Saadet-Gelecek Grup Toplantısı... Mahmut Arıkan: "Tarih Sizi Siyonizm'in Ortağı, Bop'un Eş Genel Başkanı, Soykırımın Destekçisi Olarak Yazacak"
Saadet- Gelecek Partisi TBMM ortak grup toplantısında konuşan Saadet Partisi Genel Başkan Vekili Mahmut Arıkan, Türkiye'nin İsrail ile ticari ilişkinlerinin devam ettiğini söyledi. ''Esenyurt düşerse Gazze düşer, Mekke düşer' diyerek oy toplamıştınız. Bugün Esenyurt’ta hukuksuzluk var Gazze’de soykırım var, sizin İsrail’e devam eden ticaretiniz var" diyen Arıkan, "Tarih sizi Siyonizm’in ortağı, BOP’un eş genel başkanı, soykırımın destekçisi olarak yazacak" sözleriyle iktidarı eleştirdi.
(TBMM) - Saadet- Gelecek Partisi TBMM ortak grup toplantısında konuşan Saadet Partisi Genel Başkan Vekili Mahmut Arıkan, Türkiye'nin İsrail ile ticari ilişkinlerinin devam ettiğini söyledi. "' Esenyurt düşerse Gazze düşer, Mekke düşer' diyerek oy toplamıştınız. Bugün Esenyurt'ta hukuksuzluk var Gazze'de soykırım var, sizin İsrail'e devam eden ticaretiniz var" diyen Arıkan, "Tarih sizi Siyonizm'in ortağı, BOP'un eş genel başkanı, soykırımın destekçisi olarak yazacak" sözleriyle iktidarı eleştirdi.
Saadet Partisi Genel Başkanvekili Mahmut Arıkan Saadet- Gelecek Partisi TBMM ortak grup toplantısında konuştu. Arıkan iktidarın, İsrail ile ticari faaliyetlerini sürdürdüğünü ifade ederek başladı. Yasa dışı bahis üzerinden hükümeti göreve çağırdı. İktidarın 'dindar nesil yetiştireceğiz' sözlerini hatırlatan Arıkan kouşmasında, "Anadolu'nun gençleri kumarın, uyuşturucunun, deizmin, ateizmin pençesinde. İktidar ise her alanda olduğu gibi burada da "-mış gibi yaparak" mücadele ettiğini söylüyor" ifadelerine yer verrdi.
Arıkan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Türkiye özelinde ise iktidar 85 milyon insanın İsrail'le ticareti kesme talebine rağmen 'ticaret yapmıyoruz' algısıyla ticarete devam ediyor. Sonunda yapmadıklarını iddia ettikleri ticareti kabul edip, bitirdik dediler. Gazetecilerin araştırmalarıyla gördük ki bitirmek şöyle dursun, rekor üzerine rekor kırmışlar. Ama Gümrük ve Ticaret Bakanımız, tıpkı kendisinden öncekiler gibi kibir, iftira ve müstehzi ifadelerle ticarete devam etmediklerini söyleyebiliyor. İsrail'e demir, çelik, jet yakıtı, seramik, tel örgü ve daha binlerce malzeme gitsin diye yalan konuşuyor. Şimdi siz mi kalkıp bize had bildireceksiniz? 'Esenyurt düşerse Gazze düşer, Mekke düşer' diyerek oy toplamıştınız. Bugün Esenyurt'ta hukuksuzluk var Gazze'de soykırım var, sizin İsrail'e devam eden ticaretiniz var. Sayın Bakanın ardından Sayın Cumhurbaşkanı da aynı ifadelerle konuyu ele alıyor. Biz Milli Görüş gömleğini çıkarmadık sayın Cumhurbaşkanı; biz o gömleği 55 yıldır üzerimizde taşıyoruz. Biz bu gömleğin Hz. Yusuf'un gömleği gibi saldırıya uğrayacağını, yolumuzu açanlardan öğrendik.Sizin giydiğiniz gömlek daha havalı ama o gömleğin üzerinde kan var, BOP var, BİP var, o gömleğin üzerinde neden verildiği belli olmayan Yahudilerin cesaret madalyası var. Hamd olsun bizim gömleğimiz temiz, başımız dik, alnımız ak. Biz değerli yalnızlığı, tercih etmeye devam edeceğiz. Hiç şüpheniz olmasın yıllardır istismar ettiğiniz çoğunluk da size sırtını döndü. Detone olan çatlak sesleriniz de ilk seçimle birlikte yok olup gidecek. Ve tarih sizi Siyonizm'in ortağı, BOP'un eş genel başkanı, soykırımın destekçisi olarak yazacak. Bundan hiç şüpheniz olmasın.
