Petrol-İş'ten Lastik Üretimine Destek Çağrısı
Petrol-İş Genel Başkanı Ali Ufuk Yaşar, lastik sektöründeki ithalat önlemlerinin sona ermesiyle başta Çin'den olmak üzere ucuz taşıt lastiklerinin ithal edilmesinin önünün açılacağını, ülkedeki lastik üretimine büyük bir darbe vurulacağını bildirdi.
Petrol-İş Genel Başkanı Ali Ufuk Yaşar, lastik sektöründeki ithalat önlemlerinin sona ermesiyle başta Çin'den olmak üzere ucuz taşıt lastiklerinin ithal edilmesinin önünün açılacağını, ülkedeki lastik üretimine büyük bir darbe vurulacağını bildirdi.
Yaşar, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'de lastik üretiminin dampingli ithalattan zarar görmesini engellemek için bazı ürün gruplarında son beş yıldır uygulanan önlemlerin süresinin 21 Haziran'da sona ereceğini hatırlatarak, 2011'e kadar daha geniş bir çerçevede uygulanan ithalat önlemlerinin, bu tarihten itibaren daraltılarak sadece ağır vasıta, iş makineleri ve zirai araçlarda kullanılan lastikler için uygulanmaya başlandığını kaydetti.
Binek taşıtlardaki lastiklerin yüzde 4,5 vergi ile Çin'den ithal edilebilir hale geldiğini aktaran Yaşar, "Lastik sektöründe zaten daraltılmış olan son ithalat önlemleri de sona ermek üzeredir. Mevcut önlem süresinin sona ermesiyle başta Çin'den olmak üzere ucuz taşıt lastiklerinin ithal edilmesinin önünün açılması, ülkemizde yapılan lastik üretimine büyük bir darbe vuracak, üretimin düşmesine, lastik ihracatının azalmasına ve nihayetinde istihdamın düşürülmesine neden olacaktır." ifadelerini kullandı.
Ali Ufuk Yaşar, son yıllarda gerçekleştirilen yatırımlarla dünya lastik üretiminin yüzde 43'ünün yapıldığı Çin'in, ürettiği lastikleri ihraç edebilmek için üreticilerine her türlü kolaylığı sağlamadığını, damping gibi dış ticarette rekabete aykırı bazı düzenlemelere yöneldiğini anlattı.
Türkiye'de lastik üretiminin, hem iç pazar hem de ihracata yönelik sürdürüldüğünü belirten Yaşar, şu bilgileri verdi:
"2015'te lastik üretimi 27,5 milyon adet düzeyine çıkmıştır. Bunun 13 milyonu iç pazarda tüketilmekte, 14,5 milyonu ihraç edilmektedir. Ülkemizde lastik pazarı, 22,1 milyon adet düzeyindedir. Tüketimin 13 milyonu Türkiye'deki üretimle ve yaklaşık 9 milyonu ise ithal ürünlerle karşılanmaktadır. Bugün 30 milyonu aşan yıllık üretim kapasitesi ile ülkemizde yerleşik hale gelen otomotiv piyasasına üretim yapılmaktadır. Ayrıca son yıllarda ihracat önemli ölçüde artmakta ve ülkemizde yapılan üretimin yarıdan fazlası ihraç edilmeye başlanarak büyük bir döviz geliri elde edilmektedir. Lastik sektörü, doğrudan üretim, hizmet ve servis ağlarıyla birlikte yaklaşık 100 bin kişilik büyük bir istihdama yol açmaktadır. Dolayısıyla lastik üretimi ve taşıt lastiği iş kolu ülkemizde ekonomik büyüme ve sosyal gelişme açısından stratejik önem taşıyan bir iş kolu durumundadır."
Petrol-İş Genel Başkanı Yaşar, taşıt lastiği sektörünün dünya piyasalarındaki tüm olumsuz koşullara karşın Türkiye'de önemli bir gelişme dinamiği ve potansiyel sergilediğini kaydederek, 2009-2015 döneminde, dünya lastik pazarı ortalama yüzde 4,3, Türkiye'deki pazarın ortalama yüzde 7,3 büyüme gösterdiğini aktardı.
Lastik ithalatı için uygulanan koruma önlemlerinin daraltılması ya da kaldırılmasının sakıncalı olduğunu anlatan Yaşar, "Çünkü, başta Çin'den olmak üzere bu sektörde ithalata karşı önlemler kaldırıldığı takdirde, ülke içindeki üretim büyük bir darbe alacaktır. Çok uluslu lastik tekelleri, üretimlerini yurt dışına kaydırmaya başlayacak, yerli üretici Petlas'ın ise Çin'de ürettikleri lastikleri iç pazara vermeyi tercih edecek bu yabancı tekellerle rekabet şansı kalmayacaktır." değerlendirmesini yaptı.
Yaşar, Çin'den gelen lastiklere uygulanan anti-damping vergisinin daraltılmasını eleştirerek, şu görüşleri aktardı:
"Bugün sektörde bazı ürün gruplarında var olan anti-damping uygulamasının yenilenmemesi ise ulusal ekonomiye ve yerli üreticilere yeni ve daha büyük zararlar verecektir. Lastik ithalatında halihazırda uygulanmakta olan ithalat vergileri mutlaka sürdürülmeli, bu önlemler lastikte diğer ürün gruplarına doğru genişletilmeli ve gerekli hallerde ithalatta miktar kısıtlamalarına gidilmelidir. Mevcut önlemlerin süresinin dolması ve bu önlemlerin yenilenmemesi halinde, lastik sektöründe oluşacak üretim, istihdam ve döviz kaybına karşı yetkilileri uyarıyoruz. Son dönemde ekonomik politikalarını 'yerli ve milli üretim' şiarıyla sürdüren hükümet, sendikamızın toplumsal sorumluluğu gereği yaptığı bu uyarıyı dikkate almalı ve ekonomide ulusal çıkarlar doğrultusunda hareket etmelidir."