olmaz. Olacaksa kimse soyunma odasından çıkmaz. Hüseyin Göcek efendi bir çocuk. Penaltıları atladı, ama Lugano'nun bir insan katletme şeklindeki hareketini de atladı, Emre'yi de atladı. Penaltıyı atmanın da garantisi yok, onu da söyleyeyim. Trabzon'u kollamak içir bir şey olması lazım. Federasyon başkanının Trabzon orijinli olması lazım, MHK başkanının öyle olması lazım. Mesela sayın başbakanımız Fenerbahçeli. Hakemler formsuz demek lazım. Cüneyt Çakır, Bülent Yıldırım, Yunus Yıldırım. 5-6 hakem sayabiliyorsunuz. 5-6 kulüp birleşse federasyonu değiştirebiliyorsun. Federasyona güç vermek lazım. Ayağını yere sağlam basması lazım. Rahat hareket edebilmesi lazım. "
İYİ TAKIM OLMANIN FORMÜLÜ
"Adil bir oyun nereden baktığına bağlı. 18 tane takım var. İlk 4 hangisi olmalı dersen bunları sayarsın. Trabzon'u sayarsın Fener'i sayarsın. Fener'i başa sayarsın iyi oynuyor, Trabzon'u sonra sayarsın. Bursa'yı sayarsın. Kim iyi futbolculara sahip bakarsın, teknik adamlarına bakarsın. Bunları sayarsın. Oyun derken daha biz sahadaki oyundan bahsediyoruz. Hakemlerin yönetim biçimi çok etkili. Düdüğü çaldı bitti, mahkemesi yok. Hayatın bitti, harcadığın paralar bitti, hayallerin bitti. Lisan bilen, çok eğitimli hakemler. Önümüzdeki senelerde çok daha iyi yönetimler göstereceklerdir. Liderliğimiz, iyi oynadığımız futbol, iyi bir hocamız olduğundan , 4 senedir bir arada oynayan futbolcularımızdan. Mesela buradan hareketle Bursaspor geçen sene birinci bu sene üçüncü. 1, 2 maç farklı olsaydı sonuna kadar yarışta olabilirlerdi. Yine yan yana oynayan oyuncular. Beşiktaş'a bakıyorsun, bunlar haddim değil alınmasınlar hep yeni oyuncu. Olmuyor demek ki, yıl lazım. Galatasaray da öyle. Fenerbahçe'nin çok oyuncusu epeydir beraber oynuyor. Bundan da ne çıkıyor. Kaliteli oyuncuları 3-4 sene yan yana oynayan, iyi hocaları olan takımlara karşı kimi getirirsen getir olmuyor. "
SELÇUK, EGEMEN, CEYHUN KALACAK MI?
"Selçuk, Egemen, Ceyhun bunlar hepsi kendini şampiyonluğa kilitlemiş, “Ondan sonra konuşalım” diyorlar. Hepsi de çok sevdiğimiz futbolcular, anlaşabiliriz. Parasal konularda sıkıntımız olmaz. Avrupa'ya gitmek isterlerse mani olmak istemeyiz. Yalnız her zaman söylediğim bir şey var. Bunlar aldığımız zaman neydiler şimdi ne oldular. Bunlar kendi kendine olmadı. Hocasından tut binasına, altyapısına topyekün bu hale geldiler. Giderken sıfır parayla gitmeleri şık olmaz. Giderlerse ne yaparım. Bir şey yapamam. Burak'ı daha önce Selçuk'la beraber alıyorduk olmadı. Kısmet buymuş. Çok efendi bir çocuk. Ben o kritere çok bakarım. Şenol hoca ısrarları çoktur. Burak gibi, Engin'de ısrar etti Engin oldu. Kasıkta bir problemi var iyileşmek üzere zannedersem. "
"PEKİ ARA TRANSFERDE MILLER'IN TRABZONSPOR'A TEKLİF EDİLDİĞİ DOĞRU MU?"
