Prof. Dr. Sait Gönen, "Yıl sonunda açık havada maskenin çıkarılabileceğini düşünüyorum"
Prof. Dr. Sait Gönen, "Yıl sonunda açık havada maskenin çıkarılabileceğini düşünüyorum" Prof. Dr. Sait Gönen, "Salgın bitmedi, kapalı ortamlarda fazla vakit geçirilmemeli" Prof. Dr.
Prof. Dr. Sait Gönen, "Yıl sonunda açık havada maskenin çıkarılabileceğini düşünüyorum"
Prof. Dr. Sait Gönen, "Salgın bitmedi, kapalı ortamlarda fazla vakit geçirilmemeli"
Prof. Dr. Sait Gönen'den Kurban Bayramı uyarısı
İSTANBUL - Pandeminin seyrine ilişkin açıklamalarda bulunan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sait Gönen, "Bu yılın sonunda artık en azından açık havada, açık mekanlarda maskenin çıkarılabileceğini düşünüyorum. Önümüzdeki günlerde Kurban Bayramı'na giriyoruz bu tabi toplumun birbiriyle daha fazla görüşmesi, kaynaşması anlamına geliyor. Fiziki mesafe ve maske konusunda duyarlı olmaya devam etmek de çok büyük fayda var" dedi.
Covid-19 ile mücadele tüm dünyada devam ederken yeni varyantlara karşı çalışmalar da sürüyor. Türkiye'de Covid-19 ile mücadele, önlemler ve aşılama çalışmalarıyla sürüyor. Salgına karşı toplumsal bağışıklığın sağlanması amacıyla aşılamada oran her geçen gün yükselirken uzmanlar maske, mesafe ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi noktasında da uyarıyor. İstanbul Üniversitesi - Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sait Gönen de salgının seyri ve aşılama çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Gönen, Kurban Bayramı öncesi vatandaşları korona virüs bulaşına karşı da uyardı.
"Müracaat edenlerdeki PCR testlerindeki pozitiflik oranı yüzde 1'lerde"
Salgının seyrine ilişkin değerlendirmelerde bulunan İstanbul Üniversitesi - Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sait Gönen, "Aşının hızlanması sonrası salgında çok ciddi bir düşüş yaşadık. Tabi alınan tedbirlerin de etkisi var ama esas pandeminin başından bu yana tünelin ucunda görünen ışık aşı diyorduk. Aşılamanın hızla artması sonucu kontrollü normalleşme değil artık tamamen normalleşmenin olduğu bir süreçte olmamıza rağmen bir artışın olmadığını gözlemliyoruz. Bu oldukça güzel, olumlu bir sonuç. Normalde önceki piklerde yaşadığımız şu şekildeydi; normalleşme ilan ediliyor, iki hafta sonra salgın yine giderek artıp bir diğer pikine doğru yol alıyordu. Tekrar tedbirler geliyordu. Bu boyutuyla baktığımızda aşının etkisi olmasa yine belirgin bir şekilde artışın olacağını düşünüyorduk. Restoranların, kafelerin açılması, düğünlerin, eğlencelerin serbest bırakıldığı bir süreçteyiz ama ona rağmen bir artış yok inşallah da olmaz. Tabi bu salgın bitti olarak da anlaşılmamalı. Bize müracaat eden vakalar boyutuyla baktığımızda 1 aydan fazladır bize müracaat edenlerdeki yapılan PCR testlerindeki pozitiflik oranı yüzde 1'lerde 2'lerde bazen 2,5 civarına çıkıyor. Bir aydır yüzde üçün altında, bu şekilde de stabil bir süreç gidiyor. Aşılama hızının oldukça iyi olduğunu düşünüyorum. Artık önümüzdeki dönemlerde sürü bağışıklığına doğru ilerlediğimizi düşünüyorum. Aşılama bu hızla devam ederse 15-20 gün sonra daha rahat olabileceğimiz bir sürece geçeriz diye düşünüyorum" dedi.
