Haberler
İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail-Lübnan ateşkesi için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Prof. Dr. Akan: Türkiye'de Tavuk Tüketiminin Düşük Kalmasının Nedeni Tüketicilerin Yanlış Algısı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akan, Türkiye'de tavuk tüketiminin, diğer ülkelere göre düşük kalmasının nedeninin, tüketicilerin yanlış algısı olduğunu belirterek, tavuk tüketimiyle ilgili en temel sorunun; hormon kullanımı, antibiyotik kullanımı ve GDO'lu yemler hakkında ortaya atılan spekülasyonlar olduğunu bildirdi.

Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akan, Türkiye'de tavuk tüketiminin, diğer ülkelere göre düşük kalmasının nedeninin, tüketicilerin yanlış algısı olduğunu belirterek, tavuk tüketimiyle ilgili en temel sorunun; hormon kullanımı, antibiyotik kullanımı ve GDO'lu yemler hakkında ortaya atılan spekülasyonlar olduğunu bildirdi.

Akan, yaptığı açıklamada, kamuoyunda beyaz et tüketimi ile ilgili en temel sıkıntının; hormon kullanımı, antibiyotik kullanımı ve GDO'lu yemler hakkında ortaya atılan spekülasyonlar olduğunu dile getirdi. Türkiye'de tavuk tüketiminin, diğer ülkelere göre düşük kalmasının nedeninin, tüketicilerin yanlış algısı olduğuna dikkat çeken Akan, şunları ifade etti:

"Tüketicilerin bir bölümünde tavuk üretiminde hormon kullanıldığı algısı var. Bu yanlış bilginin aksine, üretimin hiçbir aşamasında hormon kullanılmıyor ve dolayısıyla üründe de hormon bulunmuyor. Ayrıca bu konudaki yönetmelik ve denetimleri ile kuralları belirleyen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı da, Türkiye'de hormon kullanımını, üretimini, satılmasını ve bulundurulmasını da yasaklamıştır. Geçmişte, kanatlı hayvanlarda hormon kullanımının uygulanabilirliği ile ilgili araştırmalar yapılmış ancak kanatlılarda hormon uygulamalarından olumlu sonuç alınamadığı bilimsel olarak ispatlanmıştır. Bu nedenle dünyada kanatlı hayvanlarda kullanılmak üzere üretilen herhangi bir hormon preparatı (ürünü) bulunmamaktadır ve dolayısıyla olmayan bir ürünün kullanılması da mümkün değildir."

-"ANTİBİYOTİK SADECE TEDAVİ AMAÇLI KULLANILIYOR"-

Tavuklarda büyütme amaçlı antibiyotik kullanımının, 2006 yılından itibaren Avrupa Birliği'nde (AB) olduğu gibi Türkiye'de de tamamen yasaklandığını kaydeden Akan, "Tavuk eti üretiminde 2006 yılından bu yana antibiyotikler sadece tedavi amaçlı olarak veteriner hekim reçetesine bağlı olarak kullanılıyor. Antibiyotik uygulanan hayvanlar, kullanılan antibiyotiğin yasal ilaç kalıntı arınma sürelerini tamamlanmadan kesilmemektedir ve tüketime sunulmamaktadır. Antibiyotiklerin ruhsatları da Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından veriliyor ve denetimi de yine aynı Bakanlık tarafından yapılıyor" dedi.

Piliçlerin, en iyi gelişim seviyesine ulaşmaları için karma yemlerle beslendiğini vurgulayan Akan, şunları ekledi:

"Yemler, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın koyduğu kurallar doğrultusunda, mısır, buğday, soya fasulyesi gibi ürünlerin maksimum verime uygun, bilimsel formüllerle bir araya getirilmesiyle oluşuyor. Yemlerin üretildiği karma yem fabrikaları, en modern teknolojilerle, özellikle bilgi işlem teknolojisinin tüm imkânlarından da yararlanılarak kuruluyor. Bu da üretimde insan hatasını önlüyor, üretimin tamamı kayıt altında tutulabiliyor ve geriye dönük izlemeye olanak sağlıyor. Piliçler büyüme sürecinde, yaşına göre içeriği ve miktarı değişen oranlarda planlı biçimde yem yiyor. Piliç yetiştiricileri, tüm üretim aşamalarında hayvan refahı konusunda pek çok önlem alıyor. Bunlara; yaşına göre sıcaklık, ihtiyacı kadar temiz hava temini, sıcak havalarda kümesin soğutulması, iyi ve kuru altlık sağlanması, kümesin temizlik ve dezenfeksiyonu gibi pek çok örnek gösterilebilir. Bu önlemler sadece yetiştirme dönemi ile sınırlı kalmıyor, taşıma ve kesim sırasında da devam ettiriliyor. Piliç yetiştiricileri hayvan refahı konusunda yasal düzenlemelere uymalarının yanı sıra, konu ile ilgili olarak sürekli eğitim de alıyorlar. Entegre tavuk üretim tesislerinin her birinin, kapasitesine göre, sayıları binlerle ifade edilen sözleşmeli çiftliği bulunuyor. Hayvanların bulunduğu ortamlar uluslararası standartlara ve hayvan refahına uygun biçimde oluşturuluyor. Kümeslerde altlık, havalandırma, ısıtma ve soğutma ile ilgili olarak hayvanların istediği koşullar sağlanıyor. Kümeslerde metrekareye ortalama 13 civciv düşüyor. Bu sayı kümes koşullarına, coğrafi bölgeye ya da içinde bulunulan mevsime bağlı olarak dünyada da uygulandığı gibi 10-18 arasında değişebiliyor. Tüm üreticiler ve entegre firmalar, hayvan refahına uyulmadığı ve hayvanların ihtiyaç duydukları konforlu ortam sağlanamadığı şartlarda, verimli bir üretim yapılamayacağını çok iyi bilirler. İyi üretim yapılması ancak hayvanlara uygun koşulların sağlanması ile yapılabilir."

Kaynak: ANKA / Güncel
title