Putin, Ukrayna Müzakerelerine Açık Kapı Bıraktı
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Riyad'da yapılan Rus ve ABD heyetleri arasındaki görüşmelerin ardından, ülkesinin Ukrayna ile barış müzakerelerine katılmaya hazır olduğunu açıkladı. Kiev'in Moskova ile irtibatı kesen taraf olduğunu belirten Putin, iki tarafın da müzakerelere katılmasını beklediklerini ifade etti.
(ANKARA) - Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Riyad'da Moskova ve Washington heyetleri arasındaki görüşmenin sonuçlarına ilişkin yaptığı açıklamada, ülkesinin Ukrayna konusunda görüşmelere devam etmeye hazır olduğunu teyit etti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, bu hafta Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da, Rus ve ABD heyetleri arasında gerçekleşen toplantının sonuçlarını değerlendirdi. " Moskova, Ukrayna ile barış müzakereleri sürecine kapıyı asla kapatmadı" diyen Putin, Avrupa Birliği (AB) ve Kiev'in Rusya ile tüm irtibatı koparan taraflar olduğunu söyledi.
Kiev'in Moskova ile herhangi görüşmeleri yasakladığını söyleyen Putin, "(Kiev) İstanbul görüşmelerinden çekildi ve bunu kamuya açıkladı" dedi. Putin, "kimsenin Kiev'i müzakere sürecinden dışlamadığını" ifade etti ve "Hem Moskova hem de Washington, Ukrayna'nın barış görüşmelerine katılmasını bekliyor" dedi.
Putin, St. Petersburg'da gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bunu yüz kere söyledim: Eğer isteklilerse, görüşmelere katılmakta özgürler. Biz müzakere masasına geri dönmeye hazırız."
Putin, Ukrayna çatışmasının Moskova ve Washington arasındaki ilişkilerin normalleşmeden çözülemeyeceğini söyledi. Görüşmenin esas amacının iki ülke arasında güveni artırmak olduğunu belirtti ve Riyad görüşmelerinden övgü ile bahsetti. Rusya Devlet Başkanı, görüşmenin, ABD ile, Ukrayna çatışmasının çözülmesinden Orta Doğu krizine kadar bir dizi alanda ortak çalışmayı yeniden başlatmak için ilk adım olduğunu söyledi.
Görüşmelerin atmosferinin "çok dostça" olduğunu söyleyen Putin, ABD Başkanı Donald Trump ile de görüşmekten memnuniyet duyacağını, ancak henüz bir zirve için belirli bir tarih vermenin erken olduğunu, çünkü iki ülke arasındaki ilişkileri düzeltmek için basit bir "kahve saati"nin yeterli olmayacağını ve her iki tarafın da detaylı hazırlık yapması gerektiğini söyledi.