Reyhanlı Saldırısının Acısı Yüreklerde Taze
Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013'te 53 kişinin hayatını kaybettiği ve çok sayıda kişinin yaralandığı iki ayrı bombalı terör saldırısının acısı, ilk günkü gibi tazeliğini koruyor.
CEM GENCO - Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013'te 53 kişinin hayatını kaybettiği ve çok sayıda kişinin yaralandığı iki ayrı bombalı terör saldırısının acısı, ilk günkü gibi tazeliğini koruyor.
Reyhanlı Belediyesi yanı ile PTT binası önünde 5 yıl önce gerçekleşen iki ayrı patlamada 53 kişi yaşamını yitirdi. Patlamalarda 912 konut, 891 iş yeri ve 148 araç zarar gördü.
Patlamalarda yakınlarını kaybedenlerin acısı aradan geçen zamana rağmen yüreklerinde tazeliğini korurken, aileler, her yıl 11 Mayıs'ta patlamaların yaşandığı yerlerde anma programları düzenliyor.
Hayatını kaybedenlerin isimleri Şehitler Anıtı'nda yaşatılıyor
İlçe merkezinde iki ayrı yerde yaşanan bombalı saldırıda hayatını kaybeden 53 kişinin ismi, PTT binası yakınlarına yapılan 11 Mayıs Şehitleri Anıtı'nda yaşatılıyor. Yaşamını yitirenlerin isimleri ayrıca Reyhanlı'daki 2 park, 5 okul, 50 cadde ve sokağa verildi.
Saldırılarda yaşamını yitirenleri unutturmamak adına 11 Mayıs Şehitler Derneği kurulurken, hayatını kaybeden öğrencilerin okullarında ise anı köşesi oluşturuldu.
11 Mayıs Şehitler Derneği Başkanı Ahmet Tuna, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kaybettikleri canların acısını her zaman yüreklerinde hissettiklerini söyledi.
Aradan geçen 5 yılda çok acılar çektiklerini belirten Tuna, "Devletimiz her zaman yanımızda oldu ve bizleri yalnız bırakmadı. Saldırıda 17 yaşındaki lise öğrencisi oğlum Oğulcan Tuna'yı kaybettim. Hayatını kaybedenlerin yakınlarının acısı o günden bugüne dinmedi." dedi.
İlçe merkezinde peş peşe yaşanan iki patlamanın derin üzüntülere neden olduğunu aktaran Tuna, şöyle devam etti:
"Yakınlarını kaybedenler ve Reyhanlı halkı, aradan geçen sürede yaralarını sarıp acılarını unutmaya çalıştı. Can kayıplarımızın yanı sıra patlamalarda 200 yaralımız oldu. Reyhanlı, devletin destekleriyle kısa sürede toparlandı ve eski günlerine dönmek için çaba sarf etti. Hayatını kaybeden öğrencilerimiz vardı. Onların isimlerinin yaşatılması için 5 okula adları verildi. Bu, bizleri mutlu etti çünkü dünyada en büyük servetimiz çocuklarımızdır. Saldırılarda kaybettiklerimizin şehit sayılmasını bekliyoruz."
Reyhanlı saldırısı davasında karar verildi
Tuna, bombalı saldırılarla ilgili 33 kişinin yargılandığı davanın 23 Şubat'taki karar duruşmasında, saldırının faili ve planlayıcısı olmakla suçlanan Nasır Eskiocak'ın da aralarında bulunduğu 9 sanığa 53 kez ağırlaştırılmış müebbet, 13 sanığa da 15 ile 22 yıl 6 ay arasında değişen sürelerde hapis cezası verildiğini anımsatarak, THKP/C Acilciler terör örgütü elebaşı Mihraç Ural'ın aralarında bulunduğu 8 sanığın dosyasının ayrılırken, 3 sanığın da beraatına hükmedildiğini söyledi.
Kar kış demeden davaları takip ettiklerini aktaran Tuna, "Katillerden hesap sormak için tüm ailelerle birlikte Reyhanlı ile Ankara arasında mekik dokuduk. 5 yıl mücadele verdik ve davanın sonuçlanmasını bekledik. Son olarak Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki karar duruşmasını da izledik. Beş yıldır acımız dinmedi ama suçluların hak ettikleri cezaları almaları bizleri bir nebze de olsa sevindirdi. Bizlere desteğini eksik etmeyen devlet büyüklerimize teşekkür ediyoruz." şeklinde konuştu.
Saldırılarda oğlu Halil Erdem'i kaybeden Medine Erdem de suçluların hak ettiklerini cezayı almalarının biraz olsun kendilerini mutlu ettiğini belirtti.
"Şehit annesi" olarak anılmak istediğini ifade eden Erdem, "Bizim devletten başka bir istek ve talebimiz yoktur. Saldırılarda hayatını kaybetmiş çocuklarımızın anneleri adına bu talebi iletmek isterim. Hayatımıza zor da olsa devam ediyoruz. 11 Mayıs bizim için kara bir gün olarak kalmaya devam edecek." dedi.
Oğlunun odasına dokunmadı
Reyhanlı'da 11 Mayıs'taki ilk patlama sırasında dershaneye giderken hayatını kaybeden 11. sınıf öğrencisi Oğulcan Tuna'nın odası annesi tarafından ilk günkü gibi muhafaza ediliyor.
Anne Fatma Tuna, oğlunun bisikleti, yatağı, bilgisayar masası, okul kıyafeti, fotoğrafları ve aldığı ödüllerini odasındaki yerlerinde koruyor.
Evladını genç yaşta kaybetmenin derin hüznünü yaşadığını vurgulayan Tuna, "Canımızı daha 17'sinde toprağa verdim. 11 Mayıs'tan bugüne kadar acısı dinmedi ve aynı sıcaklığında duruyor. Oğulcan'ın tüm eşyalarını odasında muhafaza ediyorum. Her gün düzenli olarak temizliyorum. Dualarımızı hem oğluma hem de saldırıda hayatını kaybetmiş tüm kardeşlerimiz için ediyoruz. Saldırıda suçluların hak ettikleri cezaları almaları yüreğimize su serpti." diye konuştu.