"Evet Miller önce bize teklif edildi. Oturduk, düşündük fakat transfer izleme komitemiz bu yönde bir karar vermedi ve ikizlerde karar kıldılar. Bundan sonra da ikizleri kadromuza kattık... "
"HATALI TRANSFERLERİ GÖNDEREMİYORSUN"
"Büyük kulüplere ekonomik açıdan yanaşmam mümkün değil günümüzde. Yaptığımız transferi ciddi araştırıp tutturursak eşit hale geliyoruz. Neticede sahaya 11 11 oynuyoruz. Hep onu söylerim. Transfer sezonunda yüzde 15 hata yaparsan normaldir. Yüzde 50 yaparsan sıkıntı oluyor. Üstelik eskisi gibi değil, paralarını da takır takır alıyorlar. O hatayı yaptınız mı kilitlenip kalıyorsun. Gönderemiyorsun öyle. "
"ÇOCUK ESİRGEME KURUMUNA ÖĞRETMEN ARAMIYORUM"
"Engin ve Jaja konusunda Dünyada ve Türkiye'de, böyle efendi kravatlı, mühendis çocuklarla şampiyon olmuş bir takım yok. Genç futbolcuların problemleri oluyor, bunlar da hep klas futbolcular oluyor. Bizim yönetici hocanın da hoca olarak görevi bunları bir araya getirip, yönetip top oynatmak. Engin'in var öyle şeyleri. Adam futbolcu. Ben ne arıyorum futbolcu. Çocuk esirgeme kurumuna öğretmen aramıyorum. Jaja izin gününde geliyor buraya geziyor. Ne yapayım. Uyarıyorsun ama takımdan atamıyorsun. Bir şey de diyemiyorsun. Adam bekar adam. Evli olsa en fazla karısına şikayet edersin. Yapmaması lazım ama görüyoruz burada da yapıyorlar. Hem de Avrupa Birliği üyesi ülkelerin futbolcuları. "
"ŞENOL BENİM İÇİN BİR ARKADAŞ"
"Devam eder Şenol hoca. Ben ne kadar Trabzonluysam o belki daha fazla Trabzonlu. Üstelik o oynadı, kaptanlığını yaptı. Şenol'u bir arkadaş gibi düşünüyorum ben, sonra hoca. Bir arkadaş gibi uğrarım ona kulüpte kendi odasına. Yarısı espriyle geçer. Çok sorumluluk onda. Bizden çok düşünür kulüp işlerini. Çok hoca transferde para işlerine karışmaz. “Yok, pahalı der çıkar işin içinden”. Öyle düşünür kulübü. Taşıdığı yük kolay değil. Şenol hoca mefhumu var, dünya üçüncüsü yapmış takımı. Bunun baskısı var üstünde. Tribüne çıkacağım diyebilir ama yok öyle bir şey. "
"MARKA OYUNCULAR"
"Marka oyuncuları alabilmemiz için her şeyi anlaşıyoruz. İstanbul'dan sonra 1, 5 saat uçacaksın. Marka isimlerle bu sıkıntım oluyor. Bir de alabileceğimiz marka isimler belli bir yaşta oluyor. Sonrasında satma şansı bulunamayabilir. Değerlendirmeyi ona göre yapmak lazım. Bu sene şampiyonlar ligine gitme şansımız var. Birinci ya da ikinci olarak gideceğiz. Şampiyonlar Ligi'nin itibarı da bilinirliği de fazla. Şehri tanıtım görevini de üstleniyoruz. "
"FATİH TEKKE HOCA OLMALI"
"Fatih Tekke ile ben çalışmadım. Türkiye'nin yetiştirdiği ender futbolculardan biri. Gündeme geldiğinde yanlış hatırlamıyorsam 34 yaşındaydı. Fakat orada da 2 sene oynamamış. Sadece almış olurduk. Ankaragücü'nde ve Beşiktaş'ta da öyle oldu. Fatih'in yapacağı bana göre hoca kursuna gidip Trabzonspor gibi takımlara gelip, yardımcı antrenör, hoca gibi şeylerle yardımcı olması lazım. "
YERLİ TEKNİK ADAMLARIN 'BAŞKA' MOTİVASYONLARI?
"Hepsi manipülasyon. Bülent'i (Uygun), Tolunay'ı (Kafkas), Ertuğrul'u (Sağlam) tanıdığım için bunlara gülüp geçiyorum. Ertuğrul bizim ikinci başkanımızın hısmıdır. Necmettin beyin. Dünyada tanıdığım en beyefendi en düzgün insanlardan biridir. Tolunay alabildiğine düzgün biridir. Nikah şahidiyim, diğer şahidi de Faruk beydir. Bülent'i yakın tanımam ama halk diliyle delikanlı. Bunların kendi kariyerleri var. üçü de genç hoca. Öyle bir kariyer yapmışlar ki Türkiye'de 3 hoca varken, Şenol, Fatih, Mustafa Denizli hocalardan sonra bir altta bunlar anılıyor. Aklımın ucundan bile geçirmem. Bursa bizi yenebilirdi, Giray topu çıkartmasaydı. Şimdi şöyle birşey var, Trabzon'da Trabzonspor'un Gaziantep'i yenmesi normal. Futbolda her şey varın içine girmez. Antep'te ben de yenebilirim, o da yenebilir. Bu da normal. 4 büyükler birbirini her sahada yenebilir bu da normal. Eskişehir bizi yenebilir, biz onlarıyenebiliriz bu da normal. Bazen anormaller olabiliyor. Oyun ortada. "
"TRABZONSPOR ARTIK ŞİDDET OLAYLARI İLE ANILMIYOR"
"Şiddet olayları ile anılmıyor Trabzon artık. Jenerasyon değişti. O gün 20 yaşında olanlar şimdi 40 yaşında. Okuma ve eğitim arttı. Eğitim arttıkça şiddet azaldı. Bu benim ikinci gelişimde kombine bilet satışının ardından tezahürat şekli değişti. Bir de buna başarılı oluşumuzu eklediğimizde sıkıntı azaldı. Ters mağlubiyetler olsaydı ceza durumu farklı olabilirdi. "
"TSCLUB'UN CİROSU 11-12 TRİLYON"
"TSClub'ü 1 trilyondan aldık yanlış bilmiyorsam ciro 11-12 trilyona çıktı. Bilimsel çalışmalarla bunu artırmamız lazım. Geliri artırmak için mutlaka başarı olması lazım. Başarısız olursanız seyirci sayısı düşüyor, belediye başkanı düşüyor, vali düşüyor, milletvekilleri sayısı düşüyor. Protokol tribününde bol bol yer bulabiliyorsunuz. "