Son günlerde yaşanan 'yasa dışı bahis' operasyonlarına değinmek istiyorum. Bu iktidar yola çıkarken 'dindar nesil yetiştireceğiz' dedi. Geldiğimiz noktada değil dindar nesil, dinin esamesi okunmuyor. Anadolu'nun gençleri kumarın, uyuşturucunun, deizmin, ateizmin pençesinde. İktidar ise her alanda olduğu gibi burada da mış gibi yaparak mücadele ettiğini söylüyor. Biz yıllardır yasadışı bahisin ülkeye ve gençlere verdiği zararı söylüyoruz. Bugün milyonlarca insanımız illegal bahis sitelerinde kumar oynuyor. Biz Önce ahlak ve maneviyat derken kuru söz olsun diye söylemiyoruz. Ülkenin geleceği olan gençlerimizi kumara, uyuşturucuya ve kolay paraya alıştırarak büyük devlet olamazsınız. Haram parada gözü olana; alın teri ile kazanılmış helal paranın değerini anlatamazsınız. Bu yanlıştan vazgeçin ve kararlı bir duruş gösterin. Gelin hep beraber ucu kime çıkarsa çıksın bu kumar ve uyuşturucunun üstüne gidelim. Gençlerimizi, geleceğimizi kurtaralım. Yoksa sonumuz hiç iyi bir yere gitmiyor. Kör çobanın sürüsünün akıbeti uçurumdur. Gözlerinizi açın ve bu konuya daha fazla kayıtsız kalmayın. Yoksa paramız, gençlerimiz, insanımızla birlikte geleceğimiz de gidiyor."
"Milletimizin güvenliği için tehdit devam ederken umut hakkından bahsedilemez"
Terör ögürüt PKK'nın lideri Abdullah Öcalan'a yönelik "Umut Hakkı" tartışmalarına ilişkin de partisinin görüşlerini açıklayan Arıkan, şunları ifade etti:
"Son günlerde Umut Hakkı tartışmaları yürütülüyor. Dün de Adalet Bakanı Sayın Tunç bir açıklamada bulundu, dedi ki; 'Birtakım değerlendirmelerin, bize sorulup burada açıklama yapmak doğru değil.' Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde bile Umut Hakkı şartlarını karşılamadığı belirtilen bir kişi hakkında gündem oluşturmak hiç kimseye bir şey kazandırmaz, aksine ülkemize kaybettirir. PKK ve PYD silah mı bıraktı, terör sorunu tamamen mi temizlendi, ülkemizde barış iklimi mi hakim, tüm teröristler güvenlik güçlerine mi teslim oldu? Bunların cevabı hayır. Bazı tehditler hala ayan beyan ortadadır. Ülkemizin bekası, aziz milletimizin güvenliği için tehdit devam ederken umut hakkından bahsedilemez, bu şart el yükseltme aracı olarak kullanılamaz."
"Karamollaoğlu en zor zamanlarda en zor görevleri üstlendi"
Partisinin 24 Kasım'da yapılacak olan 9'uncu olağan kongresini yapacağını hatırlatan Mahmut Arıkan, şunları kaydetti:
"Kongremizin tekraren hayırlara vesile olmasını diliyorum. Konuşmamın son bölümünde muhterem büyüğümüz, genel başkanımız Sayın Temel Karamollaoğlu'na teşekkürü üzerimize bir borç biliyorum. Erbakan hocamızın önemli bir tespiti vardı, derdi ki; 'çay sohbetlerinde, edebiyat kürsülerinde kahramanlık yapmak kolaydır. asıl marifet, yük altında ve hizmet esnasında sadık ve sağlam kalabilmektir.' Bu tespitin en müşahhas örneklerinden biri şüphesiz genel başkanımız, Sayın Temel Karamollaoğlu'dur, en zor zamanlarda en zor görevleri üstlendi. En kritik süreçlerde bizlere öncülük etti, yol gösterdi. Tecrübesiyle, birikimiyle sadece bizim değil, ülkemizin ufkunu aydınlattı. Bunu yaparken her türlü iftiraya, her türlü haksızlığa uğradı. Ama asla boyun eğmedi."