"Salgın bitmedi, kapalı ortamlarda fazla vakit geçirilmemeli"
Vaka sayılarındaki düşüşün salgının bittiği anlamına gelmediğine dikkat çeken Prof. Dr. Sait Gönen, "Salgın hala devam ediyor, salgının bulaştırıcılığını yeni varyantlarla birlikte artarak devam ediyor ki delta varyantı, birtakım varyantlar. Önümüzdeki günlerde Kurban Bayramı'na giriyoruz. Bu tabi toplumun birbiriyle daha fazla görüşmesi, kaynaşması anlamına geliyor. Bu evrede mutlak suretle insanımızın daha önceki salgının başlangıcından bugüne kadar olduğu gibi özellikle fiziki mesafe ve maske konusunda duyarlı olmaya devam etmesinde çok büyük fayda var. Artık bu salgın gündemimizden çıkıp yıl sonuna doğru en azından açık havada maskeleri attığımız bir döneme girelim. Salgının tekrar artma ihtimalinin olduğunu ben de düşünüyorum ama eski pikleri göreceğimiz kanaatinde değilim. Çünkü aşılamada ciddi bir noktaya geldik. Ama bundan sonraki hiçbir artışa hiçbir insanımızın halen elimizde bu imkanlar varken kaybedilmesine de tahammülümüz olmamalı, artık bu kayıplar bitmeli. Varyantlara da mevcut aşıların etkili olduğu görülmüş ama yine de salgının tekrar artışa geçmemesi için bizlerin bu dönemde fiziki mesafeye ve maskeye devam etmesinde çok büyük fayda var. Yine kalabalık mekanlarda fazla vakit geçirilmemeli, sık aralıklarla havalandırma mutlaka yapılmalı diye düşünüyorum. Bu süreçte aşı olmayanların da mutlak suretle aşılarını olmalarında çok büyük fayda var" diye konuştu.
"Yılın sonunda en azından açık havada maskenin çıkarılabileceğini düşünüyorum"
Aşının zorunlu olması yönündeki görüşleri değerlendiren Gönen, "Bizde şu anda bir kısıtlama yok ama AB ülkeleri bir aşı karnesi çalışması yapıyor. Aşı olmayanların AB ülkelerine girişlerine kısıtlama getireceklerine dair çalışmalar var. Zorunlu şekilde, tüm dünyada benzer uygulamaların önümüzdeki dönemde olabileceğini öngörmeliyiz. Bu yılın sonunda artık en azından açık havada, açık mekanlarda maskenin çıkarılabileceğini düşünüyorum.
" 83.7 koruyuculuk olduğu Türkiye verilerinden ortaya çıktı"
Çin aşısıyla ilgili tıp dergisi Lancet'ta yayınlanan verilere ilişkin Gönen "Lancet'te Türkiye verileri yayınlandı. İki aşısını da olanlarda yüzde 83.7 koruyuculuk olduğu Türkiye verilerinden ortaya çıktı. Bu önemli bir sonuç, ölümden de yüzde yüz koruduğu, yine Covid'e yakalanıp Faz-3 çalışması sırasında kaybedilenin olmadığı ciddi etkili bir aşı. Tabi şimdi yeni çıkan varyantlardan belki bu Delta Plus veya Delta'ya etkisinde zannediyorum yetersizlik düşünüldü ki Bilim Kurulu tarafından bir üçüncü aşı oldu" diye konuştu.
"Salgın bittikten sonra da artçı sarsıntıları olacağını kanaatini taşıyorum"
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde pandemi sürecinde gerçekleştirilen çalışmalara ilişkin bilgi veren Gönen, " Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde pandeminin başlangıcında bir bilimsel kurul oluşturmuştuk. Covid mücadelesini yürüttü, bir de bilimsel komisyon oluşturduk. Pandeminin başlangıcından bugüne kadar Cerrahpaşa menşeili 150 tane makale çıktı. Bu da bizi oldukça mutlu etti. Pandemi döneminde özellikle temel bilimler dediğimiz klinik öncesi öğrenciler devam etmedi. O içimizde bir yara. Salgın bittikten sonra da artçı sarsıntıları olacağını kanaatini taşıyorum her alanda. İnsanların dengesi bozuldu. Sosyal hayatta özellikle geleneklerine bağlı toplumlarda insanlar birbirine sarılmaya korkar hale geldi" ifadelerini kullandı.