TÜM KATEGORİLER
Polise Kız Öğrenciyi Elle Taciz Suçlaması
Antalya'da düzenlenen Ankara saldırısı anmasında gözaltına alınan 4 üniversite öğrencisi, polisin bir kız öğrenciyi elle taciz ettiği suçlamasıyla şikayetçi oldu.
Ankara'daki patlamada yaşamını yitiren 102 kişi için Antalya'da oluşturulan taziye çadırına polisin biber gazlı müdahalesi sonrası gözaltına alınan 4 üniversite öğrencisi, copla dövüldükleri, hastanede doktora dahi gösterilmeden sağlam raporu verildiği, polisin gözaltı olayı sırasında bir kız öğrenciyi elle taciz ettiği suçlamasıyla şikayetçi oldu.
TAZİYE ÇADIRI BİBER GAZLI MÜDALEYLE KALDIRILDI
Ankara Tren Garı'nda 102 kişinin yaşamını yitirdiği ve çok sayıda kişinin yaralandığı patlama sonrasında Antalya Cumhuriyet Meydanı'nda taziye çadırı kuruldu. Taziye çadırı 11 Ekim günü biber gazlı müdahaleyle polis tarafından kaldırıldı.
"DOKTORA GÖSTERMEDEN SAĞLAM RAPORU VERİLDİ"
Gözaltına alınan üniversite öğrencileri Merve Aktaş, Gizem Ziştoylu, Vural Köse ile Mehmet Serin polisler tarafından dövüldükleri, hastanede doktora dahi gösterilmeden sağlam raporu verildiği iddiasıyla şikayetçi oldu.
"YOĞUN BİBER GAZINA MARUZ KALDIK"
Ankara'daki katliamı anmak için Cumhuriyet Meydanı'na kurdukları taziye çadırının 11 Ekim Pazar gecesi saat 23.30 sıralarında polis tarafından müdahaleyle kaldırıldığını belirten öğrencilerden Vural Köse, yoğun biber gazına maruz kaldıklarını, A.A. adlı yunus polisinin havaya ateş açtığını söyledi.
"YUNUS SİLAHLA KOVALADI"
Polisin silahla ateş açması sonrası 4 arkadaş limana doğru kaçtıklarını ve bir kafenin ikinci katında 3-4 metrekarelik alana girdiklerini söyleyen Vural Köse, "Yunus polisi arkamızdan geliyordu ve silah çekmişti. Yunus polis 'Çevik Kuvvet buraya gelsin' diye anons yapıyordu ve aynı zamanda copla bize vuruyordu" dedi.
"KEŞKE O PATLAMADA SİZ DE ÖLSEYDİNİZ"
Ardından Çevik Kuvvet ekibinin geldiğini belirten Köse, "Sonra Çevik Kuvvet polisi yaklaşık 10-15 dakika ağır küfür ve hakaretlerle cop, tekme, yumrukla işkence ettiler. Ardından ters kelepçe yapıp darp ederek gözaltına aldılar. Minibüste başka bir ekip vardı. Olay anında Mehmet Serin arkadaşımıza doğru polisler, 'Keşke o patlamada siz de ölseydiniz' şeklinde bir cümle kurdu" dedi.
DOKTORA GÖSTERİLMEDİLER İDDİASI
Gözaltı aracıyla ilk önce Uncalı'da sağlık ocağına götürüldüklerini anlatan Vural Köse, şöyle dedi:
"Vücudumuzda ciddi yara, morarmalar vardı. Ordaki doktor bizi muayene etti. Hepimizi hastaneye sevk etti. Benim kesinlikle gitmem gerektiği yönünde telaşlı ifade kullanmıştı. Sonra Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gittik. Otobüsten sadece sivil ekibin başında bulunan görevli komiser indi. Elinde sağlık ocağında aldığı raporlar vardı. 5 dakika sonra gelip araca bindi. Biz her ne olursa olsun bizi doktora götürmesinin yasal hak olduğunu ve niye götürmediğini sorduk. Komiser, 'Doktora raporlarınızı gösterdim bir şeyiniz yokmuş' dedi ve araçtan dahi indirilmeden Muratpaşa İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldük."
SABAHA KADAR GÖZALTI
Muratpaşa İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde 8-9 saat kaldıklarını, ağrı ve acı çektiklerini dile getiren Köse, gözaltından çıktıktan sonra yeniden hastaneye giderek, röntgen çektirdiklerini ve yaklaşık 3 saat hastanede tedavilerinin sürdüğünü söyledi. Ancak doktorun, komiserdeki rapor olmadan yeni bir işlem yapamadığından rapor alamadıklarını, karakoldaki raporun üzerine işlemi yaptırmaya çalıştıklarını söyledi. Hastanede doktorun beyin travması, iç kanama ve akciğer sönümlenmesi riskleri olduğundan bahsettiğini belirten Köse, "Bizden uyumamamızı istedi. Vücudumuzun birçok yerinde ağır yaralar ve bu riskler olmasına karşın hastanede araçtan dahi indirilmeden sağlam raporu verdiler" diye konuştu.
ELLE TACİZ İDDİASI
Üniversite öğrencilerinden Merve Aktaş ise polise verdiği ifadede Yat Limanı'nda arkasındaki polislerin copla ayaklarına doğru vurmaya başladığını, ardından küçük bir odaya götürüp, arkalarını döndürdüklerini söyledi. Bu sırada ağır küfür ederek yine coplamaya başladıklarını belirten Merve Aktaş, daha sonra polislerin dışarı çıkardığını ve yüzünü görmediği bir polisin kalçasına dokunduğunu ve sonra copla vurduğunu öne sürdü. Ardından otobüse bindirip hastaneye götürüldüklerini, kafenin içinde kendisini coplayan, silah doğrultan, küfür ve taciz eden polislerden davcı ve şikayetçi olduğunu söyledi.
POLİSLER HAKKINDA ŞİKAYETÇİ OLUNDU
4 üniversite öğrencisi, öğrenciye elle taciz, yaralama, toplantı gösteri yürüyüşüne engel olmak, gerekli yasal işlemlerin yaptırılmaması gibi suçlamalarla yunus ve çevik polisler ile gözaltı sürecindeki görevli polisler hakkında şikayetçi oldu.
