Prof. Dr. Demircioğlu'ndan Şiddetle Mücadele İçin Sosyal Empati Tavsiyesi
Trabzon Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Hakkı Demircioğlu, artan şiddet olaylarının azaltılması için sosyal empati kavramının ilköğretim müfredatına dahil edilmesini önerdi. Demircioğlu, sosyal empati eğitimlerinin gençlerin vicdan ve hoşgörülerini geliştirebileceğini vurguladı.
Trabzon Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Hakkı Demircioğlu, şiddet olaylarının azalmasında sosyal empati kavramının ilköğretimden itibaren müfredata alınmasını tavsiye etti.
Demircioğlu, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde yaşanan ve artış gösteren şiddet olaylarıyla ilgili olarak, "İşitsel ve görsel yayın organlarında yer bulan olumsuz örnekler, oyun bağımlılığı ve şiddet içerikli kontrolsüz internet kullanımı gençlerimizdeki şiddet eğilimini artırıyor. Bu problemlerin ürettiği şiddetin azaltılmasında sosyal empati kavramının ilköğretimden itibaren müfredatlara alınmasını tavsiye ediyoruz." ifadesini kullandı.
Farklı sosyal, ekonomik ve kültürel problemlerden dolayı şiddet olaylarının yaygınlaştığına işaret eden Demircioğlu, "Sosyalleşmenin zayıflamasıyla başlayan yalnızlık ve sosyal dayanışmanın azalmasının yanı sıra sosyoekonomik zorlukların ürettiği sorunlar şiddete zemin hazırlıyor. Türk toplumunun en önemli değerlerinden olan vicdan duygusunun azalması ve empati yoksunluğu, şiddet olaylarını adeta besliyor. Görsel ve işitsel medyada yer alan olumsuz örnekler yanında oyun bağımlılığı, şiddet içerikli kontrolsüz internet kullanımı ve yetersiz iletişim gençlerimizdeki şiddet eğilimini artırıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Demircioğlu, toplumun farklı katmanlarında yaşanan şiddet olaylarını engelleyebilecek önemli unsurların başında eğitim, okul ve ortak kültürel değerlerin geldiğini vurguladı.
Sosyal empatinin öğrencilerin vicdan ve hoşgörülerini destekleyebilecek eğitimsel araçların başında geldiğinin altını çizen Demircioğlu, şöyle devam etti:
"Empati kavramı 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren özellikle gelişmiş ülkelerin müfredatına konulmuştu. Bu yaklaşım sosyal bilimler eğitiminde aktif ve öğrenci merkezli bir öğretim anlayışıyla kullanılmaktadır. Empatiye özellikle vatandaşlık, sosyal bilgiler ve tarih müfredatlarında yer vererek kazandıracağımız bilgi, beceri ve tutumlarla yarının yetişkinleri olacak gençleri daha vicdanlı ve hoşgörülü birer insan olarak yetiştirebiliriz."
Demircioğlu, ilköğretimden başlayarak hayat bilgisi ve sosyal bilgiler gibi derslerde sosyal empatiye yer verilmesi gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Kişinin sosyal eşitsizlik ve zorluklar karşısındaki hislerini anlamaya çalışması olarak tanımlanan sosyal empati konusu okullardaki şiddet ve çatışmaların azaltılmasında önemli araçlardan biri olabilir. Vicdan ve halden anlama bilincinin gelişimine katkı sağlayan sosyal empati, vatandaşlık okur-yazarlığının öğrencilere kazandırmayı hedeflediği nitelikler arasındadır. Sosyal empatiye dayalı öğretim faaliyetleri iyi kurgulandığı takdirde öğrencilerde sosyal uyum, sağlıklı iletişim, halden anlama, anlayışlı olma, yardımseverlik, sorunları konuşarak çözebilme, başkasının bakış açısıyla bakabilme ve vicdani gelişimine de katkı sağlayabiliyor."