Reyhanlı Bombalı Saldırısı Davasında Yargılama Devam Ediyor

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013'te 53 kişinin yaşamını yitirdiği bombalı saldırılarla ilgili aralarında Türkiye Halk Partisi Cephesi (THKP-C)/Acilciler örgütünün elebaşı Mihraç Ural'ın da bulunduğu 6 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Memet Gezer, Mohammad Dib Korali, Temir Dükancı, Cengiz Sertel ve taraf avukatları katıldı. Duruşmayı, saldırıda hayatını kaybeden Oğulcan Tuna'nın babası müşteki Ahmet Tuna'nın da aralarında bulunduğu, saldırıda yakınlarını kaybeden vatandaşlar izledi.

Mahkeme Başkanı, dava dosyasına gelen evrakı okuduktan sonra tutuklu sanık Mohammad Dib Korali'ye söz verdi.

Korali, tutuklu olduğunu ve suçunu bilmediğini öne sürüp, "Sadece Temir Dükancı'yı tanırım, bana çay ve şeker satardı. Ben kaçakçılık yapmadım. Olaydan 1 ay önce Suriye'de olup olmadığımı hatırlamıyorum. Patlamayla hiçbir alakam yok. Hastayım canımla uğraşıyorum, suçsuzum." dedi.

Ardından söz verilen tutuklu sanık Mehmet Gezer, suçsuz olduğunu, ülkesinin güvenliğini sağlamak için çabaladığını ve dosyada adı geçen şahıslarla bu sebeple iletişime geçtiğini ileri sürerek, şu beyanda bulundu:

"Devletle yakın temas halinde olan M.G'yi arayıp herkesi uyarması gerektiğini söyledim. Beni emniyette görevli olan A.K. isimli şahısla görüştürdü. Şahıs benden eylemle ilgili detaylı bilgi almamı istedi. Ülkeme yarar sağlamak için içlerine girdim, Mihraç Ural'ın terör eylemi gerçekleştireceğini söyledim. Tutanaklar tuttuk. Ben onların her hareketini haber verdim. Bu eylemi 1 ay önce bildirdim. Bu tutanakları FETÖ yok etti. Bu eylemden sonra da başka eylemleri engelledim. Türkiye'ye o patlayıcıların geldiğini 5 saat önce haber verdim."

Tutuklu sanık Dükancı, bir dönem arabasıyla getir-götür işi yaptığını, bu sırada Gezer'in kendisini çağırdığını söyleyerek, "Gezer, bana terör saldırısı olacağını, içeriye haber verdiğini söyledi. Kolluk kuvvetleri işin içinde diye yardım ettim. Korali'nin ise hiçbir şeyden haberi yoktu. Ona gitmesini, bu işe bulaşmamasını söyledim." beyanında bulundu.

Tutuklu sanık Cengiz Sertel, dosyada adı geçen şahısları tanımadığını, olayla bir alakasının olmadığını savundu.

Daha sonra söz alan sanık avukatları, aleyhe olan beyanları kabul etmediklerini söyleyip, olaya ilişkin HTS kayıtlarının araştırılmasını talep etti.

Saldırıda hayatını kaybeden Oğulcan Tuna'nın babası müşteki Ahmet Tuna, "Sanık beyanları bir tiyatro oyunundan ibaret. Bunlar devlete ihanet etti. Mehmet Gezer madem o kadar vatansever, neden yurt dışına kaçtı? Bunlar hiçbir zaman masum olmadılar. Devletten en ağır cezayı vermesini bekliyoruz. Yüce adalete güveniyoruz." ifadelerini kullandı.

Müşteki avukatları ise ifadelerde çelişkiler olduğunu, suçluların en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini belirtti.

Beyanların ardından görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, kaçma ihtimalleri nedeniyle tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.

Ara kararını açıklayan mahkeme, sanıkların tutukluluğunun devamına hükmederek, duruşmayı 16 Ekim'e erteledi.

Davanın geçmişi

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013'te 53 kişinin hayatını kaybettiği ve çok sayıda kişinin yaralandığı iki ayrı bombalı terör saldırısı gerçekleştirilmişti. Reyhanlı Belediyesi yanı ile PTT binası önünde gerçekleştirilen patlamalarda 912 konut, 891 iş yeri ve 148 araç zarar görmüştü.

Reyhanlı saldırısı davasında karar 23 Şubat 2018'de çıkmıştı. Buna göre, bombalı eyleme ilişkin yargılaması süren 33 kişiden 9'u ağırlaştırılmış müebbet hapis, 13'ü ise çeşitli süreli hapis cezalarına çarptırılmıştı.

Mahkeme, THKP-C/Acilciler örgütünün elebaşı Mihraç Ural'ın da arasında bulunduğu firari sanıkların dosyasını ayırmıştı.

Dava, güvenlik gerekçesiyle Ankara'ya nakledilmişti.

MİT operasyonuyla Suriye'den getirilen Reyhanlı saldırısının planlayıcılarından firari Yusuf Nazik, 24 Eylül 2018'de tutuklanmıştı.

Nazik, 13 Mayıs 2019'da Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesince "devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak"tan bir kez, 5'i çocuk 52 kişiyi öldürmek suçundan da 52 kez olmak üzere toplamda 53 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.

Davanın firari sanıklarından Mehmet Gezer de 30 Haziran 2022'de ABD'den getirilerek "kasten öldürme" ve "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma" suçlarından Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesince 7 Temmuz 2022'de tutuklanmıştı.

Saldırının sorumlularından kırmızı bültenle aranan Cengiz Sertel'de 14 Aralık 2024'te MİT Başkanlığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü koordinesinde, Hatay Emniyet Müdürlüğü ekiplerince yakalanmıştı.

Firari sanıklardan Mohammad Dib Korali 14 Ocak'ta, Temir Dükancı da 25 Şubat'ta MİT Başkanlığının operasyonlarıyla Suriye'de yakalanmıştı.